RAURA-LOVE STORY (TÜRKÇE) (MC_smiler)

RAURA-LOVE STORY<3 34-HATA

Ross un ağzından

- Alo? Dedi hiç tanımadığım bir erkek tonu. Olduğum yerde şaşırıp kaldım.

- Kiminle görüşüyorum acaba? Dedi karşı tarafta kim olduğunu bilmediğim sorgulayan bir ses tonuyla.

- Sen kimsin? Dedim sadece. O ürpertici düşüncelerin arasından sadece bu iki kelime ve soru anlamındaki cümle çıkmıştı ağzımdan.

- Ben Laura nın arkadaşıyım. Siz kimsiniz? Dedi sesi biraz yumuşayan şahıs. Demek Laura nın arkadaşı.

- Hangi türdeki bir arkadaş? Dedim istemsiz bir şekilde.

- Normal? Dedi şaşkınlığını sesine de vermiş olan şahıs.

- Söyle bana! Laura yla olan amacın ne?! Diye kükreyivermiştim. Aiden da olan şeyleri gördükten sonra içim hiçbir zaman erkekler konusunda rahat olamıyordu artık.

- Arkadaş olmak? Dedi soru anlamında. Bu sefer şaşkınlığı daha çok artmıştı. Sesinde de. Daha neye benzediğini bilmediğim yüzünde de.

- Bak! Laura benim sevgilim ve ona karşı bir şeyler hissedersen seni gebertirim! Dedim. Resmen bağırıyorum diyebilirdim. Ben Laura konusunda gerçekten çok hassasım ve...çok fazla 'erkek arkadaş' ı var. Çok yakın olduğu. Bu beni isteyerek olmasa bile canımı sıkıyor. Kıskanç olmak gerçekten başa bela.

- Bu kadar kızmanıza gerek yoktu. Kendinizi daha çok üzüyorsunuz. Beni yanlış anladınız- cümlesini bitirmesine daha doğrusu onun sesini daha çok duymamak için yüzüne kapattım. Gerçekten sinirliydim. Odada bir ileri bir geri yürüyordum ve küfür savuşturuyordum. Eğer bu erkek de Aiden gibiyse gerçekten işim çok zor olacaktı. Laura nın yanında değildim ve onu koruyamazdım. Laura...neden hep erkeklerle daha iyi arkadaşlık kurmak zorundasın ha?

Aradan çok uzun bir zaman geçmedi ve Laura beni tekrar aradı.

......

Hayır içim rahatlamamıştı. İçimdeki kuşku bitmeyecekti. Engel olmam lazımdı. Ya da sadece biraz kafamı dağıtmaya.

Genellikle Romeo ve Juliet izlerdim canımın sıkkın olduğu zamanlar. Ya da gitar çalardım ama neyse. Romeo ve Juliet i izlersem Laura daha çok aklıma takılacaktı. O yüzden bir aksiyon filminin işime yaracağını düşündüm.

O olmaz. O olmaz. O hiç olmaz. Bu ne arıyor burda? Bunu geç. Bunu hangi ara aldık? Bunu da geç. Ha! İşte güzel bir film.

DVD yi televizyona taktım ve başlat tuşuna bastım. Yenilmezler.. Dostum. Bunlara bayılıyorum.. ( :D Yazar Iron Man e, Tony Stark a ve onları oynayan Robert Downey Jr ye aşık ♡♡ Özlem :D knk :D)

.....

Gözlerimi araladığımda koltuğumdaydım. Uyuya kalmıştım sanırım. Saat öğleden sonra ikiydi! Bu saate kadar nasıl uyudum?! En şaşırtıcı olanı ise nasıl kardeşlerim tarafından baskına uğramadım?!

Telefonum titredi. Elime aldım ve gelen mesaja baktım. Bridgit dendi.

'Bugün takılalım mı? Dün o kadar eğlenciliydi ki atlatamadım'

Yüzümde hafif bir gülümseme oluşmuştu.

'Olur. Çok güzel olur hem de' diye cevapladım ben de.

'Sevindim. Hem de çok. 10 daikaya evindeyim. Hazır ol'

- Ne?! 10 dakika mı?! Dediğim anda aniden yere düştüm. Resmen yüzüstü yere kapaklanmıştım. Doğrulup burnumu acıyla okşadıktan sonra 10 dakika geldi aklıma ve birden yerden fırladım. Üstümü değiştirdim. Saçımı düzelttim, deordorantımı sıktım ve aşağıya ışık hızında inip tam zamanında kapının önünde bulundum. Zil çaldı. Kapıyı telaş ve utangaçlık içinde açtım.