Hani böyle dokunsalar ağlayacakmış gibi hissedersiniz ya.
Her gün yaptığınız işlerin artık rutin olduğunu ve sıkıldığınızı fark edersiniz ya.
Hani yanınızdaki insanların gelip geçici olduğunu fark ettiğinizde canınız yanar ya.
Hani aşık olduğunuz çocukla sevgili olmak istersiniz fakat o başkasına aşık olur ve siz de içinize kapanıp ağlarsınız ya.
İşte ben de o durumlar karşısındaki hislerinizi şu an bir arada yaşıyorum.
Herkesten kaçmak istiyorum. Her gün yaptığım rutin işlerden çok sıkıldım. Hiç bir işi yaparken zevk almıyorum.Peki;
Bir insanın hayatı nasıl olur da bu kadar sıkıcı olabilir?
Bir insan nasıl olur da bir adama karşılık bulamayacağını bile bile 2 yıl hiç usanmadan aşık olabilir?
Bir insan nasıl olur da gülümseyemez?
Bir insan hiç mi yaptığı işten zevk almaz?
Bu beynimi kemiren soruları cevaplayamamaktan bıktım. Taştan bir kalbim olmasına rağmen içimde bir burukluk, bir üzüntü hissediyorum. Artık hayattan sıkıldım iyice. İyice kapalı kapılar ardında sırlar dolu dünyamla bütünleştim. İyice kendimce engeller yarattım insanlarla konuşmamak için. Ve daha da kötüsü tüm bunların farkındayım, fakat hiçbir şeyi lanet olsun ki düzeltemiyorum. Tersine hayatım göz göre göre iyice boklaşıyor. İyice sıradanlaşıyor. Önümde aynı şu olduğu gibi sıkıcı bir gelecek varsa mümkünse yaşamak istemiyorum, hatta en kısa zamanda Azrail'imle tanışmak istiyorum. Böyle bir hayat sürmez çünkü. Gülümsemek benim de hakkım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARANOYA
Humor"PARANOYA, ACILI RUHLARIN ÇIĞLIĞIDIR.." Her gün mutlu numarası yaparak etrafta içinde fırtınalar kopmasına rağmen gülümseyerek gezinenler ... İnsanlardan kaçanlar, yalnızlığıyla bütünleşip benliğiyle kapalı kapılar ardında saklananlar ... Sırlarla...