Ross un ağzından
Hayatımın en güzel günlerini yaşadım onunla beraber. Hayatımın en zevkli ve harika gecesi de onunla beraberken oldu. Ne diyebilirim ki...harika bir geceydi. Hiç bu kadar iyi hissetmemiştim. Anlatıcak söz bulamıyorum...
Sabah gözlerimi açtığımda üzerimde tatlı bir his vardı. Laura ya baktım. Hâlâ uyuyordu. Alnına bir öpücük kondurdum. Sonra kalkıp kahvaltı hazırlamaya gittim. Eğer çalarsa uyandırmasın diye telefonumu da almıştım. Mutfağa vardığımda telefonum titredi. Mesaj gelmişti. Aldım ve baktım. Sonra yine bir mesaj. Sonra yine bir mesaj. Yine. Yine.
- Geceniz nasıldı? Diye bir mesaj gelmiş Vanessa dan. Ben ona ne zaman numaramı verdim? Çaktırmadan
- Güzeldi. Diye cevapladım. Sıra diğer mesajlarda.
- Gece eğlendiniz mi? Diye bir mesaj gelmiş Riker dan. Riker....lanet olsun.
- Eğlendik Riker. Demekle yetindim sadece.
- Gece neler oldu? Yatağı kırdınız mı? Diye bir mesaj da Rocky den. Noluyor bunlara?!
- Hayır Rocky. Yatağı kırmadık! Diye cevapladım onunkini de.
- Gece hakkında konuşmak ister misin? Cinsel ilişki oldu mu? Diye bir mesaj Rydel den. Onunki daha mantıklı ama....sinir bozucu!
- Hayır. Cinsel ilişki olmadı Rydel. Diğerlerine de söyle mesaj atmayı kessinler! Dedim. Sonra telefonu kapatıp hiç görmeyeceğim bir yere koyup kahvaltı hazırlıklarına döndüm..
__________________________________________
Sabah sanki hiç kıpırdamadan uyumuş gibiydik ikimiz de. Hâlâ sarılıyorduk birbirimize. Hiç bozmak istemiyordum bu durumu ama bugün buradan ayrılma günümüz...
Laura biraz kıpırdadı.
- Sevgilim? Dedi ardından.
- Efendim meleğim. Dedim
- Uyuyor muydun? Diye sordu.
- Uyumuyordum meleğim.
- Bu yataktan ve senin kollarından ayrılmak istemiyorum...dedi kafasını biraz daha yaslayarak.
- İnan ben de istemiyorum ama dönmek zorundayız.
- Yarın okul olduğuna inanamıyorum. Yarı yıl tatilinde tekrar gelelim. Dedi. Mutlu oldum.
- İstediğin kadar geliriz sevgilim..dedim. yüzüme baktı. Burnumu onun burnuna değdirerek kafamı her iki tarafa salladım. Gülümsedi.
Kalkmamız lazımdı. Birkaç saat sonra gidecektik. Buradaki son saatlerimizi eğlenerek geçirmek istiyordum.
- Hadi kalkalım. Kahvaltı yaptıktan sonra biraz eğlenelim.
- Tamam olur dedi ve kalktık.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra bahçeye çıktık ve dolaştık etrafta.
O kadar güzel ki...onun o gülüşüne, bana seslenişine, gözlerine, her şeyine hayranım. Gözlerinin içindeki parıltı benim yüzümü güldürüyordu. Mutlu ediyordu beni. Bağımlılık yapıyordu bana Laura. Ayrı kaldığım her an kalbime bir şey oluyordu. Açıklayamadığım bir şekilde ağrı başlıyor, onu görünce geçiyordu. Onun sesini duyunca geçiyordu. Onun gülümsemesini görünce geçiyordu..ne kadar da seviyordum onu. Aşk insanı böyle mutlu hissettiriyordu. Muhteşem hissettiriyordu. Her acıya katlanabilinir bir güç veriyordu. Ondan ayrı kalmak hariç...
Dolabındaki giysileri küçük bavuluna yerleştirdik ve geri dönmek için arabaya bindik.
- Ross...gitmek istemiyorum..
- Ben de. Dedim.
- Zorunda olmaktan nefret ediyorum. Hadi çalıştır şunu.dedi. hafif gülümsedim. Sonra arabayı geri dönmek üzere çalıştırdım.
........
Vardığımızda ilk Laura nın evine uğradık. Annesi bize mutlu bir şekilde bakıyordu.
- Sizi tekrar bir arada görmek güzel çocuklar..dedi. Laura yüzüme gülümseyerek baktı.
- Biz de çok mutluyuz anne..dedi. Yüzüme kocaman bir gülümseme koydum.
- O kadar mutluyum ki anlatacak söz bulamıyorum..dedim engel olamadan. Bayan Marano bana hayran gözlerle baktı.
- Hâlâ senin gibi erkekler kaldı mı? Diye sordu şaşkın bir şekilde. Laura gülerek annesine ve bana baktı. Ben de engel olamadan gülmüştüm. Bu bir iltifat mıydı, yoksa bir farkındalık mı? İltifat olarak kabul ediyorum.
- Aiden da böyle anne. Dedi gülerek Laura. Aiden "da".
- Onu biliyorum kızım...Ross daha bir ilgimi çekti..dedi. hafif...tamam fazla şaşırmıştım ama çaktırmadan sadece gülümsedim ve
- Teşekkürler...yani sanırım..diyebildim. Gülüştüler. Sonra Laura ile bizim eve geçtik. Kardeş alayları evine yani..
Kapıyı Riker açtı.
- Ooo kardeşlerim. Geldiniz demek. Dedi yüzündeki sinsi gülümsemesiyle. Bense ona gözlerimi büyütüp baktım.
- Merhaba Riker. Dedi gülümseyerek Laura.
- Eğlendiniz mi bakalım? Diye sordu Riker o aynı yüz ifadesiyle.
- Eğlendik? Dedi Laura sonra şaşkın bir ifadeyle bana baktı.
- Ben hiçbir şey söylemedim. Dedim ellerimi bir suçlu gibi iki yana kaldırarak.
- Zaten hiçbir şey olmadı. Dedi Laura gözlerini kırpıştırarak. "Yalan söyle" diyordu bana.
- Evet. Sen neden bizi içeri almıyorsun Riker? Diye sordum konuyu değiştirmeye çalışarak. Sanırım Riker da bunu başarmıştım ama daha diğerleri vardı. Bir de onlara açıklama yapacaktık. Bir de annem sorarsa yandık.
- Pardon kardeşim. Hadi gelin içeri dedi Riker ve sonunda içeri girdik. Rydel bizi görünce koşarak sarıldı. Halbuki sadece iki geceliğine gitmiştik. Çok uzun bir süre değildi. Yani bana göre.
- Sizi çok özledim..diye mırıldanıyordu Rydel.
- Abla. Sadece iki gece için gittik.
- Olsun Ross. Özleyemez miyim? Dedi kollarını ovuşturarak Rydel. Laura bana bakıp
- Özleyemez mi? Diye sordu. Komikti. Güldüm.
- Özleyebilir de..yani..diye geveliyordum ağzımda.
- Sus Ross. Dedi Rydel. Mahçup olmuş gibi yapıp sustum. Rezil..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RAURA-LOVE STORY (TÜRKÇE) (MC_smiler)
Fanfic(BİR RAURA HİKAYESİDİR.) İyi bir tanışma olmasa da tanıştılar. Ama o kavga ile başlayan iletişimin aşka bürüneceğini bilmiyorlardı. Bazı şeylerden habersizlerdi ama birbirlerine hep âşıktılar. Aralarına çok kişi girdi. Onları rahatsız etti. Hatta b...
