Lalisa sarhoşluğun verdiği aptallıkla, bir numara işletip ona sarkıntılık yapar; lakin kendini gizlemeden araması sonucu başına işler açılır.
Lalisa Manoban & Jeon Jungkook
#1 Lisa 09.08.24
#1 Lalisamanoban 21.11.21
#2 Lalisa 09.08.24
#2 Jeonj...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Satır arası yorumlarınızı bekliyoruz!
- Jungkook -
"Bekleyin biraz! Ben anlamadım, dün gece tam olarak ne oldu?"
Namjoon elindeki romanı kapatıp masaya bırakırken kaşları çatıktı. "Gece beni aradı, sarhoştu baya. Bana aşık olduğunu falan söyledi işte." Hoseok da, Yoongi gibi alayla gülerken "Tamam, kesin yaşanmıştır." demişti.
Ne yani? Bu kız insan değil mi? Gönlünü elbet birine kaptırabilir. Bunda imkansız olan ne?
"Size bir şey kanıtlamak zorunda değilim. Ayrıca benden hoşlanıyor olabilir, birçok kız bana ilgi duyuyor."
"Bu kız da geldi, bula bula seni mi buldu?" Hoseok hâlâ aynı yüz ifadesi ve alaycı sesini devam ettirirken Taehyung ve Jin de dersten çıkıp yanımıza gelmişlerdi.
"Yeni konumuz ne?"
"Jungkook Taylandlı kıza aşık olmuş."
Taehyung'un sorusuna karşı konuyu doğru düzgün bile dinlememiş olan Jimin cevap verince gözlerimi büyüttüm. "Hadi canım!" Tae anında sandalyesini çekip otururken, Jin hızla kendine hamburger almak için gitti. "Kimdi o tam olarak?" Jimin duruşunu bozmadan Taehyung'a döndü "Ellerinde püskül sallıyorlar ya hani-"
"Ponpon kızlar mı?"
"Hah! Evet, ponpon kızlar. Karamel saçlı bir tane kız vardı hani, bir ara Yugyeom onunla flörtleşmeye çalışıyordu. Bi dakika, hatta sizin edebiyat dersiniz aynı!"
"Ha, hatırladım! Jungkook neler çeviriyormuş haberimiz hiç yokmuş. Deseydin bir şeyler yapardım belki de, en son Namjoon gibi tiplerden hoşlanmıyor muydu?"
Jimin hâlâ hamburgerine abanıyordu, ağzın gözün pislik içinde, önce kendine bak lafa atlarken!
"Ne alaka?" Kendimi şurada rezil edesim hiç yok. Bu yüzden sadece bildiklerini öğrenmem daha iyi.
"Hatırladığım kadarıyla, buradan üç kişiyle çıktı. Üçü de sıralamada ilk 20'dendi. Hatta seninle de bir ara yakındı değil miydi Namjoon?"
"İşte bu yüzden alay ediyordum." dedi Yoongi, sanırım beni geri zekalı yerine koymuşlardı. Öyle olsaydı bu üniversitede okuyor olmazdım. Jin de gelip masaya oturunca Tae hemen konuyu kısa özet geçti, benim ondan hoşlandığımı söyledi. Halbuki beni arayan oydu.
"Bir dakika lan, Jungkook'u anladık da! Sen yakın mıydın onunla?" Hoseok bana diktiği bakışlarını Namjoon'a çevirirken, Joon sadece etrafına anlamsız bakışlar yolladı. Gerildiği iki kilometre öteden görülebilirdi. "Y-yok, ben niye yakın olayım ki? Zaten takımda bile değilim, ben kütüphane kulübündeyim."
Jimin bitirdiği hamburgerinin kağıdını buruştururken, "Ee, o da zaten geçen sene kütüphane kulübündeydi, kafeteryada buluşup konuşuyordunuz." Kaşlarını çatarak Jimin'e saldırgan bakışlarını yolladığında önüne döndü, "Her lafa böyle atlarsan benden sağlam bir dayak yersin."
