İthaf Listesi (Sırasız)
@Aysenr1Dx
@e_ceemm
@iremiremiremlelelle
@smilerilayda
@mutlugibimutsuz
@Happines-1DHNZLL
@Hissizzz
@5littlemen (Watty'deki ilk arkadaşım jehgrjh)
@juzzylover (Seninle bayağı yakın olduk biz ya :D)
Dudakları yavaşça benimkiler üzerinde hareket ederken şaşkınlıkla yerimde donakalmıştım. Harry. Beni. Öpüyordu. Harry. Hani şu bay ayaklı ego olan. Beni umursamadığını söyleyen Harry.
Zihnimi depoda geçen ve evde devam eden şu ''seni önemsemiyorum, senden nefret ediyorum'' temalı konuşma doldururken tüm uzuvlarımı bir kızgınlık ve biraz, çok azıcık da kırgınlık sardı. Onu göğsünden sertçe iterken yumuşak ve koyu pembe olan dudaklarının üzerimde bıraktığı garip etkiyi yok saymaya çalışıyordum. Kaşlarını yavaşça çatarak anlamamazlıkla bana baktı.
''Ne oluyor?'' Sertçe yutkunduktan sonra aniden gelen duygu patlamasıyla çenemi sıktım. Pekala, sinirli olmam normal ama şu an tek istediğim onun üstüne atlayıp tırnaklarımla her yerini parçalamaktı. Sanırım aylık dönemim yaklaşıyordu.
''Bir de soruyor musun? Daha iki gün önce beni önemsemediğimi söylüyordun ve şimdi beni öpüyor musun? Sen ciddi misin Harry?!'' Kaşları normal düzeye gelirken dudaklarını birkaç kez aralayıp geri kapattı. Bir cevap bekliyordum. Ya da o gün söylediklerinin sadece bir yalandan ibaret olmasını söylemesini. Ya da sadece seni öpmesini istiyorsun. Sürtük iç sesime kulak asmayarak tek kaşımı kaldırdım ve bir cevap beklediğimi bildirircesine ona baktım.
''Ben..''
''Sen?
''Evet, ben...''
''Anladım onu! Sen?'' diye tısladım. Sabrım taşmak üzereydi. Tanrı aşkına, benimle dalga mı geçiyordu?!
''Ben-''
''Kes şunu seni aptal!'' diye neredeyse çığlık attığımda irkildi ve şaşkınlıkla bana baktı. Yüzümün sinirden kızardığını hissediyordum. Dudaklarını tekrar araladığında beklentiyle ona baktım. O sırada gelen melodiyle Harry'nin adeta gözleri parladı.
''Telefon!'' Sevinç ve rahatlama dolu sesiyle, sıkıntıyla nefesimi verdim. Harry, dar pantolonundan telefonunu çıkarıp bakışlarını birkaç saniyeliğine ekranda gezdirdikten sonra kaşlarını çatarak aramayı cevaplandırdı. Telefonu kulağına götürdüğünde ben de kaşlarımı çatmış bir şekilde ona baktığımı yeni fark ediyordum. ''Kimsin?'' Kabalığıyla gözlerimi devirip karşı taraftan gelecek olan yanıta odaklandım, ya da sese. Yani kız veya erkek sesi olmasına. Ah, hayır kıskançlık falan değil. Sadece merak.
Karşı taraftan gelen ince kadın sesiyle kaşlarım biraz daha çatılırken kim olduğunu anlamak için kafamda, telefonu Harry'nin elinden kapma planları yapıyordum. ''Neden?'' Harry sıkıntıyla ofladıktan sonra gözlerini birkaç saniyeliğine kapattı. ''Pekala, geliyorum.'' Telefonu kapatıp cebine geri koyarken dik dik ona bakıyordum.
''Kimdi?'' Yüzünde anlık küçük bir sırıtma gördüğümde gözlerim tekrar dudaklarına kaymıştı. Ne? Birçok kızın hayali olan dudaklar az önce benimkilerle birleşmişti. Bunun etkisinden hemen sıyrılmayı bekleyemezsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DIFFERENT [DEVAM ETMEYECEK]
FanfictionKendi masumluğunda hayatını süren bir kız... Ve masumluğun karanlıkla kaplanmış hali bir erkek, bir katil. O kadar farklılar ki... Bir o kadar da aynı. "Ben bir bataklığım, sen ise dal parçası. Ve sadece üç yol var. Eğer o dal parçası beni bataklıkt...