Hazırlıklar

130 9 1
                                    

Ayaklarımda çalışmanın verdiği tatlı bir sızı ile gözlerimi açtım. Kapıyı hafifçe tıklattığımda hizmetçilerim sırayla içeri girdiler.

Seçtiğim omuzları açık belime kadar ince ardından kabarıklaşan bileğinin hemen üstünde biten yeşil elbiseyi giydim ve altına da rahat krem rengi ayakkabılarımı geçirdim. Shelia saçımı taradığında hazırdım. Kahvaltıyı terasta yapacaktım. Bu yüzden dışarı çıktım.

Connor her zamanki gibi kapının önünde bekliyordu. Benim çıktığımı görünce aramızda iki adım mesafe bırakarak yürümeye başladı.

Terasa ulaştığımızda sakince kahvaltımı yaptım ve dans partnerimi daha fazla bekletmemek için kütüphaneye yöneldim. Aslında pratik için kullanabileceğimiz sadece dans etmek için yapılmış odalar vardı ama kütüphanenin eşsiz havasını sevdiğimden orda yapmak için ısrar etmiştim. Sebastian da kabul etmişti. O da kütüphaneden çok hoşlanıyordu. Kapının önüne ulaşınca Connor a burda kalmasını söyledim ve içeri girdim.

Sebastian hazırlıklı gelmişti. Gramofonun yanında en sevdiği plakları da getirmişti. Plaklardan ilkini yerleştirip elini uzattı. Yavaşça elini tuttum. Kitapların arasındaki yuvarlak açıklıkta hafif müzik sesiyle dans ettiğimiz bu anı bir daha unutamayacağımı hissediyordum.

Gözlerini benimkilere kilitlendiğinde ben de öyle yaptım. Eğer bakmazsam önemli bir şeyi kaybedeceğimi hissediyordum. Hâlâ ritim eşliğinde sallanırken,

"Gerçekten çok hızlı ilerliyorsun. Vals için doğmuş gibi."

Aslında bunu ben de fark etmiştim. Vücudum sanki ne yapıcağını hatırlıyordu. Ama bu daha garipti çünkü daha önce dansla hiç işim olmamıştı. Ve klasik müzik eşliğinde olan ile asla.

"Ama birlikte ne kadar uyumlu olduğumuz gösterebiliriz yani baloya imparator ile katılman sadece onunla dans edeceğin anlamına gelmiyor değil mi?" 

"Sevgili dans eğitmenimin isteğine nasıl karşı çıkabilirim ki?" 

"Bunu duymak çok hoş. Yine de balo boyunca o yaşlı adamın yanında kalmak zorunda olucaksın. Fikrini her an değiştirebilirsin. "

Acıtmayacak şekilde Sebastian ın ayağına bastım. 

"Ondan öyle bahsetmemelisin Sebastian. Ben gerçekten sizin bir aile olmanızı istiyorum."

"Aile olmak mı? Tüm ailemi katleden kişiyle mi?! Eğer o olamasaydı ben ben..."

Yüz ifadesi büyük bir çelişkide gibiydi. Onu anlıyordum kolay bir hayat yaşamamıştı şimdi bile yaşamıyordu. muhalifler onu kullanmaya çalışıyordu ve iktidar a göreyse bir tehditti. Ama o da anlamlıydı Victor 'ün elinde olan bir olay değildi.

"Sebastian! Bunların onun hatası olmadıģını biliyorsun. Asla olmadığını. Sadece yanlış kararlar alan bir ailesi vardı. Senin gibi."

Sebastian bir an oldukça sesiz göründü.

"Kendimi pek iyi hissetmiyorum izninizle" 

Kütüphaneden hızlı adımlarla uzaklaşmıştı.

O günün ardından kalan iki gün oldukça hızlı geçti. Sebastian kendini odasına kapatmıştı. Ama saray halkı bunu normal karşılıyordu. Eskiden de ordan hiç çıkmazmış. Istediği kitapları ona hizmetçiler getirip kapıya bırakırlarmış.  Kendimi ne kadar suçlu hissetsemde bu atılması gereken bir adımdı. Onun empati yapması gerekiyordu. Şimdi sırada Victor vardı o da Sebastian a zarar varmamış olsa da görmezden geldiği için suçluydu.

Balo sabahı kapıyı tıklatmamı beklemeden Gretta ve diğerleri içeri girdi. Normal de uyandığım saatten 2 saat daha erkendi ve güneş bile doğmamıştı.

Kıyafet seçiceğimi düşünmüştüm ama koltuğun üstünde sadece şatafatlı bir kutu vardı.

En güzel dileklerimle Alyx'e kutunun üstündeki notu okudum.  

"Ekselansları balo da giymeniz için gönderdi." dedi Gretta.

Bunun ardından bir banyo, cilt bakımı, suyun rengi değiştirilmiş bir banyo daha, saç bakımı, el tırnak bakımı ve bir cilt bakımı daha...bitirdiklerinde kendimi ölüyor gibi hissetmiştim ama cildimin rahatladığı da doğruydu. 

Anna Victorun gönderdiği kutudan elbiseyi çıkartırken bir feryat kopardı. Nedeni basitti. Elbise o kadar güzeldi ki. Tamamen başka bir boyuttan gelmiş gibiydi.

Elbise tamamen simle kaplı görünüyordu Victorun gözeleriye aynı renk olan altınsarısı simler dizlerime indikten sonra metal rengi parlak bir simle devam ediyordu. Elbisenin belimden aşağısı kabrıktı öyle ki devasa diyebilirdim. Omuzlarımdan göğsüme doğru kapanan geniş simli paletleriye göz alıcı görünüyordu. Paketten ayrıca yüksek topuklu simli bir ayakkabı ve takılar çıkmıştı.

Giyinmeyi bitirdiğimde saçımı arkadan büyük örgülü bir topuzla topladılar. Boynuma ortasında sarı mücevher olan beyaz çiçekli bir kolye ve saçım için pırlantalarla süslenmiş bir taç koymuşlardı. Son olarak Cindy ve Shelia makyajımı yaptığında gerçekten enfes bir uyum vardı. Sanki her şey benim en güzel halimi ortaya çıkartmak içindi. Elbise takılar ve saç tamamen büyülenmiş gibiydim. 

Hazırlık o kadar uzun sürmüştü ki hava kararmıştı. Kavalyem  beni almaya gelmişti bile odadaki herkes hayranlıkla ve gururla bakıyordu. Hakları vardı beni hazırlarken benden daha heycanlı ve istekliydiler.

Ama Victor u daha fazla bekletemezdim. Elbisenin eteklerinden tutum ve kapıya yöneldim.

IleoneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin