Merhabalar!!
Yeni bir bölümle karşınızdayım umarım beğeniyorsunuzdur hayalet okuyucu olmayın rica ediyorum beğenilerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum..
İyi okumalar sizleri seviyorum...
Akşam yemeği olayının üstünden tam iki hafta geçmişti Jungkook o günden beri Tae ile konuşmuyordu Tae ne kadar konuşmak için çabalasa da Jungkook kısa cevaplar vererek geçiştiriyordu. Tae'nin yaptığı yemeklerden yemiyordu eve gelince direk odasına çıkıyordu Tae neyi olduğunu sorsa da 'seni ilgilendirmez' diyerek hep tersliyordu bu yüzden artık sorular sormayacaktı çünkü sürekli terslenmekten yorulmuştu doğru söylüyordu onu ilgilendirmezdi.
...
Jungkook artık çok bunalmıştı evinde birinin olmasından sürekli haddi olmadan ona sorular sormasından gitmesi için elinden geleni yapmıştı bir hafta boyunca yapılmaması gereken bütün zor işleri yaptırmıştı ama pes edecek gibi durmuyordu. Aklına Jimin gelmişti telefonunu hızla eline alarak Jimin'i aramıştı.
''Alo Jimin'' diyerek konuşmasını bekledi.
''Efendim Jungkookie bir şey mi oldu''
''Bana Jungkookie demeyi keser misin kendimi bebekmiş gibi hissediyorum bu beni sinirlendiriyor'' diyerek sözlerini bastıra bastıra söylemişti.
''Senin sinirlenmediğin birşey mi var Jungkook yoldan duran ağaca bile bu neden burda diye bile sinirlenirsin sen hem artık alış kaç yıl oldu ne bu resmiyet''
''Ben böyle biriyim Park Jimin sende buna alış yoksa o sarı saçlarından tutar o yolda duran ağaca seni yapıştırırım'' diyerek alaycı bir tavırla konuşmuştu.
''HAHAHA bazen komik bir çocuk oluyorsun ama bazen dene de görelim dikkat et de sen yapışma o ağaca neyse boş yapmak için aramadın sen herhalde ayrıca sen beni pek aramazdın ne oldu'' dediğinde Jungkook Jimin'in boş konuşmaları yüzünden az kalsın diyeceği şeyi unutacaktı.
''Senin boş lafların yüzünden bana sıra gelmedi malesef o yüzden sus ve beni dinle dört gün önce kliniğinde çalışan kişi işten çıkmış diye duydum ve şuan bir yardımcıya ihtiyacın var demi''
''Ne oldu şirketin battı ve benim kliniğimde mi çalışacaksın bunu büyük bir zevkle kabul ederim Jeon Jungkook'' diyerek büyük bir kahkaha patlatmıştı.
''Hayır salak işlerim gayet iyi ve senin işine kalmadım lafımın sonunu dinle hemen boş yapmak için yer arıyorsun bir elemana ihtiyacın var bu yüzden Taehyung'a senin yanında çalışması için iş teklifinde bulun eminim ki kabul edecektir seninle iyi anlaşmıştı sende onunla bu iyiliği bana yapmalısın''
''Ne demek Tae'ye iş teklifinde bulun senin evinde gayet güzel çalışıyor ve evini ilk defa bu kadar temiz gördüm bunla gurur duyacağın yerine onu benim yanımda çalıştırmamı istiyorsun o orada gayet mutlu''
''Ben mutlu değilim Jimin evimde olması beni rahatsız ediyor sürekli sinir bozucu sorular soruyor ve ben gerçekten sıkıldım Namjoon'un hatırı var diye bir şey diyemiyorum ama benim dayanma sürem bu kadar eğer devam ederse herkes daha çok üzülecek bu yüzden ona yanında çalışması için konuş sen evde tek kalıyorsun seninle kalabilir ben senin kadar arkadaş canlısı değilim sinirlenmek istemiyorum çünkü sinirlendiğim zaman kendimi bile tanımıyorum o yüzden bunu yapmaya mecbursun'' diyerek keskin bir dilde söylemişti.
''Sen gerçekten kendini beğenmiş bir malsın kabul et bunu bu iyiliği senin için değil onun için yapacağım çünkü hiç bir zorluğa karşı dik duramıyorsun bu beni sinirlendiriyor o gün bile eli kesikken karşımızda dimdik durdu sen bunu bile beceremiyorsun''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A New Hope | Taekook
Fanfiction''Kimse kötü hayatı yaşamak istemezdi ama o şansızlık birini bulmuştu , bir olayın tüm hayatını değiştirebileceğini düşünememişti '' [TAMAMLANDI]