Onun sesini duyduğumda gözlerimi birden pörtlettim. Üstümdeki yorganı birden fırlattım ve ayağa kalktım. Bana şaşkın gözlerle bakıyordu. Gözlerim yaşlanmıştı. Gülümsedim ve kollarımla ona sımsıkı sarıldım.
________________________________________________
Ross un ağzından
İnternete girdim ve İtalya ya olan uçak biletlerine bakmaya başladım. Dayanamayacağımı biliyordum. Ona ihtiyacım vardı.
İlk gördüğüm bileti aldım diyebilirim sanırım.
Bavulumu aldım ve elime geçen ilk kıyafetleri yerleştirdim. Hiç ummadığım bir anda Riker odaya daldı. Kafamı aniden ona döndürdüm. Bana şaşkın ve şok olmuş gözlerle bakıyordu. Bavulu işaret ederek
- Bu ne demek oluyor? Dedi şüpheyle. Omuzlarımı kaldırarak
- Gidiyorum. Dedim. Gözlerini sinirle büyüterek
- Evden kaçmıyorsun, değil mi? Dedi. Gözlerimi devirdim.
- Tabii ki de hayır. Dedim. 'Oh' çekti rahatlayarak.
- O zaman nereye gidiyorsun? Diye sordu. Ofladım.
- İtalya ya gidiyorum. Dedim ters bir şekilde. Sıkılmışcasına derin bir nefes aldı ve
- Sen delirdin mi? Dedi sinirli bir şekilde. Yanıma alacakları kontrol ederken
- Evet delirdim. Dedim. Elini çenesine götürerek
- Sen ciddi misin? Diye sordu. Sinirle ona doğru döndüm.
- Yok yalandan İtalya ya gidiyorum. Şaka yapıyormuş gibi bir halim mi var?! Diye gürledim. İlk bu ani tepkime korkmuş gibi bir hal aldı. Sonra yine derin bir nefes aldı ve
- Annemle babamın izni olmadan bir yere gidebileceğini mi sanıyorsun? Dedi alaycı bir şekilde. Tekrar işime döndüm ve
- 18 yaşında olduğumu hatırlıyorum. Dedim. Çantaya koyduğum birkaç şeyi çıkararak
- Doğru. Ama bu evde yaşıyorsan kurallara uymak zorundasın. 18 yaşında olman bir şeyi değiştirmez. Dedi yine o alaycı ses tonuyla. Ona doğru baktım. Çıkardığı şeyleri hızla yerlerine koydum. Çantayı kapatıp elime aldım. Donuk gözlerle ona doğru baktım.
- O zaman kuralları nasıl çiğniyorum, izle. Dedim ve bavul ile çantayı aldım. Telefonu cebime koyduktan sonra yanıma kredi kartımı aldım. Hızla merdivenlerden indim. Salonda oturan şaşkın aile üyeleriyle karşılaştım.
- Ben İtalya ya gidiyorum. Dedim. Tüm yüzlerdeki iki göz de faltaşı gibi açıldı.
- İtalya mı? Diye sordu Ryland. Onun umurunda olacağını sanmıyorum. Öylesine soruyordu.
- Evet. Dedim ters bir şekilde.
- İyi yolculuklar sana. Dedi gıcık bir şekilde ve telefonuna tekrar gömüldü.
- Gidemezsin. Dedi Rydel. Koltuktan kalktı ve yanıma geldi.
- Gidebileceğini mi sanıyorsun? Diye ekledi. Ona doğru duygusuz bir şekilde baktım.
- Evet. Dedim ve kapıya doğru yöneldim. Annemin sesiyle durakladım.
- Hiçbir yere gitmiyorsun Shor. Demişti annem.
- Hem de hiçbir yere. Dedi babam sert bir şekilde.
- Gitmem lazım. Bir saat sonra uçağım kalkacak. Dedim. Annem bana doğru döndü ve
- Sana bir yere gitmiyorsun dedim. Dedi sert bir şekilde. Derin bir nefes aldım ve
- Hayır gidiyorum. Buna engel olamazsınız. Dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RAURA-LOVE STORY (TÜRKÇE) (MC_smiler)
Fanfic(BİR RAURA HİKAYESİDİR.) İyi bir tanışma olmasa da tanıştılar. Ama o kavga ile başlayan iletişimin aşka bürüneceğini bilmiyorlardı. Bazı şeylerden habersizlerdi ama birbirlerine hep âşıktılar. Aralarına çok kişi girdi. Onları rahatsız etti. Hatta b...
