"Jungkook şaka mı bu? Ne demek kabul etmiş?""Kabul etmiş işte."
Önümdeki birayı dikip bitirdim.
"Dostum yavaşla, çarpacak."
Taehyung yanındaki Namjoon'a baktı, "Ona çarpmaz, eskiden o kadar çok içerdi ki artık doğru düzgün sarhoş olmuyor."
"Umrumda değil, çarpsa da her şeyi unutsam."
Taehyung kalkıp yanıma geldi. Ellerini koluma sarıp hafifçe sıktı.
"Jungkook, bir nedeni olmalı. Seni seviyor o bakışlarından belli. Bana sizi anlatırken nasıldı hatırlamıyor musun?"
Yüzümü ellerimle kapatıp derin bir nefes aldım. Bana neden bunu yapıyorsun Jimin?
Taehyung elini başıma koyup beni kendine çekti. Bana sıkıca sarıldığında biriken birkaç damla gözyaşımı akıttım üstüne.
"Tamam benim güzel kalpli arkadaşım, yakışıklı bebeğim benim. Üzülme sen, eminim yakında her şeyi açıklayacaktır Jimin sana."
"Berbat hissediyorum Taehyung... Kalbim o kadar acıyor ki, kelimelerle tarif edemiyorum bile."
Elini enseme koyup nazikçe okşadı, "Ağlama Jungkook, eminim bir sebebi vardır. Gözyaşlarına yazık."
Başımı salladım usulca, "Yanıyor gibi hissediyorum. Hep böyle hissediyordum fakat bir şekilde sönüyordum. Artık sönemiyorum da."
Başımı iyice kendine bastırıp sinirle konuştu, "Kes şunu kes, aptal!"
"Onsuz bir hayat istemiyorum Taehyung."
Geri çekilip gözlerime baktı, "Benim senin gözünde hiç değerim yok mu Jungkook? Beni de bırakmayı göze alıyor musun? Hm?"
Ayağa kalkıp masada duran Min'i aldım.
"Size iyi akşamlar, ben ortamın keyfini daha fazla kaçırmayayım."
Hızlı adımlarla ilerlerken Taehyung'un birkaç kez bana seslendiğini duymuştum fakat geri dönmedim. Gittiğim her yeri batırıyordum zaten.
Bu gece ölmeye niyetli değildim. Jimin'in o teklifi neden kabul ettiğini öğrenmem gerekti.
Evimin yakınlarına geldiğimde banka oturup Min'i kutusundan çıkardım ve kucağıma aldım. Çenesinin altını minik minik okşadım.
"Sen beni sevecek misin Min?"
Min başını uzatıp çenemi minik diliyle yaladığında güldüm istemsizce, "Bana çok alışmasan iyi edersin ufaklık."
Başımı geriye atıp gökyüzüne baktım. Bugün yıldızlar güzeldi. Benim dışımda her şey güzeldi.
Güzel olmayan şeyler sevilmezdi işte, aynı benim gibi. Ben, asla sevilmeyecektim. Zaten kim severdi ki beni?
Gözümün kenarından süzülen yaşı işaret parmağımla yakalayıp sildim. Aklım almıyordu. Nasıl böyle bir şeyi yapabilmişti? Bunu gerçekten hakketmiş miydim?
"Jungkook?"
"Hoseok hyung?"
Hızlı adımlarla gelip yanıma oturdu, "Senin ne işin var bu saatte burada?"
"Hava almak istedim. Taehyung'larlaydım da az önce."
"Anladım, kavga mı ettiniz?"
"Nereden çıktı bu?"
"Ağlıyorsun."
Yanağımdan süzülen yaşı sildim.
"Farkında bile değilim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hopeless |Kookmin| ✔️
Hayran KurguHayata karşı tüm umudunu yitirmiş bir gencin, tüm zorluk ve engellere rağmen hayata tutunma hikayesi. -Kookmin♡︎-