TEHLİKELİ OYUN

ÖLÜM YAĞMURU*

Hepimiz tüpten çıktık ve o salak ses konuştu. Üç! İki! Bir! Koşun! Hepimiz ayrı yönlere koştuk. Mon$ter beni takip ediyor, arada bir önüme geçiyordu. Burası çok ilginçti. Etrafta tabutlar vardı. İçinde ne olduğunu bilmek istemediğim tabutlar...

Ve etrafta bir ses yankılanıyordu. Robotların çıkmasına son on saniye. Dokuz,sekiz... Daha hızlı koş Riri... Hadi ama! Tabutlar gıcırtılar eşliğinde açılmaya başladı. Bunlar pitbull! Hemde robot versiyonu. Ecdadınızı dıt! Hangi zihniyet bunu düşünür ki? Bu çok.... Korkunç! Ormanda o kadar hızlıydım ki Mon$ter arkada kaldı ve onu bekledim.  Sonra da o lanet olası robotlar harekete geçti. Mon$ter ile bir mağaraya girdim. Artık mağaralar bana çok korkunç geliyor ama yapmak zorundayım. Herkes ölene kadar beklemek zorundayım. Lewi! Ölmüş müydü? Belki saklanıyordur. Umarım saklanıyordur. Mağara'nın girişinde bir şey gördüm. Robot mu? Hayır! Bu Lewi! Lewi'ye seslendim. Hey, buradayım! Lewi gözlerini kısıp ortalığı taradı ve beni gördü. Tam geliyordu ki bir şey ensesini yakaladı. Lewi! Öyle bir çığlık atmıştım ki, boğazım yırtılırcasına acıyordu. Ağlamaya başladım. Hemde çok kötü ağlıyordum. Lewi'nin çığlıklarını duydum. Rihanna! Kaç! Oraya geliyorlar! Seni seviyorum. Çok seviyorum. Mağaradan dışarı fırladım. Lewi'yi tutan robot bana döndü. Gözlerindeki kırmızı ışık şu an benim üstümde dolaşıyor. Lewi'yi bıraktı, Lewi yere yığıldı.  Ona ne yapmışlardı. Robot bana doğru gelmeye başladı. Mon$ter korktuğumu sezip robota doğru koştu ve boynuna atladı kafasını öyle bir salladı ki robotun kafası koptu. Hatta kafa nereye uçtu anlayamadım. Lewi'ye koştum ve onu kaldırmaya çalıştım. Başaramayınca yüzüstü döndürdüm. Oh be! İğneymiş sadece! Uyuyor. Lewi'yi bacaklarından tutup mağaraya sürükledim. İçeriye iyice sıvıştıktan sonra dışarıyı gözlemlemeye başladım. Angelina ve Miley! Tam üç robot onların peşindeydi. Bir robot Angelina'ya iğne fırlattı ve Angelina yere yığılıverdi. Sonra da diğer robot upuzun dişlerini çıkarttı ve Miley'in boynuna yapıştı. Miley'in artık kafası yoktu! Senide özleyeceğim... Angelina hâlâ koşuyordu. Ama o da yakında ölürdü. Robotlar ya da köpekler her neyse iğneleri ağızlarından ateşliyorlar. Iyk! İğrenç! Angelina birden yere düştü. Senide özleyeceğim. Geriye sadece ben, Lewi, Mon$ter kalmıştık. Hayır, Charley vardı! Acaba neredeydi?! İşte! Charley buraya koşuyordu ve arkasında hiçbir şey yoktu. Charley içeri daldı ve bizi görünce şaşkınlığını gizleyemedi. Ve yine o salak ses! İşe biraz daha eğlence katalım. Siz finalistler buraya sizi getiren tüpün olduğu yere gidin ve yine eskiden girdiğiniz gibi kendi özel tüplerinize girin. Bu sefer sadece insanlar arasında oylama yapılacak. Köpek dışarıda beklesin. Aranızdan iki kişi ölecek! Lewi bağırdı! Hani iki kişi yaşayacaktı?! Anlaşmayı bozdun pi* kurusu! Şeytan bağırmaya başladı. Kuralları ben koyarım kaltak! Kaltak? Al işte! Tüpe girdim ve tereddüt etmeden Charley'i seçtim. Herkes önündeki ekranda işini bitirince felaket başladı. Ölen..... Lewi! Tüpün altı açıldı ve Lewi aşağı düşmeye başladı. Aslında düşmedi! Son anda tüpün ucuna tutundu. Bende camı yumruklamaya başladım. Lewi çok fazla barfiks çekerdi. Kendini yukarı çekmeyi başarabilirdi! Ve başardı. Ama ayağını koyabileceği bir alan yoktu. Birden şu ana kadar fark etmediğim bir şey fark ettim. Tüpün üstünde, yani tavanda bir direk vardı. Yani parmaklık. Her ne bo*sa işte. Lewi oraya yapışmıştı. Charley'de önlem almak için orayı tuttu. Bende. En azından şansımızı deniyoruz.  Şimdi ya Charley'in, ya da benim sıramdı. Ya Charley, ya da ben... Charley'in tüpü açıldı. Charley hazırlıklı olduğu için düşmedi. Şeytan sinirle konuştu. Atlayın hadi! Yoksa.... Yoksa ne? Öldürcek misin?
Aileniz ölür. Ne? Aile mi? Atla Lewi! Atla Charley! Charley neden atlasın ki? Onun ailesi yok. O Jake ile yaşıyordu. Artık Jake'de olmadığına göre. Ne kadar dayanabilir ki?! Birden şeytan yeniden konuştu. Pekala, bana karşı geldiniz. Cesaretiniz için sizi affediyorum. Ama bu hep böyle olmayacak. Yarına kadar vaktiniz var. Yarın başka şeyler olacak. Sizi seviyorum*