7.bölüm🌘

4.4K 378 71
                                    

Koltukta oturmuş bizimkilerin sohbetini dinliyordum erdem bey düşündüğümün aksine babamla çok iyi anlaşmıştı ve sohbetlerini baya bir ilerletmişlerdi. Annemle Asya ablada anlaşmıştı. zaten ikiside sıcak kanlı insanlardı anlaşamasalar şaşardım. Ezgiye baktığımda telefonuyla uğraştığını gördüm. Onu yandan dürtüp bana bakmasını sağladım. Kafasını bana çevirip ne var anlamında salladı bende yavaşça omuzlarımı kaldırıp indirdim bana gözlerini devirip tekrar telefonuna döndü. Süper kuzenlere baktığımda özgürün selime bişeyler anlattığını selimin de gülerek onu dinlediğini gördüm. Kim bilir yine ne şebeklikler yapıyordu. Ekine ise dayısıyla babamın sohbetini dinliyordu. Nesliye baktığımda sıkkın bir şekilde gözlerini evde gezdirdiğini gördüm

Oturduğumdan beri bakmamaya çalıştığım Efekana doğru hafifçe bir bakış attım. Ona baktığım gibi göz göze geldik sırıtarak bana bakıyordu piç. Koridorda yaptığından sonra suratına bakmamıştım. O öyle güzel olmuşsun karıcım diyince onun suratına bakakalmıştım bir kaç saniye oda en son alt dudağını dişlerinin arasına alıp hafifçe güldü ardından parmağıyla burnumun ucuna vurup içeri girdi. Bende anca kendime gelip içeriye girmiştim. Aslında şaşırmamdaki en büyük etken kıyafetime laf etmemiş olmasıydı hem kısaydı hemde göğüs dekoltesi vardı bu ayının yanıma gelip conso bon sona domodimmi koso giyinme bu koyofot ne lon (cansu ben sana demedimmi kısa giyinme bu kıyafet ne lan) demesi gerekiyordu öküzcüğüm şaşırtmıştı beni Şimdide karşımda pişkin gibi gülüyordu ona gözlerimi devirip tekrar önüme döndüm ama sırıtmasının dahada büyüdüğünü gördüm.

Annem bana bakıp boğazını temizleyince hemen ayağa kalktım tabi ezgi de benimle.
Kahveyi nasıl içtiklerini sorup mutfağa geçtik.

"eeee gelin hanım heyecan varmı"

"ya ne heyecan ne heyecan şimdi düşüp bayılıcam o kadar büyük bir heyecan"

"niye kız böyle umutsuz vaka gibi konuşuyorsun evde kalmadın sevinsene"
Ona gözlerimi devirip kahvemin üzerinden köpük alıp fincanlara kattım. Daha 19 yaşındaydım ne evde kalması acaba.

"iyi ya ben evde kalmadım ama sen, kendine üzül ya ezgi kuşum bir adayın bilemmm yok" ezgi bana gözlerini kısıp orta parmağını gösterdi. Gülümseyip dil çıkardım ardından tekrar kahvelerime döndüm herkesin kahvesini koyunca sıra en büyük heyecanla beklediğim efekanın kahvesine geldi. Haince sırıtıp elimi tuza uzattım ama tabikide sadece tuzla sınırlı kalmıyacaktı kırmızı biber ve bir kaç baharat daha aldım hepsini kahveye katıp karıştırdım ardındanda fincanın içine boşalttım kahveyi. Ezgi bana hayretle bakıp konuşmaya başladı

"senin şuan ayyyyy ben biricik nişanlıma kıyamam tuz atmıyalım demen gerekmiyormuydu" ona kaşlarımı kaldırıp baktım

"gerekiyormuydu"

"gerekmiyormuydu"

"gerekiyormuydu"

"gerekmi.... Ayyy aman ya ne bu böyle tenis maçı yapar gibi bir sen bir ben. Benide kendine benzettin."

"sen ayartılmaya müsaitmişssin ben birşey yapmadım" gıcık bir şekilde gülümseyip kahve tebsisini elime aldım. Kahveyi dökmemek umuduyla içeriye doğru yavaş adımlarla girdim. Salonu şöyle bir süzünce efekanın ellerini birleştirip yerdeki halıyı çok ilginç bir şeyi inceler gibi incelediğini gördüm. Sen sıkılma canım benim ben birazdan tüm sıkıntını alıcam.

Kahveleri önce erdem beye ardından babama verdim. Sonra Asya ablayla anneme verdim. Karşımdaki nesliye hiç istemesemde uzatıp kahveyi almasını bekledim,kahvesini alınca direk ekine yöneldim hafif tebessüm edip oda kahveyi aldı selimde alınca geriye iki kahve kalmıştı özgür elini efekanın kahvesine uzatınca eğilip öksürerek uyarmaya çalıştım oda bana bakıp öksürdü gözlerimi devirip kaşımı havaya kaldırıp kahveyi almamasını belirttim. Salak olduğu için oda sözde kaşını ama aslında ağzını gözünü değişik hareketlere sokarak ne istiyorsun der gibi yaptı. Biz medeni şekilde özgürle anlaşmaya çalışırken Efekan sinirle özgürsün kahvesini alıp özgüre verdi.

Okuldaki KOCAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin