1.1

1.2K 80 29
                                    

Aklım fikrim sende, senin gelişinde, seni ne zaman göreceğimde, beni görür görmez ne diyeceğinde...
————————————————————————
Deniz'den
-1 hafta sonra-
Kapıyı çalıp beklemeye başladım. Aslında bu eve asla gelmemem gerekiyordu ama almam gereken şeyler vardı. Umarım Azrayı falan görmezdim.
" Deniz hoş geldin. "
Safiye ablanın kapıyı açtığını bile fark etmemiştim. Kapıdan içeri girdim.
" Odamda bir kaç eşyam kalmışda. "
" Kızım gerçekten gelmeyecek misin bu eve? "
" Yok gelmiycem Safiye abla. "
" Alışmıştık sana. Hele Azra kaç gündür odasından çıkmıyor. " yutkundum.
Azra gerçekten çok üzülmüştü sanırım. Cesaret edebilsem yüz yüze konuşmak istiyordum onunla. Ama cesaret edemiyordum.
" Neyse ben eşyalarımı alıcam. "





Kapıyı açmamla, yatağıma kıvrılmış uyuyan bir Azrayla karşılaştım. Derin bir nefes alıp içeri girdim. Kapıyı yavaşça kapattım. Yatağın kenarına oturup Azrayı seyretmeye başladım. Saçları önüne geldiği için yüzünü göremiyordum. Yavaşça saçlarını çektim. Azra kıpırdanmaya başladı. Hemen ayağa kalktım. Masanın üstündeki kutuyu alıp tam odadan çıkıyordum ki;
" Deniz! "
" Şansımı sikiyim.. "
" Dur bekle. "
Azra kolumdan tutup beni kendine çekti.
" Sen gerçeksin? "
Cevap vermedim. Kolumu bırakıp bir iki adım uzaklaştı. Nefesimi tuttuğumu yeni fark etmiştim.
" Neden bırakıp gittin beni ha? "
" Azra.. "
" Seni çok sevdiğimi bile bile neden gittin Deniz? Sana aşık olduğumu itiraf ettiğim gün
neden gittin? "
" Ben üzgünüm. "
" Üzgünsün demek öyle mi? Ben daha çok üzgünüm kaç gündür ağlamaktan mahvoldum. "
Gözlerinin kıpkırmızı olduğunu yeni fark etmiştim.
" Hiç mi sevmedin beni? Söyle? "
Bakışlarımı yere indirdim. Ve yerde içki şişesi vardı. Azra sarhoştu sanırım. Ofladım.
" Azra sen içtin mi? "
" Sana ne? Şimdi soruma cevap ver. Sevmedin mi beni hiç? "
" Bilmiyorum... "
" Sen duygusuz aptalın tekisin. Senden nefret ediyorum! " yatakta ki yastığı alıp bana fırlattı.
Benden cidden nefret mi ediyordu? Bende kendimden nefret ediyordum. Hızlıca odadan çıktım. Hızlı bir şekilde merdivenlerden inip evden çıktım.






Otele geldiğimde hemen kendi odama çıktım. Gidecek bir yerim olmadığından mecbur otelde kalıyordum. Kendime bir ev tutmam gerekiyordu. Paramda bitmek üzereydi. Telefonu alıp babamı aradım. Başka yapacak bir şey yoktu.
" Deniz? "
" Bana para lazım. "
" Bunun için mi aradın? "
" Evet. Kaç gündür otelde kalıyorum. Ve param bitmek üzere. "
" Sana yeterince yardım ettim Deniz. Para istiyorsan şirkete gelir, çalışır paranı kazanırsın. "
Telefonu suratına kapattım. Bu adamdan nefret ediyordum.




Koltuğa oturup kutuyu açtım. İçinde annemin fotoğrafları vardı. Hepsini elime alıp masaya koydum. Kutunun içindeki bilekliğe baktım. Bu Azranın bilekliğiydi. Onu ilk gördüğümde odama düşürmüştü. Bilekliği elime aldım. Oflayıp bileğime taktım. Ben gerçekten çok kötü bir insandım. Önce Büşrayı, sonra Azrayı üzmüştüm. Hemde çok üzmüştüm. İkisi de benden nefret ediyordu. Ama ben sevilmek istemiyordum. Kimsenin beni sevmesini istemiyordum. Kimseyi üzmek istemiyordum. Biriyle ilişki yaşamaya hazır hissetmiyordum kendimi.




Baya kısa oldu ama neys

Müteşekkir - AzDenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin