Lütfen bölümü oylamadan geçmeyelim.Satır içi yorumlarda bırakırsak mutlu olurum. Şimdiden teşekkürler..
Keyifli okumalar dilerim..
¦~SALDIRI~¦
Asel
Sabah uyandığımda yatakta tektim. Onu göremeyince yüreğime bir hüzün oturmuştu. Dün gece ona izin vermedim. Daha doğrusu veremedim. Kendime mutlu olmayı bu saatten sonra yasakladım ben. Azad'dan olabildiğince kaçmam lazımdı.
Bugün günlerden cumartesiydi. Asaf'ım da evdeydi. Onunla güzel bir kahvaltı yapabilirdik. Onun için omlet yapabilirdim. Ama birden yüzüm düştü. Yaptığım yemekler az kalsın onu öldürüyordu. Ama bundan sonra daha dikkatli olacaktım. Mutfağa girdim ve girmemle öylece kalakaldım.
Hemen çığlık atarak gözlerimi kapadım.
Resmen mutfakta öpüşüyorlardı. Hem de hiç masum bir öpüşme değildi yani.
"Abla!" diye dehşetle adımı söylediğini işittim Sena'nın.
"Yenge!" dedi ardından Sami.
"Öpüşmeyi kestiniz mi?" dedim bende.
"Şey, evet" dedi Sena. Sesi mahcup çıkıyordu.
Rahatlamış bir şekilde elimi gözlerimin üstünden çektim. Onlara biraz kınarcasına baktım.
Sena gözlerini kaçırdı. "Abla..."diye mırıldandı.
Utançla susmak zorunda kaldı. Ben buna inanamıyordum. Demek Sami ve Sena. Onlara bir alıcı gözüyle baktım da gayette yakışıyorlardı. Yüzümde ufak bir gülümseme oluştu. Sena bunu görünce o da utangaç bir tebessüm attı bana. Sami ise ben hariç her yere bakıyordu.
"Ya tamam, ben hiçbir şey görmedim rahat olun," dedim onları rahatlatmak adına. Ama her şeyi görmüştüm. Hem de çok net bir şekilde.
"Ama lütfen bir daha ulu orta bu şekilde kendinizi kaybetmeyin olur mu? Ben değil de bir başkası olabilirdi bu?" dedim naif bir sesle.
Sena başını sallayarak sözlerimi onayladı.
"Haklısın abla, özür dileriz."
"Özür dileriz yenge," dedi Sami de.
Bana bir kaç gündür yenge diye hitap ediyordu. Açıkçası pek kelimenin üzerinde durmamıştım ama şimdi yadırgıyordum. O an aklıma Azad geldi. Haftasonu olmasına rağmen neden gitmişti ki?
Bu merakımı Sami'ye sorarak gidermek istedim.
"Şey, Sami ben şeyi soracaktım.." diye saçmaladım.
Kaşlarını ciddiyetle çattı. "Buyur yenge."
"Şey, Azad-"
"Azad abimi soruyor," dedi Sena araya girip uğraşımı görerek.
"Evet, onu soracaktım," dedim kısıkça.
"Ha iyi ki hatırlattın yenge. Abim çıkmadan önce beni bilgilendirmişti. Bir iş için acil gitmek zorunda kaldı. Uçağına yetişmeliymiş oldukçaerken ayrıldı evden," deyince yüzüm düşmedi değil.
"Öyle mi, iyi madem," diye mırıldandım.
Sena yüzümün düştüğünü farkedince, "Sami sen artık git istersen sonra görüşürüz," dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgiye Mahkum(Tutkun Serisi-1-)
Genel KurguTutkun Serisi'nin ilk kitabıdır.. Bu hikaye silindiği için tekrar yayınlanmıştır! Dudaklarımın bekaretini bozan adam benden yavaşça ayrıldı. Yanağımdaki eli muhtemelen kızaran tenimi hafifçe okşuyordu. Dudaklarımı konuşmak için güçlükle araladım...