Bölüm 22

3.9K 205 11
                                    

Berva'dan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Berva'dan...

Günlerdir tepedeki evde kalıyorduk Zümrüt'le. Arada bir Yalçın abinin tuttuğu korumalar bir ihtiyacımız olup olmadığını soruyorlardı olmadığını söyledikçe kapıdaki nöbetlerine geri dönüyorlardı. Selim ne aramıştı ne de gelmişti. Aklım almıyordu benim ne demek merak edip yanıma gelmezdi. Hiç mi beni ve bebeğimizi düşünmüyordu? Hamileydim ben bu gerçeği nasıl göz ardı ederek beni üzmeye devam ediyordu.

Zümrüt, çalan kapıyla kapıyı açmaya gidince bende odama gidip dinlenmeye karar verdim. Muhtemelen Yalçın abi gelmişti. Onu arada görmeye geliyordu ama Selim gelmiyordu. Yalçın abi onun hakkında benimle defalarca konuşmak istese de onu reddedip susturmuştum. İstese gelirdi bir yol bulurdu.

........

YAZARDAN...

Zümrüt, karşısında gördüğü bedenle heyecandan eli ayağına dolandı. Yalçın heyecanını farkedince gülümseyerek içeri geldi ve elini tutarak içerideki salona geçtiler.

Kalbinin sesi kulağında yankılanan sevdiğinin gözlerine bakmak istedi bir süre. O kadar güzel ve alımlıydı ki başka kimse görmesin sadece onun gözlerine ait olsun istedi bakışları.

"Özledin mi beni?"

Utangaçlığından yerin dibine girmek isteyen genç kız başını evet anlamında salladı. Dilinin uyuştuğunu konuşma yetisinin kaybolduğunu sandı.

"Sesini duymak istiyorum Zümrüt."

"Neden?"

"Gün boyu aklıma bir düğüm misali dolansın diye."

"İki hareketle açılabilecek düğüm de vardır, elin yara bere içinde kalsa da asla açılmayacak olan düğüm de vardır." Elini Yalçın'ın tam kalbinin üzerine koydu. "Eğer buradan seviyorsan o düğüm dolandıkça dolanır. Dolandıkça dolanır mı sende peki?"

"Dolandıkça dolanır." Elini elinin üstüne koydu. "Çünkü tam dokunduğun yerden seviyorum."

"Eğer bir gün ölürsem... Ve başkasını seversen..."

Yalçın kaşlarını çattı. Ölüm de nereden çıkmıştı?

"Zümrüt duymayayım bir daha böyle şeyler!"

"Mezarıma gelmeyi hiç bırakma olur mu? Çünkü benim bedenim bile sana olan aşkından çok ızdırap çekti."

"Zümrüt! Bunlar nasıl kelimeler! Sen ölmeyeceksin biz beraber yaşlanacağız. Sen iyi niyetli bir nine olacaksın bende huysuz bir dede. Ben çocuklarımıza kızacağım sen de bana. Ama sen kızınca benim öfkem bir sana yenilecek. "

"Öyle olacak değil mi?"

"Öyle olacak güzelim. Öyle olacak."

..............

BERVAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin