"Kurtuluşla çaresizliğin boynunuza ilmek gibi dolandığı,nefesinizi kesen anlar vardır.."
20 Temmuz 2020
Bembeyaz dizine kadar olan elbisesiyle Dere kenarında yemyeşil çimenlerin üzerinde oturmuş uzaktan uçurtma uçuran,sesi,gülüşü kuşların cıvıltısına karışan oğlunu izliyordu Yıldız... Çocuğun mutluluğu Yıldız'ın herşeyiydi..Bu anın bozulmasından ölesiye korkuyordu...Geçmişini,yaşadıklarını unutup oğluyla yeni hayat kurmuştu.. Aşkını kalbine gömmüş, hatıralarını yakmıştı...Bu aşkın tek hatırası,ona bağışladığı en büyük hediyye Yiğit Güney Arslan'dı......
Yıldız bu derin düşüncelere daldığında boynunda hissettiği ağırlıkla kendine geldi..
Yiğit küçücük ellerini annesinin boynuna sarmış,saçlarına bi öpücük kondurmuştu.. Yıldız da sarıldı oğluna..küçük çocuğun sorusuyla bianda kalbinde bi sızı hissetti:"Annecim..Babam geri dönücek dimi?..ben onu çok özledim.. lütfen geri gelsin..ben onunla zaman geçirmeyi özledim..."
Yıldız daha sıkı sarıldı Yiğit'e:
"Gelicek oğlum..dönecek benim için olmasa bile senin için geri dönecek..."
Akşam olmuş, hava soğumaya başlamıştı.Yildiz kafasını dizine yaslamış uyuyan oğlunun saçına öpücük kondurdu.Kucagina alıp arabanın arka koltuğuna yatırdı.Tüm eşyaları toparladıktan sonra ön koltuğa geçti ve arabayı çalıştırdı.Karşıda uzun , karanlık bi orman yolu vardı.Şehir kenarında olduğu için burada pek insan olmazdı.
Yıldız sakince yola odaklanmışken bianda silah sesleri duymaya başladı.Gaza basıp ordan hemen uzaklaşmak istedi ama arabanın önüne çıkan bi adamı görünce frene basmak zorunda kaldı.Karanliğin siyahında yüzü aydın seçilmiyordu ama yaralı olduğu her hâlinden belliydi..Adam biraz yaklaşıp tam arabanın önünde durdu..Siyah kapkara gözleriyle Yıldıza bakıyordu...
Yıldız adamı tanıyordu... gözleri inanmak istemiyordu belki ama gerçekti..yutkundu ..Sonra bi arabanın önünde durmuş adama ,sonra arka koltukta uyuyan oğluna baktı..Gerçekmiydi yoksa korkunç bi rüya mıydı?? Korku tüm bedenini sarmışken unuttu sandığı geçmişi, yaktığı hatıralar film şeridi gibi gözünün önünden geçti ....
💜🌸💜
14 Eylül 2013
/Yıldız/
Güneşin ışıkları beyaz tenine vurdukta yavaşca açtı gözlerini..Bi süre tavanı izledikten sonra aklına gelen şeyle yerinden fırladı.. Çalışma masasının üzerindeki takvimde gezdirdi mavilerini.. "14 Eylül" dedi sakince.. sonra masadaki çerçeveyi eline aldı"Annemmm.. güzel annem.. bugün kızın 25 yaşına girdi..25 koskoca senee..sensiz geçen 25 sene.. keşke kokunu hatırlaya bilsem, keşke sesini hatırlaya bilsem.. Bugün babamın gözüne gözükmesem iyi olcak..biliyor musun bazen bu cehennemden kaçıp kurtulmak istiyorum..ama kalbim buna izin vermiyor.. Babam bunca yıla rağmen hâlâ seni seviyor..resmine baktığında gözleri doluyor..sadece bunun için..bunun için katlanıyorum herşeye..sana olan,hatırana olan sevgim için❤️"
Yıldız biraz daha resme baktıktan sonra öpüp yerine koydu,banyoda günlük rutin işlerini halledip, üzerine bembeyaz askılı bi elbise giydi .. kırmızı saçlarını dalgalı bırakıp, hafif makyaj yaptı.. Aşağı indiğinde babası oturmuş kahvaltı yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH&BEYAZ
Fanfiction* * * Kuzey sakince yaklaştı yatağa..Eliyle duvardan destek alarak yavaşça eğildi Yıldız'ın üzerine.. sinirden kızaran gözleriyle kadına baktı. "Oğlum benim yanımda benim evimde yaşayacak..Tabiki sende bizimle geleceksin.. Oğlunu kaybetmek istemiyor...