-26-

460 60 24
                                    

-Sabah-

Taehyung'un kollarında uyandım. Dün gece ağlamaktan yorulmuş en son Tae'nin kucağında uyumuştum. Şuan odamızdaydık.

Taehyung'un alarmının çalmasına beş dakika vardı. Alarm çalmadan önce saati alıp alarmı iptal ettim. Çünkü bugün Taehyung'un işe gitmesini istemiyordum. Tamam kabul ediyorum çok çocukça bir hareketti ama ne yapayım birlikte hiç vakit geçiremez olmuştuk bu durumu düzeltmeliydim.

Taehyung mışıl mışıl uyumaya devam ederken yattığım yerden onu izledim.

İzlemeye devam ederken odaya Jennie gelmişti. Tam bir şeyler söylemek üzereyken kalkıp yanına gittim. Kolunu tuttum ve odadan çıkardım.

Jennie"Napıyorsun Jimin? Taehyung'un işe gitmesi gerek uyandırmayacak mısın?"

Jimin"Jennie senden bir şey isteyebilir miyim? Biraz utanıyorum ama."

Jennie"Neymiş? Önce iste sonra karar vereceğim yapıp yapmayacağıma."

Jimin"Bugün eve hiç gelmesen olur mu? Zaten Changbin'le kaldın dün değil mi? Bugün de kalabilirsin. Biliyorum bu ev senin ama-"

Jennie elini omzuma koyunca sustum.

Jennie"Shh tamam. Ağlama. Kalırım tabii ki neden kalmayayım Changbin'le. Sizde istediğiniz gibi sevi-"

Jimin"Jennie."

Jennie"İyi tamam tamam. Ben kahvaltı hazırladım yiyin tamam mı hadi bay."

Jennie gitmişti. Kızarık bir suratla odaya döndüm. Taehyung hala uyuyordu. Yanına uzandım. O güzel yüzünü izlemeye devam ederken telefonuma mesaj gelmişti. Jisoo'dan.

MSJ: Bugün buluşalım.

Bir de konum atmıştı. Neden bugün? İlla planım mahvolmak zorunda mı? Ama eğer yarın buluşalım dersem gelmeyebilirdi. Hazır o da istiyorken buluşmalıydım. Kalkıp üstümü değiştirdim. Taehyung uyandı.

Taehyung"Jimin nereye gidiyorsun?"

Jimin"Ablamla buluşmaya."

Yalan söylemeye gerek yoktu. Aramızın daha da bozulmasını istemiyordum.

Taehyung"Ablanla mı? Bugün işi yok mu onun?"

Tae saate baktı.

Taehyung"Jimin! Neden beni uyandırmadın? Geç kaldım! Of."

Taehyung yataktan kalkıp yanıma geldi. Dolaptan iş kıyafetlerini alırken ellerini tutup onu durdurdum.

Jimin"Olmaz. Bugün işe gitmiyorsun."

Taehyung"Jimin kovulmamı mı istiyorsun?"

Jimin"Hasta oldum dersin bir şey dersin işte. Ne önemi var? Bir günden bir şey olmaz."

Taehyung"Her zaman alarmı duyardım."

Jimin"Ben kapattım. Her neyse. Gidiyorum ben. Gelene kadar evden ayrılma. Jennie kahvaltı hazırlamış yiyebilirsin."

Taehyung tam bir şey söylemek için hazırlanırken dudağına bir öpücük kondurup onu öyle bırakarak odadan çıktım. Salona giderken Tae de peşimden geliyordu.

Taehyung"Jimin. Dur biraz."

Durdum.

Jimin"Evet?"

Taehyung"Neden sabah sabah Jisoo ile buluşmaya gidiyorsun?"

Jimin"Kendisi buluşmak istedi."

Taehyung"Tehlikeli olabilir ben de geleceğim bekle giyineyim."

Taehyung odaya gidecekken bileğini tuttum. Bana döndü.

Jimin"Merak etme bir şey olmayacak. Ablam o benim ne yapabilir ki?"

Taehyung"Yine de... yok yok olmaz ben de geleceğim."

Tae tekrar odaya gidecekken arkasından sarıldım.

Jimin"Lütfen dediğimi yap. Evde kal. Ben gelince tüm günü beraber geçireceğiz tamam mı?"

Tae kollarımı tutup bana doğru döndü. Sarıldık.

Taehyung"Tamam."

Tae'yle geçici bir süre için vedalaşıp Jisoo'nun attığı konuma gittim. Ağaçlık bir alandı. Jisoo'yu ararken banklardan birinde oturduğunu gördüm. Yanına yaklaştım. Bana baktı. Yüzünde bir gram makyaj bile yoktu ama hala çok güzeldi. Yanına oturdum. Bana bakmaya devam ediyordu ve gözleri dolmuştu. Birden boynuma sarılınca şaşırsam da ben de sarılmıştım.

Jisoo"Ablacığım seni çok özledim."

Jimin"Ben de seni çok özledim noona."

Jisoo geri çekildi.

Jisoo"Nasılsın?"

Jimin"Hiç iyi değilim. Ya sen?"

Jisoo"Neden iyi değilsin?"

Jimin"Hiçbir şey eskisi gibi güzel değil. Ama sen hala güzelsin. O canımı sıkıyor."

Jisoo güldü. Ben de güldüm.

Jisoo"Barış ilan ediyorum."

Jisoo elini uzattı. Gülerek elini tuttum.

Jimin"Barıştık o zaman."

Jisoo"Annemlerle ne kadar konuşsam da kabullenemediler. Özür dilerim Jimin."

Annem ve babam bana hala karşıydılar anlaşılan. En azından Jisoo ile barışmıştım bu da bir şeydi.  

İmkansız 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin