Lalisa sarhoşluğun verdiği aptallıkla, bir numara işletip ona sarkıntılık yapar; lakin kendini gizlemeden araması sonucu başına işler açılır.
Lalisa Manoban & Jeon Jungkook
#1 Lisa 09.08.24
#1 Lalisamanoban 21.11.21
#2 Lalisa 09.08.24
#2 Jeonj...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
- Lalisa -
"O öyle oynanmıyor." Jungkook'un elindeki telefona doğru fısıldadığım da ona karışıp durmama sinir olmuş bir ifade ile bana kısa bir bakış atıp oyuna geri döndü. "Çok biliyorsun ya, bu yüzden düşük seviye de kalmıştın." O da dikkat çekmemek için fısıldadığında dil çıkararak uyuz bir bakış attım.
Namjoon ve Taehyung'un evine gelmiştik ve herkes WiFi şifresini aldıktan sonra telefonlara gömülmüştü fakat sorun şu ki, Jungkook kendi telefonunda yer olmadığından, oyun yükleyememiş, onun yerine benim telefonumu sahiplenmişti. İçindeki tek oyunu oynuyordu ve benim oynamama izin vermiyordu.
Bencil piç...
Neyse ki buraya gelmeden önce kızları Jungkook ile ilişkim hakkında bilgilendirmiştim. Telefon şakasının tanışmamıza vesile olduğunu ve birbirimizden elektrik aldığımızı, bu yüzden çıkmayı denediğimizi anlatmıştım. Ayrıca telefon şakasının da onun -Jungkook'un- arkadaşlarından sakladığımızı çünkü hepsinin birer şeref yoksunu olduğunu anlatmıştım.
Rose ve Jennie söz veremeyeceklerini söyleseler de, söylemeyeceklerine emindim.
"Of ya artık bana ver sıkıldım." kafamı Jungkook'a döndürüp fısıldadığımda, hesaba katmadığım yakınlığımızdan dolayı dudaklarına doğru üflediğim nefesim onu afallamıştı. Fakat istifini bozmadan olumsuz anlamda omuz silkip cebinden telefonunu çıkarıp elime tutuşturmuştu. "Al oyalan, karışma bana ve oyunuma."
"Yah! Çocuk muyum ben elime telefon sıkıştırıp, oyalan diyorsun!" kaşlarımı çatarak omuzuna vurduğumda, tepkim komiğine gitmiş olmalı ki aptal aptal kıkırdamıştı.
"Ya al bir şeyler yap işte bulaşma bana." onun aksine iyice sinirlenmeye başladığımda fısıldamayı bırakıp seslice bağırarak omzuna bir tane daha patlattım.
"Ya sevgilim değil misin sen? Ver işte telefonumu! Sıkıldım." birkaç bakış bize döndü ancak Jungkook onları umursamadan omuz silktiğinde arkamdan Jimin'in sesini işitmiştim.
"Kook yengemi kızdırma!"
"Sana hayırdır nereden yengen oluyor o senin?!" aniden sanki Jimin'in konuşmasını tetikte bekler gibi bağıran Rose ile şaşkınlıkla arkamı döndüm. Tanrı aşkına bu kızın derdi neydi?!
"Su iki mal kavga etmeye başlamadan fikrimi sunuyorum, dolap oynamaya ne dersiniz?"
Taehyung ortaya atılıp konuşması üzerine bir kaç kişi telefonlarını kapatıp ceplerine atmıştı. "Eşit kız yok." Jisoo'nun söylemi ile Hoseok hemen çare bulmuştu. "Ben Soyeon ve arkadaşlarını çağırırım. Onlar gelene kadar d-c oynarız. Zaten başka yapacak bir şey yok?" sonlara doğru bize sorarca baktığında kimseden ses çıkmayınca Jisoo yerinden kalkıp kendi eviymiş gibi mutfağa gitmişti ve bir kaç saniye sonra elinde cam bir şişe ile gelmişti.
