15-Papatya Falı

230 103 85
                                    

Şubat

"Ne zamana kadar böyle olacağız?" Diye fısıldadım kendi kendime.
Yaklaşık 3,5 ay geçmişti ve biz Can ile düşman gibiydik.
Lina'nın kapüşonlu adamla olan hikayesi tamamen bitmişti ve sağlığı günden güne iyi oluyordu ama en kötüsü ise artık saçları yoktu...
Can ile Aleyna her an birliktelerdi. Ben de Bora ile oyunumu sürdüyordum. Can ile günde en fazla iki kere falan göz göze geliyorduk ve haricinde ben hep onun olmadığı yerlerde bulunmaya çalışıyordum. Lina, Can ile benim aramın bozuk olduğunu anlayıp her an beni sorguya çekse de bir şey anlatmıyordum.

Camdan izlediğim kar görüntüsünü bozan kişi yine Aleyna idi. Aleyna pürüzsüz teni ve mükemmel fiziği ile bahçeye girip hızla kapıya yöneldi. Aleyna içeri girecek iken kapıya dikilen Can'ı görmem ile suratım asıldı. O ikisini birlikte görmek bana iyi gelmiyordu bunun farkındayım...
İkisinin dışarıda konuştuklarını görünce iç rahatlığıyla mutfağa indim. Tezgahtan sürahiyi alıp bardağa su kattım ve yere çökerek bardağı ağzıma götürdüm. İçeriye giren Can ve yelloz hanımın koltuğa oturduğunu görünce beni fark etmemleri için biraz daha çöktüm. Bardağı sessizce tezgaha bırakarak yine çöktüm. Hafif doğrulup kaçmak için parmak uçlarımla merdivene doğru yürüdüm. Merdivenleri parmak uçlarımla çıkarken  arkamdam duyduğum sesle olduğum yerde durdum.

"Şimdi de gizli gizli mi gözetliyorsun bizi?" Dedi Aleyna.

"Ben... Sizi gözetlemiyordum."

"Hahaha. Komik misin sen ya?" Dedi yapmacık kahkaha atarak.

"Espiri yapmadım. Gerçi yapsam da anlayacağını sanmıyorum." Dedim tek kaşımı ciddi bir şekilde kaldırırken.

"Sen ne demeye çalışıyorsun?" Dedi çirkefçe.

"Ne anladıysan..." dedim ve göz kırpıp coolca odama gittim. Ben girer girmez arkamdan açılan kapıyla şok oldum.
Kıpkırmızı yüzü ve belirgin damarlarıyla içeriye giren Can ile irkildim.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?" Dedi bağırarak.
O kadar bağırdı ki evi salladı resmen. Lina ve annesinin alışverişte olmasına şükrettim o an. Zaten Ekrem amca da işte idi.

Ben cevap veremeyince dönüp arkasını gitti. Ne olmuştu?
Arkasından gittiğimde Aleyna koltuğa oturup bağıra bağıra ağlıyordu.

"Ne oldu?" Diye sorduğumda gözlerime bile bakmadan bağırdı Can.

"Bir de soruyor musun? Ulan resmen kızı tehdit etmişsin. Ne demek sizi ayıracağım ya. Sen kimsin bizi ayırıyorsun? " dedi. Ben şokla ağzımı açarken Can bana bir adım yaklaşıp parmağını uzattı.
Birşey söyleyecekmiş gibi ağzını açıp sonra başını yana çevirdi ve yine gitti. Can'ın bahçeye çıkmasıyla Aleyna'ya doğru yürüdüm.

"Bu kadar kötü olamazsın." Dedim ve yüzüne tükürüp bahçeye çıktım. Öfke ile yürüyen Can'a yaklaşıp sakince koluna dokundum.

"B-ben öyle birşey demedim Can. İnan bana...."

"Sana inanmak istiyorum İrem." Dedi fısıldar gibi. Aklıma gelen fikirle telefonumu açtım ve ses kaydediciye tıklayıp başlattım.

"Bekle beni Can. Sana kanıtlayacağım." Dedim ve içeriye girdim.

Aleyna yalandan akıttı göz yaşlarının bozduğu makyajı düzenliyordu salonda.

"Niye yaptın?" Diye sorunca bilmezlikten gelip "Ne?" Diye sordu gülümseyerek.

"Niye yalan attın Can'a?" Dedim.

"Çünkü ne dersem diyeyim o bana inanıyor. Aramıza girmene izin vermeyeceğim İzmirli. Bu işe yalan da girse ihanet de girse yaparım. Evet yalan attım çünkü....Aman of sana hesap mı vereceğim be." Deyip beni eliyle itip makyajını kaldığı yerden yapmaya başladı. Sırıtarak cebimdeki telefonu çıkarıp ses kaydedicinin açık olduğunu ona gösterince yüzünün aldığı hâl kahkaha atmama neden olmuştu.

Papatyalara Fısılda (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin