(27)bölüm

1.7K 55 3
                                    

musevvv e ithaf ediyorum

"Kalbim konuşurken nasıl
Susacağımı bilmiyorum..."
(Dostoyevski )

Azra'dan

Uzun cam binaya baktım.  Burak yolcu koltuğunda bana ne yapmam gerektiğini söylüyordu. Oyunlar çevirecek halim yoktu.  Ne Pamir nede Şebnem umrumdaydı. Sadece Pamir gibi takıntılı bir adamın Enes'ten Uzak durması için kabul etmiştim. Sıkkın bir nefes aldım. Burak çok üstüme geldiğini anlamış bir şekilde , Başının arkasını kaşıdı.

" Bu kadar oyun çevirmeye ne gerek var? Şebnem'le konuşun çocuğunun babası kimse söylesin." Dedim. Burak'a bakarak

" Çok sorduk Azra bu soruları hatırlamıyor.... Bide çok kötü şeyler yaşadı üzüntüden erken doğum bile yaptı." Dedi. beni hala ikna etmeğe çalışıyordu. Yapacak bir şey yoktu. Başımı salladım. Arabanın kapısını açıp çıkacakken

" Azra 20 dakikaya gelmezsen basarım orayı! "  gözlerimi devirip,  arabadan çıktım.Hayır madem bu kadar endişeliydi neden teklif etmişti.    Adımlarımı hızla atarak camlı binaya giriş yaptım. Güvenliğe Pamir beyi görmeye geldiğimi söylediğimde.

Telefonu eline alıp biriyle konuşup ismimi sordu. Adımı söyler söylemez beni içeri davet etti.  Uzun koridorun sonundaki buğulu cam kapının önünde sekreterin kapıyı tıkladıktan sonra açılan kapıdan içeri girdim.

İçeri girince kısa saçlı sekreteri kapıyı arkamdan kapattı. Pamir ayağa kalkmış  sırıtan ve meraklı bir suratla yüze bakıyordu. Odaya doğru adımladım.  Pamir eliyle karşılıklı olan iki deri krem koltuğu gösterip oturdu. Bende karşısına geçip oturdum.

"  Bu sürprizi, İadeyi ziyarette mi  borçluyuz?  Yoksa ortaklık çağrıma cevap vermeye mi  geldin? " Dedi, dudaklarındaki ukala gülüşle.

" Hayır ikiside değil , sadece merak ettiğini sana vermeye geldim. Ama önce söz vermen gerekiyor." Dedim,  düz sesle yeterince oyun oynanmıştı. Daha fazla olay istemiyordum. Hele konu Şebnem 'se hiç tahil olmak istemezdim.  Tek kaşı merakla havalandı.

"İstediğimi verirsen ne istersen kabul ediyorum. "  Derin bir iç çekip 

"  Şebnem'in  burda seninle geçirdiği son gece onu nerde ve kiminle bıraktığını araştırıyorlar " dedim.  Şaşırmış bir şekilde ayağa kalkıp bana baktı. 

"Bunu yani  benim istediğim bu değil Bora' nın kim olduğunu öğrenmek istedim. Murat Beyin eli çok uzun, varlığından çok zor haberim oldu ama kim olduğunu bilmiyorum . Görüyorum ki, sen de öğrenememişsin " yavaş yavaş sinirlendiği belli   oluyordu. Ayağa kalkıp artık uzatmadan konuya girdim. Burak her an burayı basa bilirdi.

" Kim olduğunu biliyorum. Ama bana dürüst olayacağından şüpheliyim." Dedim. Kararlı bir şekilde. Gözlerimin içine emin olmak ister gibi baktıktan sonra .

" İkimizde dürüst olursak ne istersen cevap veririm. " Dedi kararlı bir şekilde karşıma geçti.

" O gece Şebnem çok sarhoştu  bütün gece benimleydi. Sabah kalkıp gitti. Bir dahada görmedim.taki nişan gecesine kadar" istediğim cevabı almış oldum. Yani çocuğun babası Pamir ' di eğer o gece hamile kaldıysa olay çözülmüştü. Saç teli almak kolaymış gibi istemişti.Burak'ın istediğini  çürütmüş olduk. Merakla benden cevap bekleyerek baktı.

" Peki.......o gece Şebnem'le birlikte oldun mu? " Diye sordum utanarak . Keşke saç teli alsaydım. Sinirle üstüme gelince kaçmadım ondan sonuçta istediği hala bendeydi.

BEYNA (Tamamlandı )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin