Merhaba.
Maalesef yeni bir bölümle gelemedim. Bunun sebebini size samimi bir şekilde açıklamak istiyorum.
Bu hikayeyi yazmaya başladığımda 17 yaşımdaydım çok umutlu bir şekilde Günahkâr Serseri'yi yayımlamaya başladım. Klişe bir aşk hikayesi olmamak için gerçek hayatın içinden aldığım şeyleri hikayeleştirdim. Satırlara döktüğüm çoğu şey (hatta belki hepsi) bu hayatta yaşadığım ve başkalarının hayatında şahit olup sizlerle paylaştığım şeylerdi. Çok emek verdim gerçek olmaya.
Abartısız farklı olmaya.
Fakat emeğimin karşılığını tam olarak alamamak beni gerçekten hep üzdü. Motivasyonum inancım kırıldı. Oy ve okunma (sadece benim görebileceğim istatistikler) arasında ciddi bir fark vardı. Yorumların gelmemesi de aynı şekilde üzüyor. Buradaki diğer hikayelerden en son 17 yaşımda haberim vardı ve tek okuduğum Yabancı kitabı olmuştu. Şimdi 21 yaşındayım... Sizden ricam hikayemi başka hikayelerle kıyas edip, benzer noktaların altını çizip durmamanız. Türk dili ve edebiyatı bölümünde 3. Sınıfa giden okuma yazmayı seven biriyim sadece. Emeğimin karşılığını alamamak beni aşağı çekiyor. Bu yüzden yazmaya ara vermiştim. Yine yazacağım ama bu sefer bana ve hikayeme değer veren güzel okuyucularım için... Destan'la Hande'nin hikayesini tamamlayacağım.Sizlere içimi dökmek istedim, benim güzel okuyucularım sizi çok seviyorum sabrınız için teşekkür ediyorum.
GÖRÜŞMEK ÜZERE!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Günahkâr Serseri
Novela JuvenilOn sekiz yaşındaki Hande binlerce kurduğu sahte dostlukların ardından içine kapanan biri haline dönüşmüştür. Ta ki ani bir kararla şehir değişikliği yapılıncaya dek. Onun hikayesi asıl şimdi başlıyor. Yirmi yaşındaki cipa hastası Destan, insanlarda...