4-Çocukluk arkadaşı

348 121 274
                                    

.

Ben ise onun yatağının karşısındaki dolaba kafamı dayamış ve uyumuşum.

"B-ben çok özür dilerim. Uyuyakalmışım." Dedim telaşla.

-Elini dudağıma dayayıp ' şşş' dedi.-
Dememi bekliyorsanız yanılıyorsunuz.

"Tamam sorun değil. Hadi kalk ve odana git yani sen bilirsin annemlere böyle yakalanmak istiyorsan sorun değil." Dedi göz kırparak.

Onu ittim ve kalktım.

"Bakıyorum da şaka yapmayı da öğrenmişiz." Dedim dalga geçerek.

"Ha ha ha." Dedi gülmeyerek sadece 'ha' sesini çıkararak.

Kalktım ve başımın dönmesiyle elimi masaya dayadım.

"İrem." Diyen Can'ı duyduğumda bu şeyi sürdürmeyi denedim.

Birden kendimi yere attım. Can başıma geldi koşarak.

Kısık sesle ve öksürüyormuş gibi yapıp " Beni affet bak ölüyorum." Dedim.

Sonra başımı yere koydum bayılmışım gibi.

Ee bu çocuk birşey yapmıyor.

"Yalnız biz insanlar bayılırken gözlerimizi kırpmayız sürekli." Dedi ve ayağını üzerimden geçirip odadan çıktı.

Ah Can niye böyle yapıyorsun!

Yerden kalktım ve odama gittim.
Saate baktığımda 5.31 idi.

Üzerime kırmızı- siyay bir sweat giyip altıma kargo pantolon geçirdim.

Dolaptan annemin yolladığı hediyeleri alıp, telefonumuda arka cebime atıp yürüdüm.

Yunus'gilin evini nereden bulacağım şimdi ben.

Can'ın odasının kapısını çalmak için elimi havaya kaldırdım ve sonra vazgeçip indirdim.

Arkamdan gelen Can " Ne isteyeceksin yine?" Dedi.

"Imm şey. Yunus'ların evi nerede?" Dedim.

Elindeki portakal suyunu bir dikişte bitirip odasına girdi. İki dakika sonra çıktı ve arabanın anahtarını bana fırlattı.

"Bu ne?" Diye sorunca korktuğum cevabı aldım.

"Anahtar." Dedi.

"Ne işe yaradığını da anlatabilirim istersen." Dedi.

"Çok komiksin." Dedim gözlerimi kısarak.

"Arabayı aç. Geliyorum ben iki dakikaya." Dedi.

O mu götürecekti?

Tam ağzımı açıp bir şey diyecekken "Dediğimi yap." Diyerek beni susturdu.

Aşağı inip arabayı açtım.

Öne oturup Can'ı beklemeye başladım. Can gelip arabaya bindi ve sürmeye başladı.

Biraz gittikten sonra arabayı durdurdu. Arabadan indi.

Elinde iki sandviç ve iki de meyve suyu getirmişti. Bir tanesini bana uzattı. Tabikide aldım çünkü açım.

"Teşekkürler." Dedim utangaç bir tavırla.

"Hıhı." Dedi.

Göz devirdim ve birden kahkaha attı.
Sırf tepkimi görmek için mi 'hıhı' diyor?

Arabayı çalıştırmadan açık olan hediye kutusundan fotoğrafı aldı.

Fotoğrafa bakarak "Tatlıymışsın." Dedi.

Papatyalara Fısılda (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin