Zamanda uzun bir yolculuk ama bakışlar hep aynı.
(Siyah Kar)Yıldızlar kadar uzak olan hislerin kıyısındaydım. Korkularımın en büyüğü olmasa bile büyük olanlardan biride gözlerimi açtığımda ailemi etrafımda görmekti. En son olanları hatırlıyordum, kendimi kaybetmiştim ve çılgın gibi motor kullanıyordum. Bir anda kendimi kaybetmiş ve tepetaklak olmuştum. Ağrılardan veya kendimden yana bir korkum yoktu, sorun hesap vermem gereken bir kaç iyi yürekli devdi. Evet onlara dev diyordum.
Annem ve babam olarak gördüğüm o iki insanın aşkı sahip olmak isteyeceğim türdendi ve ben onların aşkına devlerin aşkı diyordum...
Bilerek gözlerimi açmadığım dakikalar artarken artık sesleri daha net duyuyordum, "motor kullanmasına izin vermememiz gerekirdi."
"Hiçbir şey için geç değil hayatım, sakin ol."
Evet tam olarak benim hayatım hakkında olumsuz şeylerden bahsediyorlardı. Nasıl tepki vermem gerektiğini kestiremediğim için bir süre daha sessiz kalmaya karar verdim. Sonuçta bu konu uzun süre kapanmayacaktı ve biz sık sık bu konuda tartışacaktık, şimdiden yorulmaya gerek yoktu. Gözlerimi açmadan aldığım hasarı tahmin etmek oldukça güçtü, verdikleri ilaçlardan dolayı pek ağrı hissetmiyordum zaten.
"Uyandı sanırım." Babamın doğru tespitinin ardından yapabileceğim en mantıklı hareketi yaptım, gözlerimi açtım. Annem telaş ve heyecan karışımı hareketler yaparak beni öptü ve milyon kez nasıl hissettiğimi sordu, babam ise daha soğuk kanlı ve ilgiliydi. Beni şaşırtmıyorlardı...
"Koray." Okan amcam odaya sanki kavgaya dalar gibi daldı ve direkt yanıma gelip gözlerini gözlerime dikip telapati yöntemiyle nasıl olduğumu sordu ve rahatladı. Duygu teyze ise daha soğuk kanlıydı. Bu kadının sakin tavırlarının hayranıyım. "Nasıl oldu bu kaza?" Okan amca herkesten önce sorulara yöneldiğinde onu tutup başka tarafa yönlendirmek istemiştim ama çok geçti annem ve babamda merakla sorunun cevabını bekliyorlardı.
"İşte ben yolda gidiyordum, bir anda kaza yaptım işte. Bilirsiniz kaza geliyorum demez gelir, başka birine bir şey oldu mu?"
" Olan sana olmuş!" Duygu abla o soğuk kanlı tipik dominant anne edasıyla bana cevap verdiğinde beceriksizce gülümsemeye çalıştım. "Ne var canım kaza yaptıysam, bu hayatta hiçbir şey imkansız değildir sonuçta."
"Çocuğun eline motor verirsek tabi ki de imkansız değildir!"
"Yalnız ben yirmi yaşındayım, çocuk değilim."
"Sen sus küçük hanım." Oflayarak yardım dilenen gözlerle Okan amcama baktım ama oda diğer kurul üyeleriyle hem fikir gibi görünüyordu. "Neyse bu konuyu evde konuşacağız şimdi iyileşmeye bak sen." Tatlı tatlı gülümseyerek sessizleştim bu krizi ancak tatlılıkla atlatabilirdim. "Keşke Levent amca ve Eylül aşkımda burada olsaydı." Diyerek tatlılık yeminimi bozdum ve dudaklarımı büzdüm, bu ağlamamak için verdiğim bir çeşit savaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİSSET
RomanceTAMAMLANDI☂ Siyah Kar'dan tanıdığımız Arsu'nun hikayesi. "Güzel bir yüzün ve kötü bir kalbin var. İntihar için güzel bir yol gibi görünüyorsun..." 15.06.2020 Başlama tarihi📍 🔞 Psikolojik bölümler içermektedir NOT: BU HİKAYE ASLA KİTAP SAYFALARINA...