bölüm 24

2.8K 164 6
                                        

"Bahçemin en güzel köşesine ektim seni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bahçemin en güzel köşesine ektim seni. Suladım, kalbimdeki ışığı tümüyle sana harcadım. Günler geçti ışığım söndü, seni sularken ellerim nasır tuttu yorgunluktan... Sen biraz bile yeşermedin."

......

Berva'dan...

Elimde telefon saatlerdir Zümrüt'e ulaşmaya çalışıyordum. Gittiğinden beri hiç aramamıştı kesin bir şey olmuştu. Bu sabah konağa dönmüştük ve ortalıkta Nacize hanım dışında kimse yoktu.

Selim işe gitmiş kapıya korumaları dikmişti. Çıkamıyordum yoksa kesinlikle Zümrüt'e uğrardım.

Bir saldırı daha gerçekleşmediğine göre güzelce kamufle olursam belki görmeye gidebilirdim. Dolabımdan çıkardığım beyaz tülbenti giyip, beyaz peçeyi taktım. Benim yüzümden onun başı dertte olabilirdi. Ama olmayabilirdi de o yüzden yayıp kimseyi endişelendirmek istemiyordum.

Arka kapıya doğru giderken temkinli adımlarla yürüdüm. Orada bir kişi bekliyordu ama o da kendinden geçmiş bir şekilde telefon konuşuyordu muhtemelen sevgilisi veya eşiydi bilmiyorum çünkü konuşurken bile gözlerinin içi parlıyordu.

Yavaşça kapıdan sıyrılıp giderken hâlâ arkası dönük olduğu için şanslıydım. Sokağa çıkarken rahat bir nefes aldım ama hava sıcaktı ve ilk defa taktığım peçe beni baya zorluyordu.

İki üç sokak yürüdükten sonra Zümrütlerin konağına vardım. Yüzümdeki peçeyi çıkardım ve rahatça gülümsedim. Kapıdaki yaşlı adam beni tanıyınca kapıyı sonuna kadar açtı.

İçeri geçer geçmez annesiyle karşılaşmamak için elimi çabuk tuttum. Konak bayağı kalabalıktı çünkü çok fazla karmaşık ses vardı. Merdivenlerden yukarı çıkıp direk odasına vardım. Kapıyı bir iki kez tıklatıp içeriye daldım.

Karşımda ağlamaktan gözleri şişmiş bitkin bir Zümrüt beklemiyordum. Nasıl bu hale gelmişti bu kız?

"Zümrüt..."

"Berva sen nasıl..."

"Beni boşver bu halin ne senin?"

Dolu gözlerinden yaşlar akmaya devam etti.

"Benden ayrıldı." dedi.

"Kim? Ne? Yalçın abi mi!"

Şok içinde onu izliyordum. Bu adam onu görmek için kaldığımız o eve kadar onca yol geliyordu ve araları gayet iyiydi birden ne olmuş olabilirdi?

"Evet... Hevesiymişim ben... Normal bir hoşlantıymışım." dedi sesi titrerken.

"Zümrüt... Sana bunu düşündürecek ne yaptı?"

"Bir şey yapmadı. Direk yüzüme söyledi."

Nasıl bu kadar vicdanını kaybedip bu cümleleri kurabilirdi?

BERVAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin