*Elaine-Wake Up*
Enes:Eray.
Eray:Efendim ?
hayatımın anlamı,
Gözümün nuru,
Kalbimin efendisi,
Başımın tacı,
Evimin direği,
Çocuklarımın babası,
Alnımdaki hiç geçemeyen sivilcem.Enes:Neredesin?
Eray:Evdeyim,yatıyorum öyle.
Sen neredesin?Enes:Sizin evdeyim.
Oturuyorum öyle.Eray:Hasssiktir.
Enes:Eray.
Beni deli etme.
Neredesin?Eray:Hay ananı ya!
******* gece kulübündeyim.Enes:Kuzey yanında?
Eray:Eheeee 👉🏻👈🏻
Görüldü..
"Ulan!Çocuğu daha dün uyardık,yaptığı şeye bak!"Enes,siyah motorunu park ettikten sonra gece klübüne doğru adımlarken küfürler mırıldanıyordu.
Güvenliklere kimliğini gösterdikten sonra içeriye seri adımlarla girdi.Etrafa şöyle bir baktı kalabalıktı ama eliyle koymuş gibi kırmızı kafayı anında bulmuştu.
Her zaman yaptığı gibi,duvar kenarına geçmiş ayağını sallıyordu.
Hızlı ve büyük adımlarla çocuğun yanına giderek, kolunu tuttu.Eray,tutulan kolunu önce geri çekemeye çalıştı sonra başını kaldırdığında, tutan kişinin Enes olduğunu görünce rahatladı.
"Yürü."Enes,sinirli bir şekilde kolu çekiştirerek çıkışa doğru götürmeye başladı."Enes...Acıyor."Diye huysuzca mırıldandı.
"Dur,sen daha..Eve gidince göstereceğim ben sana acıyı."Sinirle tısladı Enes.
Eray,sertçe yutkundu 'Sikmeseler bari..'Diye geçirdi içinden.
Birden önlerine çıkan Kuzey ile durmak zorunda kaldılar."Nereye gidiyorsunuz?Yeni gelmişdiniz oysa."Enes,yavşak yavşak gülen Kuzey'e sert bakışlarından yolladı.
"Eray'dan uzak duracaksın."Kuzey alayla sırıttı."Durmazsam ne olur?"
"Ellerini bir daha ait olduğu yerde,görmen zor olabilir."Dedikten sonra omuz atarak çıkışa doğru ilerledi.
.
"Tak şunu."Enes elindeki kaskı,Eray'a adeta döver gibi verdi.
Eray,kaskı takarken Enes motora binmiş motoru çalıştırıyordu. "Bin." Eray,kendisine denileni yaparak Enes'in arkasına oturdu.
Motor birden hızla gitmeye başlayınca, Eray ufak bir çığlık atarak kollarını Enes'in beline sardı.
Eray başını - kaskın el verdiği kadarıyla - Enes'in sırtına yaslayarak kollarını sıklaştırdı.
.
Enes,çocuğu kolundan tutuğu gibi yatağına fırlattı.Eray,ufak bir çığlık ile yatağa sırt üstü düştü.
"ERAY!DAHA DÜN SENİ UYARDIM!"Diye kükreyerek kot ceketini fırlattı Enes."B-bir şey yapmadık k-ki..."Eray'ın sesi götüne kaçmış gibiydi.
"YAPACAKTINIZ AMA!KUZEY ÖYLECE BIRAKIR MI LAN SENİ!?"Enes,yatakta yatan çocuğun üzerine çıkarak bağırmaya devam etti.
"E-enes...S-sikecek misin?"Eray'ın aptal sorusuyla daha çok sinirlendi.
"ERAY!" Bağırışı bütün odası doldururken,komşuların duyduğumdan emindi kırmızılı.
Enes dizlerinin üzerinde durmuş,kızgın bir boğa gibi nefesler verirken altındaki,korkuyla kendisini izleyen Eray'a baktı.
