Benim umutlarımdan nefes aldığım küçük bir dünyam vardı.Sonra biri girdi hayatıma, kokusuyla uyuyup, sesiyle uyanmak için,her şeyimi verdiğim.O benim koşulsuz teslim olduğum ilkimdi. Dünya üzerinde benden ve ondan başka kimse yokmuş gibiydi.Nefeslerimiz birbirimizin nefeslerine karışarak fısıltıyla
"Ben de senin olmak istiyorum her şeyimle" diyerek dudaklarına uzandım.Elleriyle yüzümü tutarak narin bir çiçeği tutarcasına yüzümün her yerini öptü.Nefesini boynumda hissetmemle içimde adını bilmediğim daha önce hissetmediğim bir ateş yandı.Daha fazlasını istiyordum onunla bir bütün olmak istiyordum.Kalbim ritmini hızlandırıyordu.Usulca gözlerimi kapatarak vücudumu keşfetmesine izin verdim.Dudakları dolgun göğüslerime geldiğinde dudaklarımdan minik bir inilti firar etti.Devam ederek sütyenime uzanıp bir çırpıda açıverdi.Gözler önüne serilen göğüslerime ıslak öpücükler bırakmaya başladı.Diğer eliyle de etkileyici parmaklarıyla göğsümü avucunun içine alarak hafifçe sıktı.Elleri vücudumun bakirliği ile savaşıyor gibiydi.Kalçalarımı tutarak irkilmeme neden oldu.Üstümde ağırlığını hafifçe hissettim.Elleri ustalıkla külotumu çıkardı dudaklarını karnımda hissetmemle bütün vücudum titreşerek bir akıma kapıldı.Onu kabul ederek bacaklarımı araladım.Yavaş bir şekilde ağırlığını artırdı bacaklarımın arasında hissettiğim sertliğiyle dudaklarımdan bir inilti koptu.Dudaklarıyla açık olan dudaklarımı şehvetli bir şekilde örttü.Sıcaklığını içimde çok hafif bir acıyla hissettim.Hissettiğim acıyla boynuna tırnaklarımı geçirerek onu daha da etkilediğimi fark ettim.Kendimi ilk kez böyle görüyordum kadınlığımı ilk kez fark ediyor gibiydim.Ona kendimi sorgusuz,sualsiz teslim ettim.Bundan zerre pişmanlık duymayarak o anın büyüsüne kapıldım.
---
Sabah gözlerimi açtığımda yanımda, çıplak vücuduyla ince saten örtüye yarı sarılı şekilde dünyanın en güzel adamı yatıyordu.Erkeklere güzel denmez yakışıklı denir biliyordum ama içi dışı güzel bir adamdı, güzel seven bir adamdı.Daha bir haftadır tanıdığım adamla aynı yataktaydım.Bunu biri söylese kafayı yediğini söylerdim ya da başka biri bir haftadır tanıdığı adamla yattığını söylese ayıplardım.Ama bunların hiç biri umurumda değildi aşk insana yapmayacaklarını yaptırır diye boşa dememişler.
Dudaklarına dokundum usulca gözlerini araladı.Bana müthiş gülümsemesi ile karşılık verdi.Dudaklarıma kısa masum bir öpücük kondurdu.
"Günaydın meleğim." diyerek beni göğsüne çekti.
"Günaydın hayatım bugün son günümüz hiç gitmek istemiyorum." dedim dudaklarımı büzerek
"Gitmeyelim o zaman senden ayrı kalmak istemiyorum."diyerek şaşırmama neden oldu.
"Şaka yapma şimdi." dedim bu söylediğinin gerçek olmasını isteyerek
"Şaka yapmıyorum ben gayet ciddiyim seninle burada yaşarım seninle dünyanın her yerinde yaşarım."diyerek başımı öptü.
"Holding ne olacak sen bir patronsun."
"Hayatımdaki hiç bir şey senden önemli değil."diyerek gözlerimin içine aşkla baktı.
"Hayatını benim için değiştirmeni istemem ben senin hayatında bir zorluk olmayı değil başarılarının yanında yoldaşlık yapmayı isterim."diyerek elimle yüzünü okşadım.
"Sen mükemmel bir yoldaşsın." dedi.
Yataktan çıkıp banyoya doğru yöneldiğimde Demir'in telefonu çalmaya başladı.Yüzünü ekşiterek ekrana baktı ve telefonu açmadı.
İşle ilgili herhalde diyerek banyoya girdim suyun altına kendimi bıraktım.
---
Banyodan çıktığımda kahvaltı çoktan gelmişti.Kahvaltı masasını incelediğimde servis tabağının üstünde kırmızı bir gül ve not vardı.Gülü elime alarak burnuma götürüp kokladım.Kağıdı elime aldım notu okumaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
METRES
RomanceSakalları yüzüme ince çizikler atıyordu.Nefesini kulağımda hissetmem irkilmeme neden oluyordu. "Beni seviyor musun"dedi fısıltıyla daha da yaklaşarak nefesini boynumda hissediyordum.Kalbimin sesini duyabiliyordum. "Hayatımdaki her şeyden çok" diyer...