Bugün okul vardı. O yüzden dünden seçtiğim kıyafetleri giydim ve saçlarımı düzleştirdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Makyaj yapmadan dışarı çıktım. Bugün içimde kötü bir şey vardı. Sanki birisine birşey olacakmış gibi...
Bu hissi takmamaya çalışarak arabaya bindim ve okula sürmeye başladım. Okula geldiğimde drift atıp arabayı park ettim. Herkesin bakışları eşliğinde yürürken önümü Berna(okuldaki sürtük) çetesi kesti. " ne o dersini hala alamadın mı?" alayla sırıttı. "birazdan ölüp gideceksin." bu sırada karnıma ve göğsüme feci bir acı yerleşti. Baktığımda kazık vardı hemde tam kalbimin üstünde. Vampir olsaydı hemen ölürdü ama ben ölümsüzüm. Herkesin ağzından şaşkınlık nidaları duyuyordum ama acıdan odaklanamıyordum. Son gücümü toplayıp Berna'ya döndüm. "çok yazık gerçekten beni öldürmeye mi çalışıyorsun ama ben ölümsüzüm onu ne yapacaksın. Bir melezi öldürmeye çalışmak nasıl bir mallıktır." herkes şaşkınlıkla bana bakıyordu. Karnımdaki ve kalbimdeki kazığı çıkardım. Ama tüm gücüm tükenmek üzereydi.
Karanlığa çekilmeden önce ışınlanma büyüsü yaptım ama kendimi nereye ışınladığımı bilmiyordum.
1 HAFTA SONRA
Gözlerimin üstünde sanki fil tepişiyordu. Gözlerimi açamıyordum ama etrafımdaki sesleri duymaya başlamıştım.
" babaanne abla ne zaman uyanacak. 1 hafta oldu ama hala uyanmadı." türkçe konuşuyorlardı ama nasıl olur ben en son Paristeydim.
"bilmiyorum yavrum ama yaraları çok hızlı bir şekilde iyileşti. Yakında uyanır." ayak sesleri gittikçe uzaklaştı.
" ah be kızım sana ne oldu böyle. Ne yaptılar sana." gözlerimi son bir zorlamayla yavaş yavaş açtım. İlk başta hiçbir şeyi göremesemde gözüm alışınca etrafıma baktım. Yaşlı bir kadın bana acıyan gözlerle bakıyordu.
" kızım uyandın mı?" hala uyuyorum demek istesemde sustum." neredeyim ben. "kendimi çok susuz hissediyordum. Kana susamıştım ve şuan karşımda duran ihtiyar bile oldukça iştah açıcıydı ama o bana yardım etmişti ve ben ona ihanet edemezdim.
" güvendesim kızım merak etme. Sen iyi misin? "dediğinde küçük bir tebessüm ettim." iyiyim herşey için teşekkürler. Size bunun karşılığını ödemek isterim. "dediğimde kadın kaşlarını çattı." hiç olur mu öyle şey. Kim olsa aynı şeyi yapardı. "niye hep klasik laflar. Yapmazdı işte sanki bilmiyoz." emin ol yapmazdı. Neyse bunu sonra konuşuruz. Tam olarak neredeyim ben. "
" izmirin köylerinden birisindesin kızım. "ne İzmir mi.? Ben buraya nasıl geldim ki?
" neyse kızım sen dinlen biraz daha ben yemek hazırlıyım açsındır. "
Kadın gittiğinde üstümdeki kıyafetlere baktım. Üstümde fıstık yeşili bir tişört, altımda ise şalvara bebzer birşey vardı. Şalvarda çok rahatmış haa. OHAA benim neden saçımın rengi sarı!! En son kırmızıydı. Hemen ayna bulmam lazım.
