Bölüm 22- İyi Ki Doğdun Sevgilim

304 30 8
                                    

İthaf Listesi (Sırasız)

@CupcakeMyLife1Dx

@chocolattiie

@milkshakeloverrr

@mrssleeperr

@mrsstyles1D1999

@smilerilayda

@muzikmanyagi

@saluta_mix1D

@kissme2210

@loveuharryy

@forever1D1995

Yorumlar için teşekkürler. Hepinizi yanaklarınızdan sulu sulu öpüyorum aşklarım :* Şimdi sizi 'Harry Styles Doğum Günü Özel' bölümüyle yalnız bırakıyorum. Beğenmeniz dileğiyle...

Bella

Vücudumdaki ağrılarla yavaşça gözlerimi araladığımda görüş açıma giren ilk şey beyaz tavan oldu. Gözlerimi birkaç kez kırpıştırdıktan sonra bakışlarımı odada gezdirdim. Tipik bir hastane odasıydı. Burada ne işim vardı? Birkaç saniye boyunca neler olduğunu algılamaya çalışırken asıl önemli olan şeyi fark etmem biraz zaman aldı. Vücudumda bir ağırlık, yatağın sağ tarafındaysa bir çökme vardı. Kafamı yavaşça sağ tarafıma çevirdiğimde Harry'nin başını omzuma yasladığını, kollarını ve bacaklarını da bana doladığını gördüm. O an hissettiğim duygular kelimelere sığamayacak türdendi. Mutluluğu, sevinci, özlemi doruklarda yaşıyordum. Tüm bunlar, vücudumdaki ağrıların bastırılmasını sağlıyordu.

Gelmişti... Beni bırakmamıştı. Bir an olsun beni bırakacağını düşünmemiştim zaten, ama yine de her geçen gün umudum biraz daha kırılıyordu. Kalbimi asıl parçalayan; orada bana işkence etmeleri değil, Harry'nin gözlerindeki ışıltıyı bir daha göremeyecek olmanın verdiği korkuydu. Bu konuda Tanrı bana sırtını dönmemiş, kalpten dilediğim isteğimi kabul etmişti anlaşılan.

Bakışlarımı Harry'nin yüzünde gezdirebilmeyi her şeyden çok istiyordum, ama başını omzuma gömdüğü için görüş alanıma giren tek şey kıvırcık, koyu kahve saçlarıydı. Boşta olan sol elimi kaldırıp yavaşça Harry'nin saçlarına dokundum. Bunu yapmamla hafifçe gözlerimin dolması bir olmuştu. Şu birkaç günde onu ve her şeyini o kadar çok özlemiştim ki... Saatlerce onu izleyebilir veya saçlarıyla oynayabilirdim.

Kıvırcıklarından birini parmağıma dolayarak hafifçe gülümsedim ve dolan gözlerimi geçiştirmeye çalıştım. Harry, aniden irkilerek hızla kafasını kaldırıp yeni uyandığından dolayı irileşen gözlerini gözlerimle buluşturduğunda geri gitmek üzere olan gözyaşlarım yanaklarımdan süzüldü. O yatakta doğrulurken neden ağladığımı anlamazmışçasına bakışlarını yüzümde gezdirdi.

''Uyanmışsın.'' Diye fısıldadıktan sonra yüzünde buruk bir gülümseme oluştu. Kafamı onu onaylar şekilde salladıktan sonra dudaklarını tekrar araladı. ''Neden ağlıyorsun?'' Gözyaşlarımı silip burnumu çektim ve hafifçe gülümsedim.

''Seni çok özlemişim.'' Dudakları aralandı, ama bir şey demeden yeniden kapandı ve yavaşça kollarını etrafıma doladı. Aynı şekilde ben de kollarımı onun beline doladıktan sonra kafamı göğsüne gömdüm. Derin bir nefes alıp kokusunu ciğerlerime doldururken özlemin verdiği etkiyle her geçen saniye gözyaşlarım artıp, Harry'nin siyah tişörtünü ıslatıyordu. Başımı göğsünden ayırıp bakışlarımı yüzünde gezdirdim. ''İyi görünmüyorsun...'' diye mırıldandığımda dudaklarını birbirine bastırdı. ''Ne kadar zamandır uyumadın?''

DIFFERENT [DEVAM ETMEYECEK]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin