Mavi Ateş - 3

6.4K 249 6
                                    

Telefonum çaldığında elimde ki dosyaları bırakıp, aramayı cevapladım.

''Mavi adamı aldık'' Ah sonunda güzel bir haber, biraz olsun şu iş kadını rolünden sıyrılabilecektim.

''Cem,Dikkatli olun, adamı gözünüzün önünden ayırmayın ve ben gelene kadar hiç bir şey yapmayın!''  

Cem en güvendiğim adamımdı, aslında sadece adamım demek yetersiz kalırdı, Deniz'in ölümünden sonra tanıdığım, ve tüm yaptıklarımı bilen tek insandı.. Beren her ne kadar bu intikamı aldığımı, bunun için her şeyi yapabilceğimi bilse de, hiç bir zaman beni ellerim kanlı bir şekilde görmesine, detayları bilmesine izin vermemiştim.. Cem ise beni her türlü görüp, tüm yaptıklarıma rağmen hep yanımda kalmaya devam etmişti. Değişimim konusunda yardımlarını inkar etmekte yersizdi. Dışardan bakıldığında koyu kahverengi saçlarıyla, kahvenin en açık rengi o bal gözleriyle gerçekten yakışıklı bir adamdı ve bu görüntünün altında yatan adamın ne kadar tehlikeli olabileceğini benden başka hiç kimse bilemezdi. Aynı benim içimde yatan katili kimsenin bilmediği gibi...
Belki de en önemlisi, Cem'in beni yargılamadan olduğum gibi sevmesiydi. Neticede kim bir katili sever ki? 

Hızlı bir şekilde üstümü değiştirir değiştirmez, motorun anahtarını alarak çıktım.

Depoya girdiğimde karşımda elleri ayakları bağlanmış o şerefsiz adamlarıma bağırıyordu.. İçeri girdiğimi fark eden adamlar Cem'in işaretiyle hemen kenara çekildiler.. Böyle bir durumda bana yaklaşmamaları gerektiğini en iyi onlar bilirdi.

''Hepinizi öldüreceğim'' Her zaman ki gibi boş tehditler savuran ama ölecek olanın kendisi olduğunu bilmeyen bir gereksiz daha.

''Şşşt sakin ol Kadir Tekin, Katilin geldi''

''Sen kimsin! Benim ne işim var burada! Çözün hemen beni! Hepinizi mahvedeceğim! Burdan kurtulduğumda hepinizi öldüreceğim!''

''Kes sesini! 

Kural 1: Ben sana konuş demediğim sürece konuşmayacaksın!'' 

''Sen kimsin he kimsin de bana emir veriyorsun, burdan kurtulduğumda sana yapacaklarımdan kork! Seni altımda inletmek için sabırsızlanıyorum'' dediğinde vücudumda ki tüm kanın beynime hücum ettiğini hissediyordum, kimse ama kimse benimle bu şekilde konuşamaz, tüm nefretimle suratına geçirdiğim yumrukla sandalyesi yeri boyladı.

''Kaldırın şunu'' dediğimde sözümü ikiletmeden emrimi yerine getirip, tekrar kenara çekildiler.

''Kural 2: Sakın sözümü kesme! Bir daha sözümü kesersen, seni öldürmekten beter ederim. Ah sahi sen kadınlara çok düşkündün değil mi? Belki de öldürmemeliyim hadım etmeliyim ne dersin? ''

''Kural 3: Sorduğum sorulara doğru yanıtları vereceksin!''

''Kural 4:  Sakın sözlerimi ikiletme, Yalnız bir kez sorarım! Ayrıca Burdan sağ çıkamayacaksın! Ama ölüm şeklin sana bağlı, eğer uslu bir adam olursan acısız olur, yok ben şerefsizin önde gideniyim uslu duramam dersen en korktuğun şekilde öldürmekten zevk alırım!''

''Kural 5:  Eğer dediğim gibi adam olursan, yaşaman için tek şansın benimle dövüşüp kazanmaktır. Ama kendine hiç güvenme. Şimdi ilk sorumuzla başlayalım istersen''

''Deniz Kayaalp'i hatırlıyor musun?''

''Hayır'' 

Elimde ki bıçağı bacağına sapladığımda acıyla inledi.

''Yanlış cevap koca oğlan, ben sana yalan söylemek yok dememiş miydim?''

''Deniz Kayaalp'i kim öldürdü?'' 

Mavi AteşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin