Mutlu Son -😈

32.5K 1.3K 718
                                    

Ve işte ben karşınızdayım🙈
Minicik, mini minnacık bir sahne bırakıyorum sizlere ve sonrası veda❤

İnstagram adresim; bernackl55💫

Bölüm Şarkıları;

Emre Altuğ- Aşk-ı Kıyamet 🎶

Irmak Arıcı/ Ekin U.- Sürme Sürgüne🎶

"Kalbin benim için attıkça gitmiş sayılmazsın kadın."

Bay Red;

Bir masalın içinde kaybolmuş iki insandı onlar. Çocuktan farksızdı kadın, sevmekten, kaybetmekten korkuyordu adam. Kadın büyüdü, adam hissizleşti, hiçleşti...

Evrene dar geldi, sığmadı benliğine. Sustu, kelimelerce sustu.
Ölmedi ama yaşıyorda sayılmazdı, neden diye sormadı, soramadı.
Sevmek yetmiyordu bazen, fazlasını vermek gerekiyordu, verememişti.
Sevdiği her şeyi er yada geç kaybediyordu adam, bu da benim lanetim diye geçiriyordu aklından.
Ama zaman öğretiyordu insana, kalbinde mezarlıkla gezmeyi.

5 yıl sonra Red'in Dilinden;

...
Yürüdüm, sonsuz bir boşluğa yürür gibi. Ruhum bedenimi terk etmek için an kolluyordu sanki, kalbimin titrediğini hissediyordum. Göğüs kafesimi delik deşik ediyordu bu his, dudaklarım yanıyordu. İçimde çığlık atan duygu selini susturmak istiyordum, korkuyordum çünkü.
Yıllar sonra onu görecek olmanın feryadı vardı kalbimde. Nasıldı, saçlarını kesmiş, rengini değiştirmiş miydi? Gözleri ışıldıyor mudur eskisi gibi, gülüşü hala aynı mıdır?
Bir kez sarılsam, çeksem kokusunu içime ve yeniden yaşadığımı hissetsem çok görür mü?

Evlenmiş midir? Bilmiyordum, tanrım ona dair hiç bir şey bilmiyordum ama öl dese kalbimi sökerdim karşısında.
O derin derin nefesler aldırır insana ama aynı anda nefessiz bırakır.
Bizi güzel hatırlıyordum, bizi güzel bulabilecek miydim?
Ellerim de titriyor, biraz sakin olmalıydım. Yıllarca onun hasretinden ciğerimi çürüttüğümü belli etmemem lazımdı.

Kızgındım ama yıllardır bir haber bile almamıştım, neden diye soramazdım ki. Nasıl soracaksın, sanane derse ne cevap vereceksin. Görmemişsin yıllardır, burnunun direğini sızlatan kokusunu unutmamışsın ama yabancısın işte bir yerde.

Baksın, eskisi gibi baksın gözlerimin içine. Yabancıymışım gibi bakarsa, ya hiç biz olmamışız gibi, ne yaparım o zaman? Ya başkasını sevmişse, bana baktığı gibi o adama bakıyorsa? Ufacık bile olsa bir tebessüm etmez mi bana? Yıldızlarımın geri gelmesi için tebessümüne muhtaçtım, kalbim duracaksa o an durmalıydı.
Korkuyordum.
Çok korkuyordum.

Başımı kaldırıp gökyüzüne baktım, bir başka maviydi gökyüzü.
Vuslat mavisi.

Elimin arasında sıkıca tuttuğum davetiyeye baktım, benim için yollamış, bana özel yollamıştı biliyordum.
Yıllar geçmişti bir tek iz bile bırakmadan gidişinin ardından.
Hiç haber almadım ondan, aradım. Bulamadım.
Zaman içinde en büyük düşmanım Clara bile insafa gelip affetti beni ama o yoktu.
Şimdi, durduk yere gelen bir davetiyenin üzerinde yazan adrese gidiyordum.
Trafik bitmek bilmediğinden arabayı yolun ortasında bırakarak yürüyordum.

Oturup ağlamak geliyordu içimden, onun ellerinin değdiği zarfı göğsüme bastırarak ağlamak.
Yutkunamıyordum tanrım, kaç yıl geçti onsuz ama şu dakikalar geçmiyor, anasını siktiğimin yolu bitmiyordu!

Belki de canımı daha fazla yakmak için çağırmış, sensizlik bana yaradı demek istiyordu, olsun dedim.
Olsun lan onu göreceksin, başkasıyla bile olsa mutlu olduğunu göreceksin, belki sana değil ama gülüşünü göreceksin.
Olsun dedim ya kendime, olsun, uzaktanda olsa yaşadığını hissedeceksin.

Bay RedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin