6.BÖLÜM - ACI

284 16 28
                                    


Miray

Gözlerim bana yalan söylüyor olamazdı değil mi? Şuan karşımda olan kişi Onur'dan başkası değildi.

Nazlı'nın kalbini eline alıp ezen kişi. Benim arkadaşımı yaralayan insan demeye bile utandığım kişi!

Nazlı Onur'u görmeden onu buradan çıkartmalıydım. Nazlı'ya dönüp,

"Nazlı'cım ben çok bunaldım çıksak mı artık buradan?" derken diğer yandan Mert'e kaş göz yapmaya çalışıyordum.

Nazlı inanmaz gözlerle bana bakmaya başladı.

"Sen? Sen bunaldın? Hemde çok bunaldın? Miray iyi misin sen?" deyince kalakalmıştım öylece.

Haklıydı.

Ben bu ortamlardan hiç çıkmazdım ki sıkılayım. Aptal kafam söyleyecek başka şey mi kalmamıştı sanki..

"Evet, sıkılmış olamaz mıyım?" dedim ve Nazlı'yı koltuğa doğru ittim.

"Hadi sen çantanı al gidelim."

O sırada Mert bana imalı imalı bakmaya başladı. Gözlerimle Mert'e arka tarafı göstermeye çalışırken, Nazlı koltuktan kalktı ve göstermeye çalıştığım yeri gördü.

Nazlı'nın kolundan tutup onu ilerletmeye çalıştım. Kolunu aniden benden çekip,

"O burada." dedi. Sadece bu iki kelimeyi söyledi ve olduğu yerde kalakaldı..

Nazlı

Çok uzun zaman olmuştu. Belki 1 sene belki ondan da uzun. Şuan karşımdaydı. Olan biten her şey bir bir aklıma gelmeye başladı.

Onu en son orada görmüştüm. Miray'la ortak arkadaşımız olan Emel'in yatağında..

Bir gün Emel derse gelmemişti ve onu arayıp neden gelmediğini sormuştum. Hasta olduğunu söylemişti. Ders bitince Emel'in evine gittim.

Sürekli birbirimizde kaldığımız için evinin anahtarı vardı bende. Evine girdiğimde o iğrenç çığlıkları duymuştum. Bunlar birbirine hastaymış!

O günden sonra bir daha ikisiyle de asla görüşmedim.

Zor atlattım. Çok zordu.

İlk günler yemek yemiyordum sadece ağlıyordum.

Miray da benimle ağlıyordu. Biliyordum, benim canım yanıyor diye üzülüyordu.

Çok yıprandım. Çok zarar gördüm.

Kayboluyordum sanki. Onur'un sesini duymadıkça, onu görmedikçe kayboluyordum. Nefes alamıyordum.

Arada çok ağlamaktan ataklar geçiriyordum.

Yalnız kalmak istiyordum hep. Sürekli yalnız kalmak.

Ama onsuz yaşamak istemiyordum.

Yaşadığımız güzel zamanları hatırlayıp kendime acı çektiriyordum.

Her izlediğim dizideki baş karaktere onu koyuyordum. Her dinlediğim şarkıda onu arıyordum.

Uzun bir süre hep hayaliyle yaşadım. Bazen rüyamda gördüm, bazen göremedim..

Bir gün..

Bir gün Emel'le bir resim paylaştı. Nişanlanmışlardı..

Onları mutlu görünce kendime söz verdim. Bende mutlu olacaktım.

O günden sonra bu olanları unutmak için bir çok hobi edindim. Resim kursuna gittim. Yemek yapmayı öğrendim mesela.

Her gün onlarca yemek yaptım. Yaptığım yemekler çok fazla diye bazen komşulara dağıttım. Hobiler edinmek bana biraz yardımcı oldu.

VİSALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin