MI CASA | TAEKOOK ✅

Bölüm 29: İlk Kar

Merhabalar herkese. Çok beklettim,arayı çok açtım bu sefer maalesef ama fazlasıyla yoğun olduğum için anca bitirebildim. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. İyi okumalar umarım çok çok seversiniz bu bölümü💜

Medya: Exo - Dont go

-Çok çok sevdiğim bir şarkıdır ve bu bölümün havasına da uyacağını düşündüm. Mutlaka dinleyin.

Uzun, ateşli ve oldukça hareketli bir gecenin ardından iki sevgili birbirlerinin kollarında derin bir uykuya dalmışlardı. Aşk,özlem ve çok az da olsa öfkenin hakim olduğu gecede defalarca "bir" olup aşklarını fısıldamışlardı. Birbirlerine doyana kadar devam eden gece güzel bir duş ile sonlanmıştı.

Duş alırken de Jungkook'a asla ve asla doyamayan Taehyung sevdiğine dokunma çabalarını sürdürmüştü ama alabildiği kısa öpücüklerden ileriye gitmemişti, Jungkook izin vermeyip güzelce sevgilisini yıkayıp yataklarına ulaşmalarını sağlamıştı. Çarşafları da değiştirip kendilerini huzurlu bir uykunun kollarına bırakmışlardı.

Sabah ilk uyanan Taehyung olmuştu. Gözlerini açtığında ilk gördüğü şey Jungkook'un güzel yüzü olmuştu. Jungkook yüz üstü yatıp kollarını da yastığa sarmış mışıl mışıl uyuyordu. Taehyung ise bacağının tekini Jungkook'un kalçasının üstünden onun üzerine atmış kolunu ince beline sarmış, yüzünü de hemen onun yüzünün yanına getirmiş yan şekilde yatıyordu. Güzel yüzleri birbirine bakıyordu.

Sevgilisinin bembeyaz boynuna bir öpücük kondurdu uyanmamasına dikkat ederek. Bu güzel boyun gözlerinin önündeyken öpücük kondurmasa hatırı kalırdı. Öperken ayrıca sevgilisinin kokusunu içine çekti. Kendi gibi kokuyordu çünkü aynı duş jeliyle yıkanmışlardı. Ama aldığı koku Jungkook'ta daha da güzelleşmişti çünkü aklına Jungkook'un güzel çıplak bedeni gelmişti.

Taehyung kollarındaki bedene tekrar aşık oldu. Yaşadıkları gecenin gerçekliğine ve sevdiği adamın kollarında güzelce uyuyor oluşuna inanmakta zorlanıyordu. Taehyung deli gibi sırıtarak Jungkook'u izlerken aklı onu masum şeylerden alıp kirli düşüncelere götürmüştü ki kapıdan gelen sesle oraya döndü.

Yeontan babasını arıyordu. Minik köpek heyecanla yatağa yaklaştı Taehyung'u görür görmez. Taehyung gülümsemesini tutamadı. Kollarındaki bedenden ayrılmak zorunda kaldı. Çünkü Yeontan yatağa çıkamıyordu ve eğer Taehyung onu almazsa havlamaya başlayıp kendini belli ederdi. Jungkook'un sese uyanmasını istemediği için yataktan ayrılıp miniğini kollarına aldı yerden.

Bir bebeğinin kollarından ayrılıp diğerini kucaklayan Taehyung fazla mutluluktan kafayı yemek üzereydi. Yatağa geri dönüp sırt üstü yattı ve Yeontan'ı da karnının üzerine bıraktı. Taehyung'a aşık köpek gelip Taehyung'un dudaklarını yalamaya başladığında Taehyung kıkırtılarını tutamadı. Yeontan'ı kendisinden uzaklaştırıp yatağa Jungkook ile arasına bıraktı.

Yeontan'ın Jungkook'u hatırlayıp hatırlamayacağını dahası ne tepki vereceğini merak ediyordu. Jungkook yataktaki hareketliliğe rağmen hala uyanmamıştı ki Yeontan gidip Jungkook'un da dudaklarını yalamaya başlayana kadar. Jungkook dudaklarında hissettiği ıslaklık ile dudaklarını yaladı. Yeontan hala heyecanla Jungkook'un dudaklarını yalamaya devam ediyordu.

"mm.. Taehyung... " diye mırıldandığında Taehyung kahkahasını tutamadı. Gözleri kısılana kadar gülümsemişti ayrıca sesli gülüyordu. Taehyung'un kahkahası ile gözlerini açan Jungkook ne olduğunu anlamamıştı başta. Sonra kucağındaki Yeontan'ın hala onu yalamaya çalışmasıyla o da genişçe gülümsemişti sevimli ve uykulu haliyle.

Jungkook, sevimli köpek göğsünde oynamaya devam ederken kollarını ona sardı ve başına öpücük kondurdu. "Gel bakalım babanın kollarına. Artık bende senin babanım Yeontan-ah." Dedi sıkıca sarılarak. Bu sevimli görüntüyü izleyen Taehyung'un neredeyse burnu kanayacaktı feelsten.