• 𝙱𝙸𝙻𝙻𝙳𝙸𝙿 •

°2.0°

"N-ne yapıyorsunuz burada?"

Ford tehlikeli bakışlarla çocuğa baktı.Öfkesini ciddi derecede kontrol edemiyordu.

"Tam 37 kere aradım!192 tane mesaj attım ve senin tepkin bu mu!?"

Dipper yutkundu.

"S-sessizdeydi."

Stan derin bir iç çekti ve konuya girdi.

"Mabel yok.Hemde sabahtan beri.Saatlerdir telefonu kapalı."

Dipper biraz sendeledi.

"N-ne?"

Kız kardeşi yok muydu?Hayır hayır.Sadece birileriyle takılıyordu.Onu kaybetme korkusu her yanını sardığında yutkundu.Çok geç farkına varmıştı belki ama Mabel onun herşeyiydi.

Karanlık ve dipsiz bir boşluk

{Mabel'ın bulunduğu yer}

Kahverengi saçlı kız gözlerini açtı.Vücudunu saran yorgunluk hissi ve acı her yerini esir almıştı.Kafasının arka kısmı deli gibi zonkluyor, başının ağrısından bütün dünya dönüyormuş gibi hissediyordu.

"N-neler oluyor?" dedi.

Gözlerini açmıştı ama heryer karanlıktı.Ellerini kıpırdatmayı denedi.Aptal ipler her yerini sarmıştı.Zerre oynatamadı ellerini.Ağlamaya başladı.Belkide hayatında hiç olmadığı kadar güçsüz hissediyordu.Bir sandalyeye bağlı öylece herşeye razı olmak...

Ağlamasının şiddetlenmesini aniden açılıp yüksek sesle kapatılan demir kapı kesti.

"Bakıyorumda prenses uyanmış."

Mabel cevap vermedi.Korkuyordu ve titriyordu.Karşısındaki ses kalın ve alaycıldı.

"Uyandığını biliyorum."

Mabel yutkundu.

"Niye seni buraya getirdik diyorsun değil mi?"

Adam bir kahkaha attı.Mabel'ın gözündeki bandanayı hızla çektiğinde karşısına saçları karışmış ağlamaktan gözleri şişmiş bir kız vardı.Mabel yere baktı.Korkudan değil,tiksintiden.

Adam kızın çenesini tuttu.Mabel hızla kafasını adamın tutuşundan kurtardı.Yukarı baktı ve adamın yüzüne tükürdü.

"Seni aptal yaşlı bunak!Pines ailesine bulaşmak neymiş göreceksin!"

Cesaret isteyen sözlerdi.Belkide ahmakça...ama adamın üzerinde derin bir etki bıraktığı kesindi.Kızın korktuğunu sanıyordu ama cesaret vardı bu kızda.Sırıttı ve o korkunç gülüşüyle kıza baktı.Mabel yutkunmamak için zor tuttu kendini.Korkmadığını belli etmek için herşeyi yaptı.Gözlerini kaçırmadı,bakışlarını keskinleştirdi.Ama kalbi bir boğa kadar hızlı koşuyordu.

"Cesaretli kız rolü yeni moda olmalı."

Adam yüzündeki tükürüğü tişörtüne sildikten sonra konuşmuştu.

"Ama bedeli pahalıya patlar şirin şey."

Acımasız kahkahalarından birini daha attı.Ortam soğudu.Bill'in kahkahalarından bile daha ürkütücüydü onun kahkahaları.Çünkü o bizzat Bill'in babasıydı.Yaratıcısı.Kıza doğru eğildi.Kızın sol dudağına okkalı bir tokat geçirdi.Sandalye ile birlikte yere devrildi Mabel.Demirli bir tat ağzına geldi ve orada öylece kalakaldı kız.Ağlamaya başladı tekrardan.Hıçkırıkları son seviyeye ulaştığında demir kapı tekrardan gürültüyle kapandı.Korkutucu adam dışarı çıkmıştı şimdi.Mabel gözlerini kapatmaya korktu.Ela gözler her yanını sarmıştı.