İmkansız 2

-82-

Tae'yle beraber mutfağı toplayıp salona geçtik.

Taehyung"Bunların evini işgal edip duruyoruz."

Jimin"Mecburuz. Changbin bizim eve gelebilir. Gerçi buraya da geldi. İyi atlattık."

Taehyung kolunu omzuma attı. Başımı göğsüne yasladım.

Taehyung"Ne zaman bitecek bu oyun? Ben çok sıkıldım."

Jimin"Ben de bilmiyorum. Tek yapmamız gereken Changbin'e güvenen insanların güvenlerini yıkmak."

Taehyung"Aslına bakarsan şuan Changbin'e güvenen kimse yok. Kuzeni bile bizim tarafımızda. Ondan ayrılmak için daha neyi bekliyorsun?"

Jimin"Bu akşamı bekliyorum."

Taehyung"Nasıl?"

Jimin"Bu akşam Soobin ve Jennie buluşacak."

Taehyung"Bu durumu anlayamıyorum. O ikisi sevgili olmasa bile Changbin ve Jennie çoktan ayrıldı zaten."

Jimin"Öyle aşkım. Ama Jennie Changbin'i kaç kez affetti eminim bu sefer de affeder."

Taehyung"Eğer Soobin'le sevgili olursa affedemez diyorsun yani?"

Jimin"Aynen. Bu yüzden biraz daha sabret."

Taehyung"Peki. Şimdi ne yapalım?"

Jimin"Biraz yana kaysana."

Tae yana kayınca başımı dizine koyup uzandım.

Jimin"Keşke özgürce dışarı çıkabilsek. Aşkım kaç zamandır bir şey soracağım soramıyorum. Sen işe neden gitmiyorsun?"

Taehyung"Kovuldum."

Jimin"Neden?"

Taehyung"Sürekli izin istiyordum en sonunda patron kapının önüne koydu."

Güldüm.

Taehyung"Gülme. Evi sen geçindireceksin."

Jimin"Bende bir türlü işe başlayamadım. Kesin beni de başlamadığım için kovdular."

Taehyung"Yerine başka birini bulmuşlardır çoktan."

Jimin"Yoongi ve Jungkook bize bakarlar boşver."

Güldük.

Taehyung"Bunu neden daha önce düşünemedim? Aşkım harikasın çak."

Jimin"Öyleyim."

Tae'nin eline çak yaptıktan sonra parmaklarımızı iç içe geçirdim.

Jimin"Hadi bana bir şeyler anlat."

Taehyung"Ne gibi şeyler?"

Tae kaşlarını kaldırıp indirdi. Yastığı alıp kafasına vurdum.

Taehyung"Tamam tamam."

Jimin"Fesat. Masal filan anlat işte. Dün az uyudum uykum var."

Taehyung"Ben de az uyudum. Beraber uyuyalım."

Jimin"Olur. Sonra akşam olsun Changbin evi bassın."

Taehyung"Bizde her şeyi itiraf edip kurtulalım."

Jimin"Sakın. Her şey boşuna gider. Boşuna mı ayrı kaldık Tae?"

Taehyung"Bizim kaderimiz böyle. Seninle sevgili olana kadar canım çıktı, evlendik hala ayrıyız. Yastığı ver kendimi boğacağım."

Güldüm.

Jimin"Ya hadi masal anlat. Ya da bir şey uydur anlat. Sesini duyayım yeter."

Gözlerimi kapattım.

Taehyung"Bir zamanlar bir aslan varmış. Ormanın en derinliklerinde yaşarmış. Kimse bu aslanın yanına gitmeye cesaret edemezmiş. Aslan da kimsenin yanına gitmezmiş zaten. Bu aslanın bir kuzeni varmış. Aslanın kuzeni bir yere kadar gidecekmiş ama orman ıssız ve karanlık olduğu için korkuyormuş. Bu yüzden aslandan ona eşlik etmesini istemiş. Cesur aslanımız kabul etmiş ve kuzenini istediği yere bırakmış. Geri döneceği sırada bir de ne görsün. Güzeller güzeli bir çita. Aslan ilk görüşte bu çitaya vurulmuş. Ertesi gün kuzenine eşlik etmeyi o istemiş. Günler birbirini kovalamış ve bu aslan çitayla tanışma planları yapmaya başlamış. Çünkü onu gerçekten çok seviyormuş ve bu çita kesinlikle benim olmalı diye düşünmüş. Kendince planlar yapmış. Bu planların ne kadar kötü sonuç doğurabileceğini o an düşünememiş. O an tek düşüncesi çitayı elde etmekmiş. Aslanımız planlarını düşünmeden uygulamaya devam ederken bilmediği bir şey varmış. O çita da ona karşı boş değilmiş. Tabii aslan bunu bilmediğinden kötü planlarına devam etmiş. Bir gün çita bu planları öğrenmiş. Aslana çok kızmış. Aslan yaptığı tüm kötü planlar yüzünden pişman olmuş. Ve onların habersizce birbirlerine olan aşkları ormandaki diğer hayvanlar tarafından imkansız olarak adlandırılmış. Aslında aslan bu planları hiç yapmasaydı, çitaya başka türlü yaklaşsaydı her şey farklı olurdu. Onları imkansız yapan da aslanın ta kendisiymiş. Ama her şeye rağmen aslan ve çita kavuşmuş. Karşılarına çıkan tüm engelleri beraber aşmışlar. Ve sonsuza dek beraber olmuşlar."

Gözlerimi açıp gülümsedim.

Taehyung"Beğendin mi?"

Jimin"Çok güzel bir masal."

Taehyung"Bizim masalımız olduğu için bu kadar güzel."