"ERAY!"Birden bağırışı ile yerinde sıçradı çocuk."AY!NE VAR BE!?ERAY'DA ERAY,NE VAR!SİKECEKSEN,SİK BE!Bu sefer bağıran Eray olmuştu.
Enes,kendisine bağıran çocuğun yanaklarını tek eliyle kavradı.Eray'ın dudakları büzülmüş öylece kendisine bakıyordu.
"Düzgün.Konuş."Dişlerinin arasından konuştu Enes.Eray,zorlukla başını salladı."Bir daha.Kuzey ile görüşmek yok.TAMAM MI?"
Büzüşmüş dudakları arasından "Tomam."Diyerek onayladı.Bu korku ona,yedi-sekiz yıl yeterdi.
Enes ayağa kalkarak komodinin üzerindeki sigarasını aldı,Eray ise yüz üstü dönmüş Enes'i izliyordu.
Hazır,Didem teyze evde yokken sevişselerdi keşke...
"Eneeees~"Çocuğun cilveli cilveli seslenmesine cevap vermedi."Pşttt~Naz yapma hadi~"Eray bacaklarını,dizden kırarak havaya kaldırdı.
Kendince çocuğa cilve yaparken, kendisini affettirmeye çalışıyordu.
Enes sigarasının dumanını üfleyerek yataktaki çocuğa baktı."Beni çok sinirlendiriyorsun."
Eray dudaklarını büzdü."Küçük bir bebek gibi duruyorsun.Yapma."
Enes,bakışlarını çocuktan çekmedi.Eray "Amaaan!" Diyerek sırt üstü geriden yattı.
Telefonununa gelen mesaj sesleri odayı doldururken Eray,kırmızı peluş sweatinin cebinden telefonunu çıkardı.Mesajlar Kuzey'den gelmişti ve gelmeye devam ediyordu o sırada Enes,elinden telefonunu aldı."Hey!"
İtiraz ederek dizlerinin üzerinde doğrularak,telefonunu kurcalayan-büyük ihtimalle Kuzey'i engelleyen - Enes'i durdurmaya çalışıyordu.
"Ya Eneeeesss!Geri veeer!Tamam söz konuşmayacağım bir daha-"Eray birden dengesini kaybedince yataktan düşecek gibi oldu ama Enes,onu belinden tutmuştu.
Elleri ile çocuğun siyah tişörtünü kavrarken,nefes alışverişi hızlanmıştı.
Belindeki elin tutuşu sıklaştı ve kendisini yatağa doğru ittirdi.
Eray,kavradığı tişörtü bırakmazken birden Enes'i kendisine doğru çekti.Enes,ani hamleyle bir eliyle yataktan destek aldı,diğer eli hala Eray'ın belindeydi.
Eray "Öpeyim mi?" Diyerek çocuğun dudaklarına doğru üfledi."Hayır." Diye cevapladı Enes ama kırmızı dudaklara, kendi dudaklarını sürtmüş sonrada geri çekilmişti.
Eray,gülümserken geri çekilen çocuğa yaklaştı bu sefer o dudaklara sürmüştü,kendi dudaklarını.
Enes'in dudakları iki yandan yukarıya kıvrıldı.
Çocuğu,yavaşça yatağa yatırarak üzerine - ağırlığını vermeyecek şekilde - çıktı.
Yarım saat boyunca sadece dudaklarını birbirlerine sürtmüş aralarda birbirlerinin yanaklarını,boyunlarını,çenelerini öpmüşlerdi.
Sonrasında Didem teyzenin eve gelmesi ile birbirlerinden ayrılmışlardı.
Değişik bir gece olmuştu....
SİZLERİ SEVİYORUM SÜTLÜ NURİYELERİM.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERCESTE (BxB)
Short Story[TAMAMLANDI] On yedi yaşındaysanız,notlarınız kötüyse ve en yakın arkadaşınıza aşıksanız...Hayatınız çok zor olabilir...O zaman,Eray gibi Serdar Ortaç dinleyerek,efkarlanabilirsiniz. İki erkeğin aşkını anlatıyor...Sevmeyen varsa okumasın... -Berce...