on-😈

69.7K 2.2K 1.4K
                                    

Bu bölüme 200 yorum gelmedikçe yeni bölüm gelmeyecektir :)

İnstagram adresim; Bernackl55

Diğer hikâyelerime de beklerim :)

Bölüm şarkısı;

Aaliyah-Journey To The Past

♤♡♧

Gözlerinin mavisinde hırçın dalgalar görüyordum. Sanki o dalgalarda boğulacakmışım gibi hissediyordum. Bakışlarını kaçırdı, camdan dışarıya bakarak yaslandığı yerden doğruldu, ellerini masaya koyup parmaklarını birbirine kenetledi. Ne düşündüğünü o kadar çok merak ediyordum ki bunu anlayamıyor olmak bir miktar üzüyordu beni.
Kuruyan dudaklarını ıslatıp bakışlarını bana çevirdi.

"Bunları daha sonra konuşsak olmaz mı?"

"Neden sonra? Neden şimdi değil? Annemle aranız da ne vardı bunu öğrenmek istiyorum. Çünkü düşündüğüm ihtimaller midemi bulandırıyor!"

Dudakları iki yana doğru kıvrıldı, gergin bir gülümsemeydi bu.

"Düşünme o zaman Breath! Bu evlilik gerçek değil!"

"Gerçek olmadığını biliyorum!"

Biraz daha yaklaşıp "O zaman sorun ne?"diyerek bağırdı.
İrkilip geriye doğru çekildim.
Dudaklarını birbirine bastırıp arkasına yaslandı yeniden.

"Ama annem gerçek olması için fazlasıyla uğraşmış!"

"Ne yani Lina öyle istedi diye seninle gerçek bir evlilik mi yapacağım? Öyle bir şey yok! Sen sadece katlanmak zorunda olduğum evlilik adı altında bakıcılığını yapacağım küçük bir şeytansın!"

"Benim bir bakıcıya ihtiyacım yok!"

"Benimde evlenmeye ihtiyacım yoktu, geçmişte baban gelecekte sen hayatımın içine sıçıp duruyorsunuz, bi kurtulamadım sizden!"

"Ben değil annem yaptı! Annem mecbur bıraktı bizi buna! Benimde hayatım mahvoldu görmüyor musun?"

Masaya sertçe vurarak bağırdı, her bir kelimesi bıçak darbesi gibi işlendi ruhuma.
"Hayır küçük şeytan! Her şey senin suçun!"

"Neden benim suçum anlamadım?"

"Sırf Lina'yı üzmek için orospu çocukları ile yatıp kalkmasaydın, baban gibi adamların altında inlemeseydin, bunları yaşamak zorunda kalmazdık! Lina düştüğü hataya seninde düşmeni istememiş belli ki, babanın yolundan gitmek yerine annen gibi biri olsaydın buna mecbur olmazdık!"

Saniyeler içinde nasıl tarumar olurdu bir insan bunu öğrenmiştim.
Yaprak gibi titriyordu vücudum sinirden. Su dolu bardağı kavradı parmaklarım, hazmetmeye çalıştım ama olacak gibi değildi.
Hızla ayağa kalkıp suyu yüzüne fırlattım. Üstünün ve yüzünün ıslanması ile sandalyeyi geriye doğru iterek ayağa kalktığında kollarını iki yana açıp bağırdı.

Bay RedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin