23. BÖLÜM ....

153 41 106
                                    

kendimi kaybettiğim her an, Seni buldum içimde...

Hıssız  yazar...




Keyifli okumalar;)


" İlke kızım hadi kalk artık, Aras bey seni bekliyor"

Tam 10 dakikadır aslında uyanık olupta numara yapan İlke, Neslin hanımın pes etmeyeceğini anlayınca sağlıklı bir gelecek adına beynini imha eden bu sese dayanamayıp kafasını gömdüğü yastığın altından çıkarttı ve yüzüne baktı. Neden bahsettiği hakkında en ufak bir fikri bile yoktu.

Evet on dakikadır kadını dinliyordu ama kendini öyle bir adapte etmişti ki kadının sesini duymamaya gerçekten de duymamıştı. sadece bir cızırtı halindeydi sesi. İlke anlamadığını belli eden bakışlarla kadına bakarken Neslin hanım bilmem kaçıncı kez tekrarladı aynı cümleyi. " Aras bey aşağıda seni bekliyor, soru sormadan sadece kabanını giyip gelecekmişsin." Dedi.

İlke'nin kaşları istemsizce çatılırken bilmem kaçıncı padişah soyundan gelen şehzade Aras'ın yine ne peşinde olduğunu merak etmiyor da değildi. Başında hâlâ zebellah gibi dikilen kadına bakıp derince bir " Offf" çekti ve devam etti.," Tamam Neslin abla geliyorum" kadın istediğini almış olmanın verdiği rahatlıkla kapıya doğru ilerlerken " Çabuk ol kızım, bekletme adamı" diye tembihlemeyi de unutmamıştı.

İlke ağır ağır başını sallayıp nihayet Neslin hanımı ikna etmişti ki kadında odayı terk edip onu yalnız bıraktı. banyoya gidip rutin işlerini hallettikten sonra kıyafet odasına gidip özellikle telefonunun içinde bulunduğu kabanını geçirdi üzerine. Aklında yine ampuller parlamış onların saçtığı ışık eşliğinde halay çeken bir kaç tilki adice sırıtıyordu ona.

Aşağıya inmeden aynaya bakmayı da ihmal etmemişti. Uyku mahmuru gözleri ağladığı için hafifçe şişmiş ama pek fark edilmiyordu. Yıllardır kendine verdiği sözlerden ötürü ağlayışları sayılabilecek kadar azdı, bu yüzden ne zaman ağlasa, yaş dökmeğe alışık olmayan gözleri isyanla şişerdi.

Hafif makyaj yaptıktan sonra hızla indi merdivenleri. Arası bekletmek bir insanın ölmek adına yapabileceği en basit şeylerden biriydi. Beklemekten hoşlanmadığı her halinden belliyken sinirle soluyordu genç adam. İlke onun bu halinden biraz ürkse de yine belli etmeden dikildi karşısına. karşısındaki genç kadını baştan ayağa süzdükten sonra tepkisizce arkasını dönüp kapıya yöneldi.

Onun bu hareketi ilkeyi fazlasıyla sinir etmeye yetmişti. Dişlerini birbirinden ayırmazken duyduğu sesle gözlerini devirmeden edemedi. Bu adam ne zaman emir vermekten vazgeçecekti? Sahi vazgeçecek miydi? Asıl soru bu olmalıydı.

"Yürü!" Katı sesi insanın damarlarına kadar işlerken ilke neden böyle davrandığını bilmiyordu. Bildiği tek şey bu adamın fazlasıyla deli olmasıydı, ki bu ilke için yeterliydi. Onun ardınca evden çıkıp arabadan yerini almıştı genç kadın. İkidir arkaya tarafa binmemesi ikaz edilen ilke bu defa yolcu koltuğuna oturmuştu. Aras'sa hemen yanında tüm karizmasıyla yer almaktaydı.

Arabasını başkasına kullandırmaktan hoşlanmayan Aras kendi kendine sakin bir ilerleyiş içerisindeydi. Genç kız ne kadar nereye gittiklerini sorsa da aldığı cevap Aras'ın katı davranışlarından, yersiz suskunluğundan başka bir şey değildi.

Genç adam kafasında milyon soru kendini yola vermiş, oldukça düşünceliydi. Elini uzatsa tutacak kadar yakın olduğu bu kadını düşünüyordu. Onunla ne yapacağını, nereden başlayacağını, yüreğinin en derinliklerinde beslediği duyguları ve bu duyguların ne olduklarını düşünüyordu. Yine kafasının içi mahşer alanı gibiydi.

BİRE BİR: İNTİKAM FISILTILARI(Ara Verildi) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin