1.9

386 24 28
                                    

Mutfakta oturup biraz şarap içiyordum. Bizimkilerin işleri vardı. Alp ile de günlerdir konuşmuyorduk. En son yazdıklarımdan dolayı onu kırdığımı düşünüyordum. Bu yüzden huzursuz hissediyordum.

Şarkı dinleyip şarabımı yudumlarken kapı çaldı. Kapıyı açtığımda Atlas'ı gördüm. Gözleri kan çanağı gibiydi. Yüzü kanıyordu. Şaşkındım. Kapıda bekletmeden içeriye davet ettim.

"Neyin var senin?" dayanamayıp sordum. Kötü gözüküyordu.

"Kusura bakma seni bu saatte rahatsız ettim ama aklıma başka kimse gelmedi."

"Önemli değil. Ne oldu Atlas?"

"Eve giderken alkollü iki kişi önümü kesip zorla para istediler. Direndim ama rahat bırakmadılar. Ben de cebimde ne kadar varsa verdim. İkna olmayınca birkaç kez vurdular. Etraftaki bağırışları duyunca da kaçtılar. Eve gitmek istemedim. Ailem çok büyütürdü. Ben de yakında sen olunca sana geldim. Zaten senden başka tanıdığım da yok."

"Bekle temiz bez, pamuk bir şeyler getireyim."

Onu o halde görünce çok kötü hissetmiştim. Ailesi ve benden başka kimsesinin olmadığını söylemesi beni üzmüştü. Hızlı hızlı malzemeleri hazırladım.

Yanına gelince önce temiz ıslak bir bezle yüzünü sildim. Pamuğa ilaç sürüp yüzüne hafif hafif baskı uyguladım. Ara sıra acılı bir şekilde sızlansa da ona iyi geldiğini söylüyordu. Yarasına bant yapıştırıp etrafı topladım.

"Çok teşekkür ederim Yüsra. Sana nasıl borcumu ödeyeceğim bilmem." dedi ve sarıldı.

"Ne borcu saçmalama. Böyle bir durumda herhalde sana yardım edecektim."

Ayağa kalktı "Ben gideyim. Seni daha fazla rahatsız etmeyeyim."

"Rahatsız falan etmiyorsun. Biraz otur kahve yapayım iyi gelir."

Ben mutfağa giderken Telefonuma bildirim geldi.

Alp: O herif evinde ne arıyor?

İçeriye geçip Atlas'a kahveyi uzattım. Sonra da Alp'e cevap verdim.

Yüsra: Beni niye sürekli izliyorsun?

Mesajı gönderdiğimde Atlas'ın telefonuna bildirim geldi. Bir an aklıma Derin'in söyledikleri gelmişti. Atlas'tan şüpheleniyordu. Doğru olabilir miydi?

Gereksiz yere tribe girdiğimi fark ettim. Ne yani tesadüf diye bir şey var.

Alp: Sence tek sorun bu mu?

Alp: Benim seni izlemem.

Alp: Ama senin o herifle aynı evde olup sarılman sorun değil.

Yüsra: Dur tamam.

Yüsra: Haklısın ama o benim arkadaşım ve kötü durumdaydı.

Yüsra: Saldırıya uğramış. Ailesi olayı büyütür diye eve gidememiş.

Yüsra: Yakında ben varım diye bana geldi.

Yüsra: Yardım ettim ve teşekkür edip sarıldı hepsi bu.

Alp: Ah meleğim.

Alp: O kadar iyi kalplisin ki sana dayanamıyorum.

Alp: Sana hem bu kadar yakın olup yanına yaklaşamamak çok zor.

Alp: Yanında ben değil de bir başkası olunca böyle oluyorum.

Alp: Özür dilerim.

Yüsra: Önemli değil.

Alp yanımda kendisinin değil de bir başkasının olduğuna dayanamıyordu. Ama Atlas yanımdaydı. Acaba Atlas anlamayayım diye mi böyle söylüyordu?

Ya da ne saçmalıyordum ki?

SICAK ŞARAP || Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin