Biraz gecikti ama olsun.İyi okumalar ♡
○○○
30 🌟 YB ⛄
Beline değen elle irkildi.Sarışın çocuğun çatıda yanına oturmasını izledikten sonra başını onun omzuna koydu ve çocuğun getirdiği kahve dolu kupayı eline aldı.
Dipper pek kahve sevmese de bazen kafasını toplamak yada üniversite proje ödevini zamanında yetiştirebilmek için içerdi.Hatırladığı anılarla içinden gülmek geldi, oysa şuan herşey farklı sayılırdı.Nedense her yaz buraya geldiğinde farklı şeyler oluyor,her yaz farklı şeyler öğreniyordu.Sarışın çocuğun elini belinde gezdirdiğini hissetti.
Kahvesinden bir yudum aldı ve hafifçe esen rüzgarla saçlarının geriye uçuşmasına aldırmadı.Şeytanla verilen mücadeledeki küçük bir molaydı bu...
Birkaç dakika orada oturdular,belkide birkaç saat bilmiyorlardı.İkiside sakince düşündü.Sonraysa Bill çam ağacının bitmiş kahve bardağını çatıya yerleştirdikleri küçük sehpahanın üzerine koydu ve dudaklarına ulaştı küçüğünün.
Belinden tuttuğu gibi kendine çekti ve tuğlalara yapıştırarak kahve kokulu ağzın içinde dilini gezdirdi.Aldığı kahve tadıyla çocuğu belinden tutup kendine vücuduna sabitlediğinde Dipper'dan küçük bir inleme kazandı.Öpücük masum olmaktan çıkarken dudaklarını ayırdı altta olan.
"O silah..." dedi nefes nefese."Nasıl?"
Bill çocuğun demek istediğini anladı.
"Silahı yaratmak uzun sürüyor.Çünkü bir şeytan yok edicisi sonuçta." diyerek Dipper'ın kahverengi düz saçlarına uzandı.Parmaklarının ucuna doladı ve yavaşça çekerek küçük buklelerin oluşmasını sağladı.Bu yaptığı altındaki çocuğun kalbinin ritmini değiştirirken o kadar uzun zaman sonra tekrardan şeytanıyla olmaktan ne kadar hoşlandığını farketti.Bill'in sırıtışını gördüğünde aklını okuduğunu anladı ve bu biraz kalbini hoplattı.
"N-ne zaman?" dedi konuyu değiştirmek için."Ne zaman?" diye mırıldandı.Ne zaman tekrardan Mabel'a kavuşacağım?Ne zaman planı gerçekleştireceğiz?Ne zaman herşeyi berbat edeceğiz?Ne zaman herşeyi düzelteceğiz?Ne zaman birşeyleri yoluna koyacağız?Ne zaman?
Dipper'ın düşüncelere dalmasıyla Bill çocuğun zihnini okudu tekrardan.Çocuğun karışık zihnini farkettiğinde gülümsedi ve parmaklarının arasından yumuşak kahverengi saçları geçirdi bu sefer.Çocuğun anlını kapatan saçları parmaklarıyla yana doğru itekledi ve önündeki güzel manzaraya -kırmızı dudaklara- bir öpücük kondurdu.
"Düşünme çam ağacı.Yeter."
Dipper ona dikkatle bakan sarı gözlerle afalladı ve bir takım kızararak kafasını salladı.Bill çocuğun üzerinden kalkarken "2 gün." diye mırıldandı."Bir şeytan için gayet kısa bir süre."
"Öylece 2 gün bekleyecek miyiz?" diyerek sarışına baktı Dipper.
Bill üstünü silkeleyerek çatıya otururken yanıtladı.
"Sevişebiliriz."
Anında.Dipper'ın yanakları anında kızardı.
"Onu kastetmemiştim aptal!" diye bir homurtu koparsada Bill çocuğu takmadı.
"Değişik şeyler denemeye ne dersin?" diyerek karşısındaki kızarık yanaklara baktı Bill.
"N-nasıl yani?" diyerek daha çok kızardı Dipper.Bill Dipper'ın fesat düşündüğünü farkettiğinde kahkahasına engel olamadı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
• 𝙱𝙸𝙻𝙻𝙳𝙸𝙿 •
Fanfiction"Bill yapma! Böyle olmak zorunda değil! Y-yapma. Bizi bitirme.." Boğazı acıyordu bağırmaktan ama umursamadı. Ağlıyordu yine ve yine. Yanakları sırılsıklamdı artık. Kahverengi saçları dağılmıştı iki yana. Bill çocuğa baktı. Ona doğru gitti. Yere çöme...