🍂BÖLÜM 20🍁

63 25 48
                                    

Multiye bir adet Su bıraktım ballarr

***Ve o an hayatımdaki tüm şansı onu kazanarak harcadığımı farkettim. Ama ilk defa bir şeyler kaybetmek çok şey kazandırmdıştı.***

***Sen benim gökyüzüne gönderdiğim duanın yeryüzündeki cevabısın,***

Su'yun ağzından

Sabah uyandığımda daha rahatlamış bir haldeydim. Zaman ilerledikçe normal bir insan olma yolunda ilerliyordum çünkü. Arkadaşlarımı kaybetmiştim ama onların normal olmadığını kavramaya başlamıştım. Krizlerim ise ciddi derecede azalmıştı. Hayatım, hayatımız düzene girmeye başlamıştı. Hayatımın en mutlu günlerini yaşıyordum bir kaç gündür.

Toprak'ı uyandırmadan yavaşça yataktan kalktım. Bugün tatil olduğu için hastaneye gitmeyecektik.
Elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim. Bugün güzel bir kahvaltı hazırlayabilirdim.
Önce hamur yoğurdum ve şişmesini beklerken markete gitmek için hazırlandım.

Evden telefon ve cüzdanımı alıp çıktım. Biraz yürüyüp Mehmet amcanın bakkalının önünde durdum.
"Günaydın Mehmet amca"

"Günaydın kızım, nasılsın?"

"İyiyim"

"Arkadaşların nasıl?"

Ceza,Kal ve Uçurumdan bahsettiğini anlayınca biraz içim acıyarak cevap verdim.

"Onlar artık yok Mehmet amca"

"Öyle mi? Üzülme kızım doğru olanı biliyorsun ya"

"Biliyorum, biliyorum merak etme"

"Artık kendi evinde kalmıyor musun?"

"Hayır. Toprakla kalıyorum"

"Haa şu delikanlı. Maşallah kızım. Birbirinize iyi bakın olur mu? Bir de şeyi soracağım. Bir kız daha var buralarda yeni. Tanıyor musun?"

"O da bizimle kalıyor Mehmet amca. Toprak'ın kız kardeşi"

"Öyle miii? Hayırlısı kızım. Sana ne vereyim?"

"Tereyağ, nutella ,nescafe bir de vişne reçeli alayım"

"Buyur kızım"

Mehmet amcaya aldıklarımın parasını ödedikten sonra bakkaldan çıkıp hızla eve doğru ilerlemeye başladım.
Eve geldiğimde evin önünde beyaz bir araba olduğunu gördüm. Kimin arabası olabilirdi ki.
Kapıya geldiğimde arka tarafa koşan bir silüet gördüm. Elimdeki poşeti kapının önüne bırakıp arkasından koşmaya başladım.
"Durr kimsin sen dursana!"

Genç bir erkekti. Çok hızlı ve çevik olduğu için yetişmem zor gibiydi. Ama son bir hırsla gayret edip çocuğu kapüşonundan yakaladım.
Yüzünü çevirdiğim zaman hiç tanımadığım ve daha önce görmediğim biri olduğunu farkettim.

"Kimsin sen?"

"Be-ben kö-ötü bir şey yap-mad-dım"

"Kimsin dedim sana , bak herkesi toplamadan söyle dedim"

"Abla ben..."

"Ne ablası yaa söylesene kimsin?"

"..."

"Kimin peşindesin sen adi, Zafer'in mi diğerlerinin mi köpeğisin?"

"Ben onları tanımıyorum"

"Kes be. Kimsin, evin çevresinde ne arıyorsun ,"

"A-arabaya gidebilir mi-yim?"

İçimden binlerce kez sabır çekip çocuğu sürükleyerek arabaya ilerlemeye başladım.
Arabanın yanına ulaştığımızda uzanıp camın önünden bir fotoğraf çıkardı.
Ama bu...

KURTAR BENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin