RAURA-LOVE STORY<3 42-YAKALANMAK

298 19 12
                                    

Laura'nın Ağzından

Ayrılık benim için kolay geçmişti. O dönemimde sağ olsun ki Arnaldo yanımdaydı. Geri döndüğümde ise yanımda Aiden olmuştu. Sonrasında ise nasıl gittiğimi anlamadığım Lynchlerin evine ziyarete gitmiş, belki de Rydel'in odasında her şeyi değiştirecek olan öpücüğümüzü vermiştik birbirimize. Yine beni harika hissettirmişti.

Her zaman olduğu gibiydi. Birden Ross ile birlikte göğe yükseliyoruz. Kimsenin varolmadığı gökte dururken aşağıda birbirini yiyen insanları veya dünyanın yok olmak üzere olduğunu görüyoruz. Biz hiçbirine üzülmüyoruz veya içimiz acımıyor. Biz sadece beraber mutluyuz. Nerede olursak olalım, ister dünyada ister yaşamaya elverişli olmayan bir yerde. Sadece masmavi olan gökte beraber mutlu bir şekilde oluyoruz. El ele.

Mutluluğu göklerde yaşamak veya yaşatmak bu olsa gerek...

Onunla her şey mükemmeldi. Ayrıyken de birlikteyken de. Sadece kalplerimizin beraber olması yeterliydi benim için.

Yanımda Ross haricinde sevdiğim arkadaşlarım olduğunda Ross'u unutabiliyorum. Bu da fiziksel olarak temasın eksikliğini unutmamı sağlıyor.

Çok şey olmuştu ama Olivia'yı öğrendiğimde ona çok kızdım. Hem onu benimle aldattığı için hem de benden sonra direk başka bir kızla çıktığı için. Ama ikinci kızma nedenimden haberi yok.

Şu an Ross'u istiyorum ama kendimi Olivia'nın yerine koyunca da onun da hakkı olduğunu düşünüyorum. Sonuçta o da Ross'u seviyor ve onunla birlikte. Onu üzebileceğini biliyorum. Çünkü ben de herhâlde üzülürdüm. Kim üzülmezdi ki...

Bazen Olivia'nın yerinde olduğumu ve bu olanları öğrendiğinde neler hissedeceğini düşünüyorum. Sanırım kendimi aşağılanmış, elbette ki aldatılmış, ihanet edilmiş, terk edilmiş veya sağanak yağmurlu bir günde tam bir taksici sizi gördüğünde ve yanınıza geldiğinde sizden önce taksiyi kapan birinin binip taksinin de oradan uzaklaşıp arkasından umutsuzca bakmış gibi hissediyorum.

Eğer Olivia'nın açısından bir kez daha bakarsak taksiyi ondan önce kapıp binip giden kişi galiba bendim. Ross'a haliyle taksi olmak düşüyordu.

Tamam, ne kadar içim el vermese de Ross'un Olivia'dan ayrılmasını istemiyorum. Veya Ross'un üzerinde başka bir kızın kokusunun, yanaklarında ve dudaklarında başka bir kızın dudaklarının izinin kalmasını istemiyorum. Ama kendimi zorunda gibi hissediyorum. Az önce bütün nedenleri saydım zaten...

Sanırım bir süre Ross'u Olivia ile paylaşacaktım. Ayrılmamaları için şu an her şeyi yapabilirdim.

"İstediğim... İstediğim Olivia'dan ayrılmaman. İstediğim bu." dedim. Bana sanki yalan söylediğini biliyorum o yüzden seni ısıracağım ama gerçekten ısırmayacağım diyen bir köpek misali bakmaya başladı. Garip ama gerçek.

Daha zamanımız varmış da geri dönünce konuşacakmışız. Burası ailemin evi. Şu an ayrıyız. Kolay kolay eve tekrar girebileceğini sanmıyorum aslında.

Tamam, aptallık ediyorum. Ben garip bir insanım. Neden evden ben çıkmıyorum? Beynimi gören varsa bana geri iade etsin.

.....

Evde sıkıla sıkıla tam iki saat oturdum. Televizyon izledim, kitap okudum ama hiçbiri Ross'u bana unutturamadı. Ceketimi aldım ve bahçeye çıktım. Bahar mevsimine girmiştik. Hava hâlâ çok hafif soğuktu ama gökyüzü ve çiçeklerimin durumu çok güzeldi. Bahar mevsimi beni yansıtan tek mevsimdi.

"Geri geldim!" diye bir ses duydum. Ama yapmacık bir şekildeydi. Arkama döndüm. Gelen Ross'tu. Kollarını tekrar bana sardı ve ben de sayesinde özlemimi gidermiş oldum. Sanki bir şey olmuş gibi geliyordu. O yapmacık ses tonu böyle bir duygu vermişti.

"Benim bilmediğim bir şey mi oldu?" diye sordum. Yüzünü geri çekti. Afallamış gibi bir ifade aldı yüzü ve ağzını araladı.

"Yo, bir şey olmadı." dedi biraz şüphelenmiş bir şekil alarak. Gerçekten merak etmeye başlamıştım.

"Seni biraz korkmuş ve endişelenmiş görünce sorasım geldi." dedim. Kaşlarını kaldırdı.

"Ben mi? Korkmuş ve endişelenmiş gözükmek mi? Ha ha ha!" dedi ve gülmeye başladı.

Ona ifadesizce bakmaya başladı. Birden gülmesini durdurup,

"Özür dilerim." dedi.

"Sorun değil." dedim ve gözlerimi devirip ellerini tuttum.

"Ee? Olivia ile nasıl gitti?"

"Seninle geçirdiğimiz zamanların güzel olduğu kadar güzel değildi. Tabii kimse senin yerini tutamaz." dedi. Gülümsedim ve istemsizce hafif utanıp kafamı öne eğdim.

Parmakları çeneme geldi ve hafiften tutup yüzüne bakmamı sağlayacak şekilde yukarı kaldırdı.

"Seni seviyorum." dedi o şekilde gülümserken.

"Seni seviyorum." dedim ben de ve daha çok gülümsedim.

Dudağıma hafif bir öpücük kondurduktan sonra daha çok öpmeye başladı. Ben de istekli bir şekilde öperken şu sesi duyunca aniden birbirimizden ayrıldık ve kapıya şok olmuş gözlerle bakmaya başladık.

"Ross?!"

_________________________________________

Acaba o kişi kimdi?

+10 votes +10 yorum = Yeni Bölüm

RAURA-LOVE STORY (TÜRKÇE) (MC_smiler)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin