On Üç💫

93 18 29
                                    

Maskeliler hala bize bakarken

"Eğer kımıldarsanız sizi öldürmekten beter ederim" dedim sert bir sesle adamlar hala bize bakarken bu sefer Emir konuştu.

"Silahlarınızı yere bırakın ayrıca yere diz çökün!"

"Silah yok."dedi adamlardan biri sinirlerim tepeme çıkınca bağırmaya başladım.

"Sen beni salak mı zannediyosun!HEMEN SİLAHLARINIZI YERE BIRAKIN!"gerçekten baya şiddetli bağırmıştım.

Adamlar yavaşça bellerindeki silahları yere bıraktılar.O sırada yandaki odanın kapısı açıldı.

"Nolu-"Su birden durdu ve dehşetle bir adamlara bir bize baktı.Ardından

"Yuh!"dedi adamlar yere diz çöktükleri sıra salonun kapısından Barış ve Egemen çıkmıştı.Onlarında gözleri büyürken Egemen sordu

"Noluyo burda? Kim bunlar" Emir Egemene döndü.

"Bizde daha bilmiyoruz Kara şunları salona götürelim sizde Geceyle Ankayı uyandırın"sonra Su'ya döndü

"Kelebek sen benim yerime geç biz salonu açalım gece uzun olabilir" dedi ve Su'yun eline silahı verdi.Su şok içinde bana baktı

"Bu silahlar gerçek mi?" sorusuyla hafifçe tebessüm ederek kafamı salladım.Korkuyla silaha baktı ve bir şeyler mırıldandı o sırada bende Asellere bağırdım.

"Maskeee! Gümüüüş! kızlaar aciil!"bir kaç kere daha bağırdıktan sonra odadan Berrak ile Asel çıktı.

Berrak korkuyla adamlara ve adamlara silah tutan bize baktı.

"Yinee mii!"dedi Asel sitemle çünkü onunla bir çok kez aynı şeyi yaşamıştık.O yüzden pek umrunda değildi.Adamlara yöneldi birisinin maskesini çıkartacağı zaman onu durdurdum.

"Şştt dur bi bu zevki bizim yenilere bırak" dedim ve kahkaha attım o da gülümsedi ve adamların birisinin kafasına vurup tuvalete girdi.Ardından salondan Barış çıktı ve salonun hazır olduğunu söyledi onlar adamları salona götürürken Berrak ve Su'ya döndüm

"Kızlar isimleri kullanmak yok dikkat edin" benim onayladıktan sonra hep beraber salona girdik.Salona girdiğimizde adamları sandalyeye bağlıyolardı.Bağlamaları bittikten sonra hala yüzlerinde maske olan adamların karşıların geçtim.

"Evet Kim gönderdi sizi!" Bir süre bekledim cevap gelmeyince masaya yumruk attım.Herkes beklemediği için korkuyla titrerken bir kez daha sordum.

"Soruma cevap verin KİM GÖNDERDİ SİZİ" Onlardan yine ses çıkmayınca farklı yöntemler kullanmanın sırası geldiğini biliyordum.

"Gümüş,Anka maskeleri çıkarın"onlar maskeleri çıkarırken karşımdakilere baktım bir tanesi acayip yakışıklıydı bee ben bu çocuğu nasıl dövüceğimi düşünürken şaşkınlığım yüzüme yansımış olacak ki adamların arkasında duran Asel yanıma geldi onunda gözleri büyürken

"Yuh lan bunun tipsiz bir şey olması gerekiyodu.Bu....taş taş ay ben bide vurdum birisinin kafasına sen miydin o ya" dedi kendini durduramayarak Aselin sözleri üzerine Oğuz büyükçe bir öksürdü.Oğuz'un öksürüğü devam ederken dahada kötü öksürmeye başladı.

"Ay çocuk ölüyo resmen" dedi Berrak ve bir koşu Oğuza su getirdi.Asel Oğuz'u koltuğa oturttu ve suyu hemen ona verdi.Asel bardağın dibinde kalan suyu eline döktü ardından ise elini Oğuzun alnında ve yüzünde gezdirdi.Egemen hariç hepimiz onlara hafif bir tebbesümle bakarken adamlara döndüm.

"Size bir soru sormuştum sen ve yakışıklı çocuk" çocuk o kadar yakışıklıydı ki yüzüne söylemeden edemiyordu insan.

"Ben ilk defa böyle bir şey yaşıyorum aynı filmlerdeki gibi." dedi Su onun ardından Egemen Suya cevaben konuştu.

YORGUN SAVAŞÇIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin