11.BÖLÜM

2.1K 89 16
                                    

Bana gülümsediğinde bende gülümseyerek onayladım. Su kabıyla içeriye giden Poyraz beyin ardından işime geri döndüm. Acaba ne yapsam?

Evde olan malzemelere baktığımda ne yapacağımı az çok kafamda düşündüm. Mercimek çorbası, karnıyarık, pilav, cacık yanına da revani.

Yemek yapmayı küçükken kaldığım yurtta öğrenmeye başlamıştım. Kendimi bildim bileli yurtta kalıyordum. Daha birkaç aylıkken yurdun kapısına bırakılmışım.

Orada bize bakan bir teyze vardı. Adı Türkan. Bizlerle çok ilgilenirdi. Yemek yapmayı ondan öğrenmiştim. Yurt müdürü çok kızan döven biriydi. Yaramazlık yapınca ceza verirdi. Ben de müdüre hanımdan çok korkardım. O yüzden Türkan teyzenin yanından hiç ayrılmazdım. O da beni çok severdi. Ama müdüre hanım bir gün ona karşı geldiği için kovdu. Ara sıra yurda gelip bizi ziyaret ederdi. Bir süre sonra vefat ettiğini duymuştuk. Öldüğünü öğrendiğim gün çok ağlamıştım. Müdüre hanım da beni cezalandırmıştı.

Neyse. Önümdeki işe odaklandım. İlk önce tatlıyı yapıp fırına koydum. Bir tencere içine de şerbeti hazırlayıp ocağın üstüne bıraktım. Karnıyarık için malzemeleri çıkartıp hazırladım. Pilav için pirinçleri sıcak suya koydum. Önceden çıkarttığım kıyma ile iç harcı hazırladım. Patlıcanları beklettiğim sudan süzüp kızarttım. Başka bir tencere çıkartıp çorbayı yapmaya başladım. Çorba kaynarken patlıcanların içini doldurup tepsiye dizdim. Fırından tatlıyı çıkarıp patlıcanları koydum. Pirinçleri süzüp pilavı hazırladım. Hepsi pişerken cacığı da hazırladım. Hepsinin altını kapatıp şerbeti tatlının üzerine döktüm.

Geriye masayı hazırlamak kalmıştı. Hemen tabak, çatal, kaşık... ne gerekiyorsa yerleştirdim.

"Poyraz bey, Ali abi! Yemekler hazır!"

İkisi de önce banyoya gidip ellerini yıkadılar. Sonrada mutfağa geldiler. Yerlerine geçtikten sonra çorbaları koydum.

"Ellerine sağlık Toprak kızım. Çok güzel kokular geliyor vallahi."

"Afiyet olsun Ali abi."

"Ellerine sağlık Toprak."

"Afiyet olsun Poyraz bey."

Çorbadan sonra pilavın yanında karnıyarık verdim. Cacıkla beraber çok güzel oluyordu.

"Ellerine sağlık Toprak. Yemekler çok güzel olmuş. Ev yemeği yemeyeli bayağı olmuştu."

"Afiyet olsun Poyraz bey."

"Vallahi Toprak kızım, benim hanım duymasın ama en az onun yaptığı kadar güzeldi yemekler ellerine sağlık."

Üçümüz de bir kahkaha kopardık.

"Afiyet olsun Ali abi. Siz içeriye geçin. Ben masayı toplayıp çay suyu koyayım. Revani yapmıştım ondan yeriz birlikte."

"Biz de sana yardım edelim Toprak."

Poyraz bey ve Ali abi masayı toplamama yardım etmek istediler ama onları ikna edip içeriye gönderdim. Önce ketıla su koyup çalıştırdım. Sonra masayı toplayıp bulaşıkları makinaya dizdim. Kaynayan suyla çayı demleyip yeni su koydum. Şu ısınırken tatlıyı dilimleyip tabaklara koydum. Bardakları da hazırladığımda ketılı kapatıp çayları doldurdum. Tatlıları ve çayları içeriye götürdüm.

Hepimiz tatlımızı yerken bir yandan da ufaklığı izleyip haline gülüyorduk.

Hepimiz tatlımızı yerken bir yandan da ufaklığı izleyip haline gülüyorduk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Benim MucizemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin