Bölüm 37

70 6 0
                                    


"Müşüm, kaç gün geçti aklıma bir şey gelmiyor. Sen de aramadın. Aslan zaten aramıyor. Neden arayacak ki!"

"Düşünüyorum prenses. Hafta sonu geleceksin değil mi?"

"Bilmiyorum, bu sabah koşarken Demir, hafta sonu iş için yurt dışına gideceğini, bir hafta burada olmayacağını söyledi.

 Hatta beni de davet etti. Tabi kabul etmedim. Demir gidince evde kalırım. Birlikte daha iyi düşünürüz."

"Kafama ne takıldı biliyor musun! Sen o CD'yi nasıl buldun? Bunlar yaptıkları rezaleti kayıt mı etmişler!?"

 "Anlatmadım mı? Neyse eve gelince anlatırım. Müşü, kalabalık olmaya başladı ben seni sonra tekrar ararım öptün canım."

Hafta sonu yaklaşmıştı, havalar biraz daha ısındığı için insanlar rahatlıkla evlerinden çıkıyorlardı. Yoğun bir günün ardından kapatmaya hazırlanırken, Demir içeri girdi. 

"Selam, bu akşam ne yapıyorsun bakalım?"

"Hoş geldiniz. Bunu sormak için buraya kadar yorulmasaydınız. Son icatlardan sizin  haberiniz yok galiba."  

Elindeki telefonu gösterdi.

Demir, güldü. "Davetimi kabul etmezsen seni göremem  diye, son icadı kullanmadım. Yarın sabah gidiyorum."

"Bu hafta ne çabuk geçti. Sizin işlerde yoğun muydu?"

"Bunları akşam yemekte konuşsak?"

"Davetli miyim ve nereye?"

"Köprü altına, balık ekmek yemeye, sonra bende kahve içmeye."

"Koskoca Tepe ajansın sahibi köprü altında balık ekmek yemeye mi götürüyor! Kalsın şekerim, ben sizi  evime Çin böreği yemeye davet ediyorum. "

"Sen Çin böreği yapmasını da mı biliyorsun?"

"Ne zannettiniz daha ne yemekler, pastalar yapmasını biliyorum da, hepsini birden harcamak istemiyorum."

"Bak hele bizim kıza! Desene senin evlenme yaşın  gelmiş. Bir erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer."

Rüya şakadan iç çekti.  "Ah bey efendiciğim, ne taliplerim var da, karar veremiyorum. Hangisinin midesi daha küçük, daha az yorulurum diye."

Demir bir kahkaha attı. Şirin, tamda kabanının önünü iliklerken şahit olduğu bu konuşmalara şaşkınlıkla bakıyordu. 

"Şirincim, kapat ağzını dilin donacak."

Şirin gülerek, "Uzun zamandır ilk kez sizi bu kadar keyifli görüyorum. Çok sevindim. Neyse iyi akşamlar. Zeynep çıkıyoruz."

Birlikte gittiler. Rüya ışıkları söndürdü, kepenkleri indirdi. 

"İyi ki bunları otomatik yaptırmışım. Açması kapatması çok rahat."

"Şirinin söylediği kafama takıldı. Canın sıkkın mıydı, hiç fark etmedim. Ben ne duyarsız bir arkadaşım. Kızım, sende anlatmadın. "

"Sadece yorgunum. Yeni yıl envanterleri, mali işler, mal tedariki bir de köpeğim öldü. Sahi size bahsetmedim değil mi? Resmen yastaydım."

"Başın sağ olsun. Hiç bahsetmedin."

"Aslında, sizin yanınızda kendimi çok rahat hissediyorum ondandır."

Kendi araçlarına binerek, birlikte hareket ettiler. Garaja girdiklerinde yan yana park ettiler. 

ROMEO & JULİET ( İçimdeki çığlık) TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin