|BÖLÜM 16

7 1 0
                                    

Multi / Nehir eylül

Multideki şarkıyı açmayı unutmayalım*

Sınıfta herkes ayağa kalkmış zilin çalmasını beklerken içeri müdür girdiğinde sınıfta bir sessizlik oluştu.

"Selam çocuklar. Kamp'ın çok güzel geçtiği hakkında duyumlar aldım. Bu bizi çok mutlu etti gerçekten. Umarım hepinize çok iyi gelmiştir."

Ön sıradaki kerem el kaldırdı "hocam gerçekten çok eğlendik."

Müdür gülümsedi. "Biliyorum biliyorum. Bende size bugün daha güzel bir haberle geldim. Biliyorsunuz  nisan ayına girdik. Havalar güzelleşti. Mezuniyet yapmaya karar verdik. Aslında haziran gibi düşünüyorduk ama sağolsun edebiyat öğretmenimiz  necla hoca ilk bahar ayında mükemmel olan bir yer seçmiş. Yaz sıcaklarına atmak istemedik. Haftaya cumartesi mezuniyetiniz var. Güzel hazırlanın. Davetiyeler hafta içi dağıtılacak." Müdür sınıftan çıktığında herkes birbiriyle konuşmaya başladı. Matematik hocası "Bende gördüm mezuniyet yerinizi. Gerçekten çok güzel bir yer." Dediğinde zehra konuşmaya başladı. "Hocam sığacıktakı yerden mi bahsediyorsunuz?"

Hoca kafasını salladığında devam etti.  "Ben gitmiştim o mekana gerçekten efsane bir yer."

Evet merak ediyordum ama nasıl gidecektim? Babam denen adamın izin vermeyeceğini bildiğimden hiç düşünmedin bile.

Zil çaldığında çantamı omzuma attım. Emir yanımda oturmuştu bugün. Bütün gün omzuna yatmıştım. Emir  ve borayla birlikte sınıftan çıktık. "Ee nasıl giyeceksin mezuniyete" bora 'nın sorusuyla güldüm. "Gelmiyorum ki"

Emir'e baktığımda kaşlarını çattı. "Niye gelmiyorsun?"

"Babamın izin vereceğini sanmıyorum."

"Çıldıracağım ya! Ege de mi izin alamaz?"

"Sanmam ama bakalım."

Karşımda bize doğru gelen egeyi gördüğümde gülümsedim. Emir'e son kez sarıldım. "Gidiyorum"

"Hemen yarın olsun" dediğinde ondan ayrılıp kafamı  salladım. Egenin yanına doğru gittiğimde durdu. Ben yürümeye devam ettiğimde peşimden geldi "mezuniyet varmış."

"Evet."

"Alışveriş yapacak mıyız?"

"Hayır"

"Neden?"

"Çünkü ben gitmiyorum"

"Selam bebeğim" buse denen cadı yanımızda belirdiğinde gözlerimi devirdim.  Ege "Selam" dediğinde  yanağını öpüp geri çekildi. "Babam bugün yemeğe size geleceğimizi söyledi. Üvey kardeşin sizde kalıyormuş. Merak ettim doğrusu. Akşam için heyecanlıyım"

Doğru ya bu yelloz egenin kuzeniydi yani amcasının kızı. Ve benim amcam onun babasıydı!

Saçlarımı geriye attığımda ege bana bakıyordu. "Kardeşim nehir zaten."

Kız şok içinde bir bana birde egeye baktı. "Emirin sevgilisi değil misin sen?" Dediğinde sırıttım. "Evet canım benim. Sıkıntı mı var?"

Sıkıntı var demesini beklemiştim. Çünkü üstüne atlamak istiyordum.

"Yoo."

"Iyi o zaman. Hadi ege gidelim" egenin koluna girip yürümeye başladığımda gerçekten o kızın orada göt gibi kalması çok hoşuma gitmişti.

"Bu ne kıskançlık be"  dediğinde  güldüm. Bahçeden çıktığımızda bizi bekleyen korumaları görünce gözlerimi devirdim. Anneme kaçma şansım gerçekten sıfırdı.

KÖR KELEBEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin