Bay Red

onsekiz-😈

Bu bölüme 800 yorum gelmedikçe yeni bölüm gelmeyecektir sevgili kırmızı ailesi :)
Random, harf, sayı atarak sınırı doldurmaya çalışmayın, bu beni mutlu etmiyor, paragraflara yapın lütfen❤ sınır koymam sizleri rahatsız ediyorsa üzgünüm, mutlu olduğum şeyi istiyorum, bir emir bir zorundalık olarak hissetmenizi asla istemem, anlık tepkileriniz hoşuma gidiyor ve siz, muhteşemsiniz❤

İnstagram adresim; Bernackl55 🍁

Diğer hikâyelerime de beklerim :)

BENİ TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN, 1K OLMAM İÇİN SON 21 KİŞİ ❤ Bir güzellik yapın olmaz mı :) Özel olarak yazacağım bölüm +18 olacak, bence takip etmelisin❤

Bu bölümü kitaplarını severek okuduğum UmutAydn148 Umut ablama ithaf ediyorum❤
Çok güzel kurguları var, mutlaka bakın pişman olmazsınız ❤ desteğe ihtiyacı var, seveceksiniz bence.

Bölüm şarkısı;
James Arthur-Impossible

●●●

Sanki, ne yaparsam yapayım bir daha hiç gülemeyecekmişim gibi hissetmekten kendimi alıkoyamıyordum.
Kalbimde oluşan zelzeleler artçı sarsıntılar niteliğinde idi, daha şiddetlisi olacakmış gibi eziliyordu kalbim. Zihnim, inkâr ediyor olmama rağmen sürekli o ana sürüklüyordu beni. Göz yaşlarım çivi gibi delip geçerken yanaklarımı nefes alamıyordum. Daha bir kaç saat önce benimle birleşen buz dudakları şimdi başka dudakların alevine karışarak buharlaşıyordu. Oysa benim dudaklarım hâlâ onun etkisinde sızlıyordu.

Sırtı bana dönüktü, kadın öpmek için yaklaşmıştı fakat birleşti mi dudakları birleşmedi mi bir türlü kestiremiyordum. Eğer o hıçkırık kaçmasaydı dudaklarımdan bunu netleştirebilirdim.
Belirsizlik, görünmez bir el gibi boğazıma yapışıp ruhumu bedenimden çıkarmaya çalışıyordu, hem öpüşme gerçekleşmemiş olsa bile açık açık söylemişti beni sevmediğini, aşık olmadığını. Beni tarumar eden tam olarak buydu işte.
İnsan kavga da söylemez bunu şarlatan ihtiyar!

Seviyorum demeliydi, yalan bile olsa demeliydi. Gerçek bir evlilik olacaktı, insanlar böyle bilecekti! Bunu avukata ötmezsem domuza dönüşeyim!
Neden ona sarılıyordu, neden teselli vermeye çalışıyordu, neden bana hakaret ederken susturmuyordu da konuşmak için verandaya çekiyordu!
Tamam, geçmişleri vardı bu bariz belli olan bir şeydi ama bu evlenmek üzere olan bir adamın gece yarısı evine gelip evde eşi olacak kadının olduğunu bildiği halde girmesi üstelik bir başkasıyla evli olduğu halde barışmak için bir taraflarını yırtması geçmişe olan saygıyı siker.
Ben sikerim...

Sinsi Sisi!
En büyük düşmanım ilan ediyorum seni.

Sessizce akıttım zehirli göz yaşlarımı, hıçkırıklarım içime içime aktı bütün gece. Kanadı kırılmış bir serçe gibiydim, gökyüzünde süzülmeye hasret bırakılmış gibi bitik.
Gözlerim şişmiş, kızarmıştı. Saçlarım sayesinde süpürgesiz bir cadı gibi görünüyordum. Regl olmanın verdiği ekstra bir sinir hakimken vücuduma mutfaktan bıçak alıp her şeyi doğramamak için kendimi zor frenliyordum. Aynada kendime, kendimden nefret ettiğimi defalarca haykırdıktan sonra banyodan çıktım.
Üzerimden bir otoban dolusu araba geçmiş gibi yorgun hissediyordum.