Bozulur yasaklar, kurallar
Sevişmek bağışlanmaz
Affetme beni
İçimde korku, heyecan
Aşkınla başım dönerken
Vursalar ölemem...Dört kişinin çevrelediği masada, orada bulunan herkesin emin olduğu tek bir şey vardı; ne bu ev ne de bu masa daha önce bu tarz sohbetlere tanıklık etmişti.
"Ne yani..." dedi Agust-d.
Yüzünde her zaman olduğundan daha huysuz daha çelişkili bir ifade vardı.
"Bu planı nasıl bozabileceğimizi bildiğinizi mi söylüyorsunuz?"
Vante'nin de anlam verebildiği pek söylenemezdi lakin, yanlarında bulunan iki yoldaşın sandığından daha önemli işler başardığını fark etmesi onu sakinleştirmişti.
"Öyle de denebilir, başlangıç olarak şirketi aradan çıkarmamız gerektiğini düşünüyoruz ki bunun sonrasında gereken desteği bize Jungkook sağlayacak..."
Vante'nin kaşları alayla havaya kalkmıştı.
"Nasıl?" Diye mırıldandı muzip bir sesle.
"Binanın altında dinamit mi patlatacağız?"
Ortama çöken sessizliği, yalnızca iki kişi şaşkınlıkla karşılamıştı.
"Bir dakika bir dakika..."
Agust-d'nin elleri saçlarına gitmiş, yolarcasına karıştırmıştı.
"Bu bir suikast planı mı?"
Sessizlik.
Alabildiği cevap, koskoca bir boşluktan ibaretken Agust-d'nin boşlukları doldurmaya gücü yetmemişti.
"Yetiştiğim yeri yok etmemi mi istiyorsunuz, siz..."
Hayretle Vante'nin yüzüne bakmış, ardından da başını iki yana sallayarak eline çakmağını almıştı.
Dudakları arasındaki sigarayı yakana kadar, herkes sessizce onu izliyordu. Çünkü biliyorlardı ki, bunu uygulayabilmeleri için sır kutuları yanlarında yer almalıydı.
Vante'nin gözleri karşısındaki adamın üzerinde şüpheyle dolanıyordu.
Günlerdir onu tüm bu konular hakkında uyarmak, ikna etmek istemişti. Fakat karşısında öyle inatçı öyle sadık bir adam yer alıyordu ki, yürüdüğü yoldan vazgeçirmek çok zordu.
Bilmiyordu aslında.
Vante onu, kendisinden daha iyi tanıyordu.
Ve yine, bilmiyordu aslında.
Sandığı kadar yalnız değildi bu yolda, sandığı kadar çaresiz, sandığı kadar yetkisiz de değildi.
Fakat önemli olan, bunların hepsini kendisinin yaşayarak öğrenmesiydi.
Vante gülümsüyordu.
Zira Agust-d onu yanıltmamış, masadan kalkıp gitmişti.
"Vante..." dedi Yugyeom kısık bir sesle. "Direncini kırmayı nasıl başarabiliriz Tanrı aşkına, adamda keçi inadı var resmen..."
Vante'nin dudakları şeytani bir tavırla kıvrılmıştı.
Onu silahı olarak kullanması, tüm düşmanlarına karşı Agust-d'yi siper etmesi başından beri tüm oyunun parçasıydı aslında.
Fakat hesaba katmadığı bir şey vardı.
"Kardeşini garanti edersek, bize inanır..." diye fısıldadı karşısında oturan ikiliye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vante:Nemesis -taegi-
FanfictionKemerlerinizi bağlayın. Uzun bir yolculuk sizleri bekliyor. Devlet için çalışan bir şirketin özel biriminde ajan olarak görev yapan Ajan Kim Taehyung ve Ajan Min Yoongi; hayatlarını alt üst eden iki kaçırılma olayının ardından kendilerini anlaşılmaz...