K.Ö. 🖤 Bölüm 27

6.2K 726 670
                                    

Selam K.Ö. okurları..

Başlamadan önce yıldıza basalım olur mu?


O akşam eve geldiğimde büyük hayal kırıklığı yaşıyordum. Jason'ı gün içinde bir kez bile görmemiştim. Ben şirketten çıkarken o hala çalışıyordu. Yanına gitmek için öldüğüm halde gidememiştim. Koskoca katta tek başıma sıkılmış, kendimi işe vererek oyalanmaya çalışmıştım. Kahve makinem öttüğünde düşüncelerimden sıyrıldım ve kupamı alarak bahçeye çıktım. Dark ile oynamaya başlamamın üzerinden beş dakika geçmemişti ki bahçelerden menopozlu kadın başları yükselmeye başladı. İşte, ellerinde kupaları ile bana doğru geliyorlardı. Allah'ım bana ne garezin var? diyerek başımı gök yüzüne çevirdim.

"Yaren özledik seni." dedi çapraz komşum.

Onlar davet edilmeksizin yerleşirken ben de şaşkın şaşkın "Hoş geldiniz." dedim. En az on kez sorulan "Jason yok mu?" sorusunu kaçamak cevaplarla savuşturdum, lakin bu kadınlar feleğin çemberinden benden önce geçmişlerdi ve bir sorun olduğunu anladılar. Birbirilerine ima dolu bakışlar atıyorlardı. En sonunda dangalak Suzan dayanamayarak sordu.

"Boşta mısın artık?"

Ben daha cevap verememiştim ki Emily, "Gelinimden uzak dur." diyerek Suzan'ın yakasına yapıştı. Ortamdaki gerilim sona erdiğinde kadınlar kendi evlerine geçtiler. Emily bana tek kelime etmemişti. Yok, sorsa anlatmaya dünden razıydım ama soru sormadan ayrılmıştı o da.

Bahçemde yalnız kaldığımda düşünmeye başladım. Şimdi Jason'a gidip, hayatında olmak istesem bana inanır mıydı ki? Daha dün ara istemişti. Ya bu süre zarfında o başkasından hoşlanırsa, o zaman ne olacaktı? Ara hiç iyi bir fikir değildi, en iyisi ona sürekli görünerek varlığımı gözüne sokmaktı.

İki hafta boyunca her ne kadar varlığımı göstermek istesem de Jason'ı çok görememiştim. Sert değildi ama davranışları çok mesafeliydi. Jason şimdi gerçekten patronum olmuştu. Birazdan Ruslara ait bir firma ile toplantıya girecektik ve ben onu sadece bu toplantılarda uzun uzun görebiliyordum. Sevindiğim durum gerçekten buydu yani. İstediği zaman ne kadardı? Benden ne bekliyordu, bilemiyordum.

Toplantı odasına herkesten önce gidip son hazırlıkları kontrol ettim. Ruslar odaya Jason ile birlikte geldiler. Tokalaşma faslından sonra herkes yerine oturdu. Grace sunuyu açarak projeyi anlatmaya başladı ama onun da gözleri Jason'ı süzen Rus müdürdeydi. Kıskançlıktan ve sinirden durduğum yerde duramıyordum. Grace gözleri ile sakin olmamı söylüyordu ama başarılı olabileceğimden pek emin değildim.

Toplantı sonrasında Ruslarla anlaşma sağlandı, karşı taraf dudak uçuklatan yazılım ücretini hiç itiraz etmeden kabul etti ama kadının her şeye evet demesinin sebebinin yazılım değil de Jason olduğu çok belliydi.

"Bay Anderson, biz Rusya'da anlaşmalarımızı akşam yemeğinde kutlarız. Umarım sizin de böyle alışkanlıklarınız vardır." dedi müdür olacak Valeria ve bu başımı hızla kaldırarak Jason'a dönmeme sebep oldu.

Jason oldukça resmi ve mesafeli bir şekilde cevap verdi kadına. "Tercih ettiğim bir durum değildir." dedi ama kadın ısrarcıydı.

"Bir kadına hayır demezsin diye düşünüyorum. Burada misafiriz ne de olsa." diyerek senli benli konuşmaya başlamıştı. Bizim orada olmamız engellemiyordu müdürü, resmen kur yapıyordu hepimizin yanında.

Jason kadının ısrarlı tavırları karşısında bakışlarını bana yöneltmişti. Soru sorar gibi bir hali vardı ama anlamadım. Sanırım anlamadığım için sinirlendi ve "Tabi, akşam sekizde kaldığınız otelden aldırırım sizleri. Biz de Yaren ile gideceğimiz yerde buluşuruz sizinle." dedi.

KALBİMDE ÖLÜM    (KAÇINILMAZ AŞKLAR-2) (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin