Geceyi Alex ile geçirmiştim ve artık eve dönme vaktiydi. Alex, hadi kalk! Salonda uyuya kalmışız. Alex biraz kıpırdandı ve birden ayağa fırladı. Bööö!!! Bende aniden geriye atıldım. Alex!!! Ne yaptığını sanıyorsun?! Tanrım! Alex gülmekle meşguldü ve bağırışlarımı takmıyordu! Ben gidiyorum!!! Kapının yanındaki masadan Alex'in arabasının anahtarlarını alacaktım ama yine aklıma o düşüne geldi; Araba kullanmayı bilmiyorsun mal! Yani taxi ile gideceğim. Bende kapıya yürüdüm ve tam kapıyı açacakken Alex karşımda belirdi. Hop, nereye gidiyorsun? Kapıya yaslandı. Bende kapıyı açmak için onu çekelemek zorunda kaldım. Omzundan tuttum ve onu çektim. Amacım onu kapıdan uzaklaştırmaktı ve bunu başarmıştım. Fakat şimdi de bana yakınlaşmıştı ve üstüme geliyordu. Hemde çok korkunç bir şekilde bana bakıp gülümsüyordu. Ona ne oluyordu?! Amacı neydi? Alex bana yaklaştıkça ben geri kaçıyordum. En sonunda sırtım duvara çarptı. Kaçacak yer kalmamıştı. Hiçbir yere gitmiyorsun. Neden? Alex bana iyice yaklaştı ve en sonunda beni öptü. Alex! Onu üstümden itmeyi başardım ve şunu fark ettim;içki kokuyordu. Ne oldu? Yoksa artık beni sevmiyor musun? Belimden tuttu ve beni tekrar kendine çekmeye çalıştı. Bende ona sıkı bir tokat attım. Bu onu kendine getirmişti. Seni seviyorum ama bu şekilde değil! Kapıya koştum, bu sefer sadece arkamdan gitmemem için bağırıp yanlışlıkla yaptığını söyledi. *** Taxi'den indim ve evin bahçesine girdim. Basamakları çıkıp kapıyı çaldım. Ama açan olmadı. Bende biraz daha çaldım. Babam İngiltere'de yaşıyordu. Bende annemle yalnız yaşıyordum. Yani kapıyı annem hariç kimse açamazdı. Anahtarımıda Alex'te unuttum. Çantamla birlikte! İçinde telefonum, kredi kartlarım ve Mon$ter'ın aşı karnesi vardı! Mon$ter! O da Alex ile kaldı! Onu nasıl unuturum! Ama Alex ile tartıştığım sırada neredeydi? Yoksa... Hayır! Alex'in Mon$ter'a zarar vermesi mümkün değil. Alex içmiş bile olsa Mon$ter Alex'i kolayca parçalar. Yani o güvendedir. Ya annem? *** En sonunda kapı açıldı! İyi ki bayan Angela'dan yardım istemişim. Teşekkürler Bayan Angela. Bunları nereden öğrendiniz böyle? Kapıyı o kadar rahat açmıştı ki merakıma yenik düşüp sormak istemiştim. Herkesin bir yeteneği vardır. Göz kırptı ve gitti. Bende aceleyle eve daldım. Her taraf darmadağın olmuştu. Salon resmen bir çöplük gibiydi. Mutfak daha da beter... Anne! Anne neredesin?! Anne! Evin içinde çığlıklar atıp duruyordum. Burda ne olmuştu?! Koşarak annemin odasına çıktım ve birden şok oldum. Boğazım düğümlendi, donup kaldım. Ona ne olmuştu? Yerde kan içinde yatıyordu! Hemen yanına koşup nabzını kontrol ettim. Yaşıyordu! *** Bugün hayatımın anlamını kaybettim. Ambulansta öldü. Eve hırsız girdiği çok açık. Ama neden onu öldürdü? Bunu ona kim yapar ki?! Seni çok seviyorum anne! Seni asla unutmayacağım! Dünyaya yeniden gelsem yine annemin sen olmasını isterim. Seni seviyorum. Seni seviyorum! Seni çok ama çok seviyorum. Küçükken demiştin bana "Herkes bir gün ölür, ben öldüğümde sakın üzülme." diye. Mümkün mü bu anne? Seni kaybedipte üzülmemek? Mümkün mü? Kim bana senin verdiğin değeri verdi? Kim bana senin kadar iyi baktı? Babam bizi ortada bırakıp İngiltere'ye yerleşdiğinde kim saçını süpürge edip gece gündüz çalıştı? Seni çok seviyorum. Çok...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKELİ OYUN
Teen FictionRİHANNA VE ARKADAŞLARI,ÜNİVERSİTE'DEN MEZUN OLMALARININ ŞEREFİNE AZALEAN ADASINA TATİLE GİDERLER. FAKAT ŞEYTAN ÜÇGENİ GİBİ BİR YERDE OLDUKLARINI FARK EDEMEZLER. HER GÜN BİR KİŞİ ÖLECEK, VE KAZANAN ŞEYTAN OLACAK! TABİİ MACERA BURDA BİTMİYOR...