5

2.6K 288 437
                                    


Gariptir ki, bu sabah diğer sabahlara göre daha enerjik uyandım.

Gözlerimi açar açmaz, açlık hissi esir aldı bedenimi. Yüzümü güzelce yıkadım ve hızlı adımlarla mutfağa uğrayıp bir şeyler atıştırdım. Yediğim şeyler hiç rahatsız etmemişti bu sabah.

Güzelce giyinip saçlarımı düzelttim. Parfümümden de biraz sıkıp evden çıktım. Dükkana yaklaştığımda hep oturduğum banka baktım, açıkçası bugün sigara içmek istemiyordum. Hiç durmadan dükkana ilerledim ve içeri girdim.

"Günaydın herkese."

Her sabah sürekli uğrayan müşterilerimiz ve Taewoo hyunga gülümsedim hafifçe. Tabii müşterilere ayrıca 'hoş geldiniz' demeyi es geçmemiştim. Hızla arkaya ilerleyip ellerimi yıkadım. Önlüğümü de güzelce giydiğimde işime hazırdım.

Tezgahın arkasına geçip kahve makinasını çalıştırdım. Kasaya geçip gülümsedim, "Hoş geldiniz."

"Günaydın, ben soğuk ama sert bir şeyler istiyorum."

"Iced Americano hazırlayabilirim."

"Teşekkürler sevinirim."

"Başka bir isteğiniz var mı?"

"Yok ama hep böyle neşeli ol, o ne öyle ruh gibi geziyordun ortalarda bak yüzüne renk gelmiş oğlum."

Onu başımla onaylayıp siparişi kitledikten sonra kahveyi hazırladım.

"İyi günler efendim."

Adam gülümseyip başıyla beni onayladığında tekrar kasaya döndüm. İki kişi bekliyordu bile. Onlarla da ilgilenip bu sefer ben beklemeye başladım.

"Günaydın yine ben mükemmel bir şekilde geldim!"

Taehyung resmen neşe saçıyordu dükkana, o geldiği gibi renkleniyordu duvarlar.

Ceketini çıkarıp askıya astıktan sonra tezgahın üstünden yanıma atladı.

"N'aber bebek?"

"İyiyim hayatım sen?"

Taehyung gözlerini büyüterek bana baktı, "Yok artık sen bana hayatım mı dedin? Biliyordum Jeon Jungkook... Bana aşık olduğunu biliyordum!"

Yine oyuncu tavrına bürünüp mini bir drama başlattığında ona uyup eline uzandım, "Sonunda bunu anladın... Lütfen, sana olan sevgimi kabul et."

Gülerek elini elimden çekip alnıma vurdu, "Şapşal, bugün keyiflisin sevdim bunu. Bir şey mi oldu yoksa? Dün akşam yemekte pek de iyi şeyler olmadı çünkü."

Dün akşamı hatırlayınca hafif bir tebessüm sundum Taehyung'a, "Dün lavaboya gittim ya, Jimin'le karşılaştım orada. Teklifi kabul etmediğini, aklını birinin karıştırdığını söyledi."

Taehyung ağzını açıp şaşkınlıkla baktı bana, "Jungkook bu çocuk sana düşmüş!"

"Deme öyle, sevgilisi var onun."

Taehyung omzuma vurdu, bir şeyler diyecekken kapının açılmasıyla geri çekildi. Hızla kasanın başına geçip kapıya baktım. Gelen Jimin'di. Gariptir ki, yalnızdı bu sefer. Kocaman gülümsemesiyle kasanın önüne geldi, "Günaydın."

Ben de gülüşüne gülümsedim, "Günaydın, hoş geldin."

Hem de ne hoş geldin...

"Ben her zamankinden istiyorum."

Güldüm, "Seve seve."

Ona arkamı dönüp kahveyi hazırlamaya başladım. Nedense, bakışlarını üzerimde hissediyordum.

Hopeless |Kookmin| ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin