Yağmur'un ağlama sesi ile gözlerimi anında açtım. Artık onun sesini duyar duymaz ayağa fırlamak bir alışkanlık hâline gelmişti bizim için.
Ayağa kalkıp Yağmur'un odasına ilerledim. İçeriden Can'ın sesi geliyordu. Onlara gözükmeden kapının eşiğinden bir süre seyrettim.
Yağmur elinde duran mavi ayıcığıyla birlikte babasının kucağında ağlıyordu. Can ise bir yandan saçını okşayarak bir yandan da sakinleştirmek için cümleler kuruyordu.
"Canım kızım, sadece bir kâbus gördün. Ama bak ben buradayım babacığım, geçti prensesim."
"Kızım." Dediğim anda ikisi de bana döndü.
"Neyin var bebeğim?" Dedim yanına eğilerek.
"Köpekler elimi ışıydılar anne. " Dedi burnunu çekerek.
"Kızım bak biz buradayız. Biz varken hiç kimse sana dokunamaz babacığım." Dedi Yağmur'a aşk dolu bakan Can.
Evet Can ile bir kızımız olmuştu. Geçen hafta dört yaşına girmişti. Can Yağmur'a çok düşkündü. Hatta geçen gün sırf Yağmur kolunu kapıya vurdu diye kapıya yumruk atmıştı.
"Hadi anneciğim uyuyalım artık." Dedim yatağını göstererek.
Hemen omzunu çekerek babasının boynuna atıldı.
"Bugün bizimle yatsın." Dedi Can bana gülümseyerek.
"Tamam hadi o zaman." Dedim ayağa kalkarken. Birlikte yatak odasına gidip yatağa yattık. Yağmur,Can'la benim arama yatmıştı.
Can, Yağmur'un saçını okşayarak uyuturken ben huzurlu bir şekilde onları izliyordum.
Evlendikten sonra bir süre Türkiye'de yaşamıştık ama yaklaşık iki sene önce Fransa'ya yerleştik. Yine o evde kalıyorduk. Tanıştığımız, sevdiğimiz, güldüğümüz, ağladığımız o evde...
Bazı eşyaları yenilemiştik ama bazılarına dokundurtmamıştım.
Can'ın dolabı hâlâ aynı odada duruyordu. Biz ise Gamze anne ve Ekrem babanın odasında kalıyorduk."Uyudu." Diye fısıldayan Can ile düşüncelerimden sıyrıldım.
"Çok güzel..." dedim derin bir iç çekerek.
"Ne güzel?" Dedi fısıldayarak.
"Kızımız,Can kızımız çok güzel. Şu an burada hep beraber olmak çok güzel, sizinle geçirdiğim her an çok güzel..."
Can ayağa kalkıp benim tarafıma geldi. Elimi tutup beni kaldırdı ve merdivenlerden çıkardı. Birlikte terasa gelmiştik.
Can elini belime sardı ve çenesini boynuma yerleştirdi.
Sağa sola doğru hafifçe sallanırken şarkı mırıldanmaya başladı.
Anlamam nedenini üzmüşler bebeğimi ah
Tam yüzüne dalmışken, çizmiş kendi resmini ahN'olursun kaç kurtar kendini bu diyardan, yar
Güneşi ararken peşini bırakmaz ay
Sar bu şehrin başından yak
İyice yak
Kim der ki, bu rüyadan uyan
Ona uzakNe yalnızlık, ne hüzün
Bu gecenin gündüzü var, var
Sanma ki ölümsüzüm
Bu şehrin duvarları dar, darN'olursun kaç kurtar kendini bu diyardan, yar
Güneşi ararken peşini bırakmaz ay
Sar bu şehrin başından yak
İyice yak
Kim der ki bu rüyadan uyan
Ona uzak

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Papatyalara Fısılda (TAMAMLANDI)
ChickLitBaşka bir ülkede eğitim almaya başlayan İrem, hiç tanımadığı bir ailede kalır. Hayatının aşkı ile aynı çatı altındadır ama farkında olması uzun sürmüştür. Sevdiği adamın kız kardeşinin kanser olma sebebi tüm sırları açığa çıkarmamak için önemli bir...