Beyaz Atlı Prensim

9.6K 479 331
                                    

- Hikayeye başladığınız tarih?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

- Hikayeye başladığınız tarih?

- Lalisa -

"Bu hafta sonu beni Üniversitenin yanındaki yeşil parkta bekle. Orada buluşuruz."

Jennie gülmemek için dudaklarını dişlerken "Peki bebeğim" diyerek kapattı.

Kimseyle buluşacağı falan yoktu. Ama o enayinin parka gelip, ciddi ciddi bekleyeceğine emindim. Telefon kapandığında kızlarla kendimizi kasmayı bırakıp kahkaha atmaya başladık.

"Bebeğim sesin bile çok ateşli."

"Seninle görüşmek için sabırsızlanıyorum!"

Rose ve Jisoo geçen konuşmaların taklitlerini yaparken, uzandığım yerden doğrularak telefonu Jennie'nin elinden aldım. Onda kesinlikle şeytan tüyü vardı ve ne yapıp, ne edip sadece yirmi dakika içerisinde o aptalı, kendisine platonik olan kız olduğuna inandırmıştı. Kim olduğunu bilmiyordum, muhtemelen bizim üniversite okuyan biriydi çünkü Jennie onu aramadan önce hatırında kalan ama kim olduğunu bilmediği bir numara olduğumu söylemişti.

Sanırım ponpon kız takımında olduğumuz için bu kadar çok numara biliyordu, Jennie kimseye numarasını vermezdi ama verenleri de geri çevirmezdi. Bu şekilde iyi şanslar da yakalıyordu.

Yamuk gülüşümle, ters tuttuğum telefonu düz çevirirken "Sıra bende." dedim, Jisoo da ardından "Sonra da bende!" diye ekledi.

Neden bunu yaptığımızı bilmiyordum. Benim evimde ve kafamıza esince 'Kız Gecesi' ayağına yatıp bardak bardak soju içmiştik. Alkolün etkisiyle ilk aklıma gelen şey numaramızı gizleyerek birilerini aramak olmuştu.

En azından numaraların yerini karıştırmayacak kadar ayık haldeydim ve aklımda ne söyleyeceğime dair hiçbir fikir yoktu. Muhtemelen benim aptal gülüşlerimi dinleyecek, ardından sarhoş serserinin teki olduğumu anlayıp suratıma kapatacaktı.

Bu durumda Rose bile benden daha iyi olurdu, çünkü o oldukça mantıklı bir açıklama kullanmıştı. "Lanet olsun Soobin! Senin yüzünden dışarıda yağmurda kaldım! Yaptığın halta bakar mısın? Hiç tanımadığım birinin telefonunu kullanıyorum! Sana nereden kardeş deyip yanıma getirdiysem..." Cümleleri ile başlayarak aklından geçen tüm küfürleri saymıştı. Ve karşısındaki yabancıya da, erkek kardeşi eve gelmediği ve anahtarı da yanında götürdüğü için dışarıda kalan bir abla izlenimi vermişti, gizli numaradan aramasının sebebi de telefonunu kullandığı kişinin numarasını belli etmek istememesiydi.

Ne yalan söyleyeyim, yarım dakika da düşünülebilecek en mantıklı plan buydu.

Numara aranırken telefon kulağımda, nefesimi tutmuş bir şekilde bekliyordum. Son dakikaya kadar çaldı, açmayacağı düşüncesiyle tekrar geriye doğru yaslanıp telefonu kapatacağım sırada karşı taraftan yanıt geldi.

Joke's On You | LiskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin